Varis tedavisi yapan devlet hastaneleri

Varis, bacak toplardamarlarının genişlemesi, uzaması ve büklümlü hale gelmesi olarak tanımlanır. Varislerin oluşma sebebi tam olarak bilinmemektedir. Varis tedavisinin sonbahar ve kış aylarında yapılması tavsiye edilir. Operasyondan sonra hastalara yüksek basınçlı varis çorabı giymeleri tavsiye edildiği için kışın bu çorabı giymek daha kolaydır.

Hastanın şikayeti, muayene ve doppler bulguları tedaviyi belirler. Hastada damarlar içinde kanın geri kaçışı olmadığı durumlarda, hastanın görüntü ile ilgili şikayeti olduğunda lazer veya iğne ile skleroterapi uygulaması tercih edilmektedir. Skleroterapi yapılan hasta yüksek basınçlı çorap veya bandajı en az üç hafta kullanmalıdır. Damarlarda geri kaçış tespit edilirse; toplardamarlarda kanın geri kaçtığı bölümün kapatılması veya ortadan kaldırılması için farklı teknikler var. Bu durumda genel anestezi uygulanan cerrahi yöntem uygulanır. Kasıktan ve diz altından kesik yapılarak, kaçak olan damar, bu iki nokta arasında bir tel aracılığı ile çıkartılır.

Günümüzde lokal anestezi ile ultrason altında yapılan yöntemler kullanılıyor. Bu şekilde kapatılması amaçlanan damar içine ultrason yardımı ile bir katater yerleştiriliyor. Bu katater ses dalgası veya lazer olabilir. Her iki yöntemde de mevcut enerji ısı enerjisine çevrilir ve kaçak olan damar yakılarak ortadan kaldırılır. Ameliyata göre operasyon sonrası ağrı, morluk gibi şikayetler daha azdır.

Varis tedavisinde acısız lazer ve radyofrekans yöntemleriyle kısa sürede sonuç alınır. Ancak bu uygulamalar yetersizse damar yakılır.

Günümüzde bu yöntemlerle hastanede yatmaya gerek kalmadan tedavi olmak mümkündür. Hasta işlem sonrası bir-iki saat dinlenip evine ya da işine dönebilir.

Önceleri özel hastanelerde büyük paralar karşılığında yapılan bu tedavi artık devlet hastanelerinde ücretsiz olarak yapılıyor. Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı bulunan donanımlı hastanelerde varis tedavisi yapılmaktadır.