yaşlanırken genç kalmak

YAŞLANIRKEN GENÇ KALMAK

Yaşlanınca vücudumuza neler olacağını etrafımızda gördüklerimizden dolayı az çok biliyoruz. Hareketlerimiz yavaşlayacak, kaslar yumuşayacak, adımlar küçülecek ve dengemiz bozulacak. Çevremizdekilerin çoğu böyle olabilir, araştırmalar da bunu gösteriyor. Ancak burada dikkat edilmesi gereken çok önemli bir nokta var. Bu şekilde yaşlananların hemen hepsi bizim sedanter dediğimiz tipte yaşayanlar; yani hareketsiz, spor yapmayan, tembel yapıdakiler.

ABD’den bir ortopedi profesörünün araştırma konusu da bu olmuş. Yaşlanmasına rağmen spor yapmaya devam eden veya orta yaşlardan itibaren spor yapmaya başlayanların, yaşlanınca ne durumda olduklarını incelemiş. Öyle sürpriz sonuçlar çıkmış ki araştırmacılar bile şaşırmış. Evet, yaşlılık beraberinde yavaşlamayı getiriyor ama bunu mümkün olduğunca azaltmak sizin elinizde. İnsan vücudunun müthiş uyum yeteneği ve iyi performans için gerekenlerin yaş ile sınırlanmadığı ortaya çıkmış. Örneğin ilk kez spor yapmaya 62 yaşında başlayan biri, bir sene sonra maraton koşmuş! Bazıları 60 yaşında, 50 yaşındaki hallerinden daha iyi dereceler elde etmişler. Araştırmacılar, kaslarımızı ve iyi bir performans için gereken kas enzimlerini, ileri yaşa rağmen korumanın mümkün olduğunu söylüyorlar. Ancak buradaki en önemli koşul, hangi tür egzersizin nasıl yapılacağını çok iyi bilmek ve bunu ömür boyu sürdürebilmek.

Ne tür egzersiz yapmalı? Mümkün olduğunca yoğun olabilmeli. Sık mı ?yoğun mu? diye sorarsanız, yoğun, zorlayıcı tür çalışmaların yukarıda saydıklarıma katkısı daha fazla oluyor. İleri yaştaki iyi performans zorlu egzersiz ile daha yakın ilişkili. Haftada kaç kez yapılacağı ise size kalmış, dinlenme aralıkları daha uzun tutulabilir.

Daha hızlı yürüyün, daha uzun yaşayın! Burada yürüyüşten kastım spor yapmak değil, gün içindeki yürüyüş hızınız. Araştırmacılar 500 yaşlı kişiyi 10 yıl süre ile izlemişler ve hızlı yürüme alışkanlığı olanların diğer sağlıklı kişilere göre daha uzun yaşadıklarını görmüşler! Rakamlar ise çok çarpıcı; 9 yıl sonra bakıldığında, yavaş yürüyenlerin %77’si, orta hızda yürüyenlerin ise %50’si hayatta değilmiş. Hızlı yürüyenlerin ise sadece %27’si aramızdan ayrılmış!

Dr. Metin Okucu