Hepimiz bir gün yaşlanacağımızı düşünürsek her bir yaşlıda kendi geleceğimizi görerek bize nasıl davranılması gerektiğini düşünüyorsak çevremizdeki yaşlılara da öyle davranmalıyız.
Onları saygıyla karşılamalı gönüllerini hoşnut etmeliyiz. Yaşlıların bilgelik yönlerinden faydalanmalı hayat tecrübelerini öğrenmeye çalışmalıyız.
Yaşlılarımıza sağlayacağımız en önemli konfor: şefkat nezaket anlayış…Yaşlı kimse dış dünya ile yaşamsal ilişkilerini sürdürebilirse çevresinden olumsuz tepkiler değil de destek görürse yaşadığı tüm kayıpları daha kolay tolere edecektir ve daha verimli olacaktır.
Yaşlıların yeri kesinlikle huzurevleri değildir. Onlar ailenin ışığı olarak sıcacık bir yuva için mutlaka çocuklarıyla beraber yaşamak durumdadırlar. Yaşlılar hem varlıklarıyla insana huzur ve hem de düşünceleriyle yol göstericidirler.
Yaşlılarımızın bizden istedikleri onlara karşı edepli olmak sadakatli bir şekilde ömür boyu çektikleri zahmetlerinfedakârlıkların gösterdikleri şefkatlerin değerini bilmek ve aile içinde onlara saygı gösterip ikramda bulunmaktır. Onlara ilgi göstermek kalplerini kırmamak ve tavsiye ettikleri şeylere özen göstermektir.
Yaşlılara genelde saygılı davranılır. Eğer yaşlı kişiler anne ve baba olursa sorumluluk ağırlaşır ve iki katına çıkar. Kuran’ı kerim insanı yaşlı anne ve babaya bağırmaktan ve sert davranmaktan menediyor aksine onlarla güzel konuşmayıyumuşak davranmağı ve alçak gönüllü olmağı haklarında hayırlı olanı istemeği ve onlar için dua etmeğe davet ediyor. Allah(c.c.)’in Kuran’daki emri şöyledir: Onlardan biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa kendilerine “Of!”bile deme; onları azarlama. İkisine de güzel söz söyle.(İsra /23) Onlara rahmet şefkat ve alçak gönüllülük kanatlarını aç ve deki: Rabbim! Küçüklüğümde beni nasıl yetiştirdilerse sende onlara rahmet et.