Balığın en bol ve lezzetli olduğu kış mevsimine girdik. Uzmanların önerisine göre haftanın 3 günü sofralarımızda balığa yer vermeliyiz.
Haftanın en az üç günü beyaz et yenilmesini öneren uzmanlar bunu balık ve tavuk olarak dengelemeyi tavsiye ediyor. Besin değerleri açısından oldukça zengin olan balık mevsiminde taze olarak tüketilmelidir. Vitamin, mineral içeriği açısından çok zengin olan balık kısa sürede bayatlayan bir besindir. Uygun saklama koşulları sağlansa bile buzdolabında 2 gün saklanması gerekir. Aksi halde kokusu da değişerek bozulmaya başladığının sinyallerini verecektir. Ancak dışarıda balık satanlar bazen çeşitli hilelere başvurarak tüketiciyi yanıltabiliyor. Bu nedenle tüketicinin çok dikkatli ve uyanık olmasında yarar var, aksi halde bayat balığı taze diye alıp evine gelebilir. Evde de aynı gün pişirilmediyse o balığın zehirleme olasılığı bile olabilir. 
Peki balık alırken nelere dikkat etmeliyiz?
Balığın taze olup olmadığı ilk bakışta anlaşılabilir. Balığın tazeliğini anlamak için bakmak ve ellemek yeterlidir. Taze balığın gözleri parlak ve lekesiz olur. Solungaçlarının rengi canlı kırmızı renkte olmalıdır. Ancak bazı satıcılar hile yaparak solungaçları boyayabiliyorlar. Yapay kırmızılık dikkatli alıcıların gözünden kaçmayacaktır. Balığın tazeliğinin göstergesi olan derisi parlak ve canlı olmalı pulları solgun olmamalıdır. Taze balık diri görünür. Elinizle bastırınca deride iz kalmaz, sert ve diri his verir. Taze balığın kuyruğu dik durur. Taze balıkta koku olmaz. Bayatlamaya başlayınca ekşi bir koku hissedilir.
Büyüme, gelişime ve insan sağlığına büyük yararları olan balıktaki besin değerlerinden yeterince yararlanmak için pişirme koşullarına da uymalıdır. Çarşıdan, pazardan balığı aldığınız gün pişirin. Balık hemen tüketmeyecekse, doğru bir şekilde derin dondurucuda saklanmalıdır. Uzmanlar balıktaki vitamin, mineral ve diğer besleyici değerlerden yararlanılması için kızartılmasından kaçınılmasını tavsiye ediyor. O nedenle fırın, ızgara ya da buğulama yöntemleriyle pişirilmesine dikkat edin.
