Safra: Karaciger tarafından salgılanan, yeşilimsi kahverengi bir sıvıdır.Safra, kısmen yağ sindirimine yarayan bir salgı, kısmende eskimiş alyuvarların tahrip olmaları sonucu oluşmuş bir atılma ürünüdür.
Safra Kesesi: Karaciğerden salgılanan safranın toplandığı, karacigerin alt kısmında bulunan torba şeklinde bir organ-dır.Kesenin görevi, safrayı depolayıp, yoğunlaştırmak, ve gerekli aralıklarla oniki parmak barsağına safra salgılamaktır.
Sak: Kese, torba.
Sakküler: Keseye benzer, torba gibi.
Sakkum: Kuyruk sokumu.
Sakralizasyon: Beşinci bel omuru ile kuyruk sokumu kemiğinin birleşik olmasına verilen isim.Yapısal bir farklılıktır.
Sakroiliak Eklem: Sakrumla kalça kemiğinin, sağda ve solda yapmış olduğu eklem.
Sadizm: Başkalarına acı vermekten cinsel haz duyma.
Sadist: Başkasına işkence etmekten zevk alan kişi.
Sagittal: Vücudu sol, sağ şeklinde ortadan ayıran düzlem.
Salisilik Asit: Ateş düşürücü etkisi olan ve aspirin yapımında kullanılan bir madde.
Salmonella: Bir bakteri türü.
Salpinks: Tuba uterina, rahimle yumurtalıklar arasındaki geçişi sağlayan, sağlı sollu iki tarafta bulunan tüpler.Tüplerin tıkalı olması kısırlığa neden olur.
Salpenjit: Tuba uterinaların iltihabı.
Sedasyon: Hastanın sakinleştirilmesi.
Simpleks: Tek maddeden oluşmuş, basit, sade.
Sinüzit: Sinüs adı verilen yüzdeki kemik boşlukların iç yüzünü kaplayan mukoza iltihabına ve boşlukta cerahat toplanmasına sinüzit adı verilir.
Siroz: Bir organda sertleşme ve nedbeleşme ile karakterize fibröz doku oluşumuna verilen isimdir. Ancak bu terim hemen her zaman karaciğerin görevini yapamamasıyla ilgili, kronik karaciğer iltihabı için kullanılır.
Sitoloji: Hücre bilimi.
Skolyoz (Skoliosis): Omurganın sağ veya sola doğru eğrilikleri ile karakterize şekil bozukluğu.
Sternum: İman kemiği.
Subkarinal: Karinanın altında. (Karina: Trakea’nın ikiye ayrıldığı yere verilen isim)
Subplevral: Akciğer zarının altında.
Süt Bezezi: Meme dokusu içerisindeki süt üreten bezler.
<!–
–>