Uyku süresi kısa olanlarda diyabet, yüksek tansiyon ve kalp ve damar hastalıkları daha yüksek oranda görülüyor.
Aşırı kilo ve beslenme bozuklukları, özellikle son yıllarda dünyanın hemen her ülkesinde bir tehdit haline geldi. Her yıl milyonlarca insan bu iki rahatsızlıktan dolayı yaşamını yitiriyor.
İstanbul’da düzenlenen Uluslararası Beslenme ve Diyetetik Kongresi’nden çıkan sonuçlara göre yeme bozuklukları kilofobi, diabulimia gibi psikolojik rahatsızlıklara da neden oluyor.
Avrupa’da yılda bir milyondan fazla kişi aşırı vücut ağırlığı nedeniyle hayatını kaybediyor. Aşırı kilo ve beslenme bozukluklarının insan hayatını giderek daha fazla tehdit etmesi bilim insanlarını bu alanda daha çok araştırma yapmaya zorluyor.
Dünyanın pek çok yerinde çalışmalarını sürdüren uzmanlar da bir araya gelerek bu sorun üzerine elde ettikleri bulguları paylaşmaya devam ediyor.
Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nün organizasyonunu üstlendiği VII. Uluslararası Beslenme ve Diyetetik Kongresi de bunlardan biriydi. Geçen hafta İstanbul’da düzenlenen kongre, bu alanda çalışmalarını sürdüren bin 300’den fazla uzmanı bir araya getirmeyi başardı. Uzmanlar diyabet ve bulimiya hastalığının bir araya geldiği kompleks bir hastalık olan Diabulimia’dan uyku süresi-obezite ilişkisine yaptıkları birçok araştırmanın sonucunu bu kongrede meslektaşlarıyla paylaştı.
DİABULİMİKLER ORTAYA ÇIKTI
Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Tanju Besler kongrenin organizasyonunu üstelenen bilim insanlarından biri. Besler’e göre bu kongrenin bilgi paylaşımını sağlamasının yanında en önemli özelliği; gıda sektörünü tıp uzmanlarıyla buluşturması.
Diyette sodyum alımı ve sağlık etkileşimi, kızartma yağları, astım, alerji, kanser, gebelikte beslenme, besinler ve ilaç etkileşimleri, D vitamini gibi pek çok alt başlıkta yapılan sunumların yanı sıra sağlığı olumsuz yönde etkileyen yeme bozuklukları da önemli bir gündem maddesi olarak kongrede ele alındı.
Günümüzde kilofobik (yağfobik) bir kültüre doğru olan eğilimin yeme bozukluklarını tetiklediğini söyleyen Besler, kongrede yeni ortaya atılan diabulimia kavramının da tartışıldığını anlatıyor. Diabulimia, diyabet ve yeme bozukluklarından bulimiya nervoza’nın bir araya gelmesiyle ortaya çıkan bir durumu ifade ediyor. Diabulimia, diyabetlilerin zayıflamak için insülin dozunu kendi kendine azaltmasıyla ortaya çıkıyor ve ne yazık ki ölümlere bile neden olabiliyor.
UYKUYA DİKKAT!
Uyku süresi ile obezite arasındaki ilişkiye dair bir başka araştırmanın sonuçlarına göre ise uyku süresiyle bel çevresinin kalınlığı arasında önemli bir bağlantı var. Uyku süresi kısa olanlarda diyabet, yüksek tansiyon ve kalp-damar hastalıkları da daha yüksek oranda görülüyor.
Kaynak:Leyditurk.com