Özellikle akciğeri etkileyen yaşamı tehdit eden bir enfeksiyon olan verem (Tbc) her yıl dünya çapında yaklaşık 2 milyon insanın ölümüne neden olmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) uzmanlarının tahminine göre bu sayı gelecek yıllarda daha da artacaktır. 2020 yılına kadar en az 100 milyon yeni verem vakasının ortaya çıkması beklenmekte olup 36 milyon insanın bu hastalıktan dolayı ölmesi muhtemeldir. Şu anda, dünya üzerinde her saniye bir kişi verem mikrobu kapmaktadır.
Verem yüzyıllardır insanoğlunun başına bela olmuştur. Veremin vücuda verdiği hasara ait belirtiler, Mısır mumyalarında ve en az 5000 yıl öncesinden kalan kemiklerde görülmüştür. Verem, HIV/AIDS�in yayılması, sağlık hizmetlerinin yetersizliği ve hastalığa neden olan Mycobacterium tuberculosis (M. tuberculosis) adlı bakterinin ilaca karşı dirençli türlerinin ortaya çıkışı nedeniyle tıptaki ilerlemelere rağmen artış göstermiş dünya çapında bulaşıcı bir hastalıktır.
Veremli bir kişi öksürdüğü, konuştuğu veya hapşırdığı zaman havada taşınan damlacıklar yoluyla verem mikrobu yayılır. Enfeksiyonu kapmanız için genellikle enfeksiyonlu bir kişiyle uzun süre irtibat halinde bulunmanız gerekir. O zaman bile hastalığın belirtilerini taşımayabilirsiniz. Vücudunuz verem bakterisini taşısa da, bağışıklık sisteminiz sizi hastalanmaktan koruyacaktır. Bu nedenle doktorlar, bulaşıcı olmayan ve hiçbir belirti arz etmeyen verem taşıyıcısı olmakla, sizi hasta eden ve başkalarına da yayılabilecek aktif verem hastası olmak arasında ayrım yaparlar. Eğer özellikle HIV/AIDS gibi bağışıklık sistemini tahrip eden bir hastalığınız varsa, verem oranı yüksek bir ülkede doğmuşsanız veya hapishane ve bakımevi gibi uzun süreli bakım veren bir tesiste çalışmış ya da yaşamışsanız, aktif verem hastalığına yakalanma olasılığınız çok daha yüksektir.
Öksürük, istenmeyen kilo kaybı, ateş ve yorgunluk, aktif veremin belirti ve semptomları arasındadır. Verem, çoğunlukla akciğeri etkilemesine rağmen (akciğer tüberkülozu), eklemler, kemikler, idrar yolu, merkezi sinir sistemi, kaslar, kemik iliği ve lenf sistemi dahil hemen hemen vücudun her bölgesini hedefleyebilir. Pek çok organ sistemini etkileyerek bütün vücuda da yayılabilir.
Tedavi edilmediği takdirde aktif verem ölümcüldür. Ancak, çoğu verem vakası, hatta hastalığa karşı genelde kullanılan ilaçlara dirençli olanlar bile, doğru bakım uygulandığında başarıyla tedavi edilebilir. Ne yazık ki, dünyadaki en fakir ve vereme yakalanma olasılığı en yüksek olan hastalar, aynı zamanda yeterli tıbbi bakımı alma olasılığı en düşük olan kişilerdir.
