Virüsler, Virus ve Cerrahi Enfeksiyon
Virüsler cerrahi infeksiyon nedeni olmazlar. Ancak, özellikle transplant hastalarında immünosupresyon sonrası dönemde sıklıkla karşımıza çıkarlar Viral infeksiyonların tedavisi, diğerlerinin aksine, cerrahi değildir. Son yıllarda kan ve kan ürünleriyle viral infeksiyonların taşınması güncel bir sağlık sorunu haline gelmiştir. Bu taşınma, hastadan sağlık personeline veya sağlık personelinden hastaya doğru olmaktadır. Cerrahi personelin kendisini ve hastasını koruması cerrahinin özel ilgi alanı olarak günümüzde ciddi kaygı nedenidir.
İnsan İmmunyetmezlik Virusu (Human Immunodeficiency Virüs – HIV)
HIV, lentivirus ailesinden bir retrovirus ve RNA virüsüdür. Son zamanlarda AİDS (acquired immunodeficiancy syndrome) tanımı, HIV ile infekte tüm hastaları kapsamaktadır.
Dünya sağlık örgütünün (WHO) verilerine göre, 2000 yılının sonunda dünyadaki HlV-pozitif sayısı 36.1 milyondur. 2000 yılında 5.3 milyon kişi HIV ile infekte olmuş ve yaklaşık 3 milyon kişi de bu hastalık nedeniyle ölmüştür. Bugüne kadar AIDS’den ölenlerin toplam sayısı 21.8 milyondur. HIV infeksi-yonu için risk grupları şunlardır: (1) homoseksüel ve biseksüel erkekler, (2) intravenöz ilaç kullanıcıları, (3) hemofili ve diğer koagulasyon bozukluğu olanlar, (4) bundan önceki üç kategoride belirtilen kişilerle heteroseksüel ilişkisi olanlar, (5) HIV-pozitif anneden doğan çocuklar.
HIV infeksiyonu olan veya AIDS’li hastalara, infekte olmayan hastalardan farklı ek hiçbir cerrahi hazırlık, operasyon veya müdahale yapılması gerekmez. Yara infeksiyon oranı HlV-negatif olanlardan farklı değildir; ayrıca yara iyileşme sürelerinde bir farklılık söz konusu değildir. Cerrahi endikasyonlarda fark yoktur; ancak, bu hastalarda virüs infeksiyonuna bağlı veya virüs infeksiyonuyla ilgili sorunlar olabilir. Bunlar; sitomegalovirus infeksiyo-nuna bağlı barsak perforasyonu ve peritonit, lenfo-ma veya Kaposi sarkomuna bağlı gastrointestinal tıkanmalar ve fırsatçı organizmalara bağlı infeksiyonlardır.
Tüm dünyada 50.000 sağlık çalışanının HIV ile infekte olduğu tahmin edilmektedir. Sağlık çalışanlarına HIV bulaşma yollarının diğer kişilerden farklı olmadığı ve meslekleri nedeniyle HIV infeksiyonuna yakalanma risklerinin düşük olduğu ortaya çıkmıştır. 1996’dan günümüze 51 ispatlanmış, 108 olası mesleki geçişe bağlı AİDS vakası saptanmıştır. HIV bulaşma yolları; perkütan %84, mukokutanöz %13 ve ikisi birlikte %3 olarak belirlenmiştir.
Genelde, cerrahi işlemler sırasında yaralanma %7 kadardır ve bunların %77’si iğne batması sonucu olmaktadır. Yaralanmaların %89’u asistanlarda oluşmaktadır ve cerrahi asistanları dahiliye asistanlarına göre 6 kat daha fazla risk altındadır. Cerrahlar arasında en fazla riskin ortopedistlerde olduğu belirlenmiştir.
Bir diş hekiminden 6 hastasına HIV geçişi dışında, bugüne kadar, sağlık çalışanlarından hastalara geçmiş HIV infeksiyonu bildirilmemiştir.
Tüm dünyada HIV infeksiyonunun geçişini engellemek için yayınlanmış rehberler mevcuttur. Çeşitli zamanlarda güncellenmekle beraber, içerikleri aynı kalmaktadır. Bu rehberlere uyulması geçişleri önemli oranda azaltmaktadır.