Ülser İle İlgili Tıp Terimleri Sözlüğü
adrenalin: Bedenin stresse ve ani uyaranlara karşı tepki göstermesini sağlayan “saldırma ve kaçma” hormonu.
anemi: Kanda oksijen taşıyan alyuvarların azlığı, analjezik:
Ağrı kesici (ilaç).
anastomoz: Stoma da denir. Gastrektomiden sonra mide ve ince bağırsağın birleştiği yer.
antikolinerjikler: Mide asit salınmasını azaltan anti-ülser Haçları.
antrum: Midenin gastrin üreten alt bölümü. baryum
grafisi: Mide ve duodenum hastalıklarının tanısında kullanılan özel bir röntgen yöntemi,
dikarbonat: Mide asidini nötralize etmek için duodenum ve pankreastan salınan bazik bir madde, biyopsi: Mikroskop altında incelenen küçük doku örneği.
bulbus: Duodenal ülserlerin en sık meydana geldiği duodenumun ilk bölümü.
diyafram: Göğüs boşluğunu karın boşluğundan ayıran kas demeti.
duodenit: Duodenum mukozasının iltihabı.
endoskopi: Ösofagus, mide ve duodenumun doğrudan görülmesini sağlayan ve fiber-optik endoskop ile yapılan tanı yöntemi.
enzimler: Bedenimizdeki kimyasal reaksiyonları hızlandırmak için hücrelerce üretilen maddeler.
fiber-optik endoskop: Endoskopide kullanılan tüp biçimindeki esnek aygıt.
fundus: Midenin asit ve pepsinojen üreten, kardiya ve gövde (korpus) arasında kalan üst bölümü.
gastrektomi: Midenin tümünün (totul) ya da bir kısmının (parsiyel) çıkartılması.
gastrin: Antrumda üretilen ve mide asidinin salgılanmasını artıran hormon.
gastrit: Mide mukozasının iltihabı.
G-hücreleri: Midenin antrumunda bulunan ve gastrin üreten hücreler.
gövde (korpus): Midenin asit ve pepsinojen üreten orta bölümü.
hematemez: Kan kusmak.
hiatus hernisi: Midenin üst bölümünün göğüs boşluğu içine “çekildiği” durum (mide fıtığı).
histamin: Bedenimizde üretilen ve diğer etkinliklerinin yanı sıra mide asidi salınmasını artıran madde.
histamin 2-reseptör antagonisti: Mide asidi salınmasını histaminin etkisini bloke ederek azaltan anti-ülser ilacı.
hormonlar: Özelleşmiş hücrelerce üretilen ve kan yoluyla başka yerlerdeki organlara giderek etkilerini orada gösteren maddeler.
kardiya: Midenin ösofagusla birleşen en üst bölümü,
kolesistokinin: Diğer etkinliklerinin yanı sıra, duodenuma gıda geçtiğinde mide asit salgılanmasını durduran hormon.
jejunum: İnce bağırsağın duodenumdan sonra başlayan orta bölümü.
melena: Dışkıda koyu renk almış (eskimiş) kan olması.
mide suyu: Midenin mukoza hücreleri tarafından üretilen çeşitli sıvılar.
mukoza: Bedenin içi boş organlarının (ve sindirim kanalının) iç yüzeyini kaplayan doku.
mukus: Mukozayı mide asidi, pepsin ve diğer tahriş edici maddelere karşı korumak üzere mukoza hücreleri tarafından salgılanan yapışkan sıvı.
ösofagus: Ağızla mideyi birleştiren yemek borusu.
ösofajit: Ösofagus mukozasının iltihabı. parietal hücreler Oksintik hücreler de denir; midenin üst bölümünde asit üreten hücreler. peptagastrin sekresyon testi: Midenin ürettiği asidin minimum ve maksimum miktarlarını ölçen bir yöntem.
pepsin: Pepsinojenden ortaya çıkan bir enzim; alınan proteinleri sindirmekle birlikte mukozayı da haraplayabilir.
pepsinojen: Midenin peptik hücreleri tarafından üretilen bu madde, mide içinde pepsine çevrilir.
peptik hücreler: Esas hücrelerde denir; mide de pepsinojen üreten hücreler.
perfore (delinmiş) ülser Mide veya duodenumun tüm katmanlarını delerek peritonite neden olan ülser.
peristaisizm: Yiyecekleri ileriye doğru iten sindirim kanalının ritmik kas kasılmaları, peritonit: Karın boşluğunu kaplayan zar, peritonitin iltihabı.
pilor. Midenin dar çıkış geçidi,
pitoroplasti: Vagotomiden sonra midenin içeriğini duodenuma boşaltmasına yardımcı olmak amacıyla pilorun cerrahi olarak genişletilmesi. pilor stenozu (darlığı): Genellikle ülsere bağlı olarak pilorun anormal derecede daralması. posa: Emilemeyen lifli malzemeden zengin yiyecekler.
sekretin: Diğer etkinliklerinin yanı sıra, midedeki yiyecekler boşaldıktan sonra mide asit salgılanmasını durduran hormon.
seröz membran: Sindirim kanalının en dış katmanı.
stoma: Bkz. Anastomoz.
stoma ülseri: Mide ameliyatından sonra anastomoz yerinde meydana gelen ülser.
ülser: Mukozada (veya deride) meydana gelen oyuk.
ülser kabuğu: Ülserin yüzeyinde biriken mukus ve haraplanmış hücrelerden oluşan tabaka.
vagotomi: Vagus sinirinin dallarının kesildiği bir anti-ülser ameliyatı.
vagus siniri: Beyinden kök alan ve kalp, akciğerler, karın organlarının (ve midenin) çalışmasını denetleyen sinir.