VKY Amerikan Hastanesi’nden Uzman Psikolog Aslı Akkan, tatil sonrası yaşanabilen depresyonla ilgili bilgiler verdi. İşte uzman gözüyle tatil sonrası depresyonu.
Yaz ayları çoğu insan için tatil aylarıdır. Kişiler deniz ve güneşin tadına varmak, iş stresi ve şehir hayatının getirdiği yorgunluğu atmak adına yaz ayları ile birlikte tatil programlarını yapmaya başlar. Tatil çoğu için günlük yaşamın getirdiği stresi, sıkıntı ve sorumlulukları unutmak bunlardan uzaklaşmaktır. Kişiler tatil planlarıyla eğlenmeyi, dinlenmeyi ve en önemlisi gerçeklikten kaçmayı hedeflerler. Çoğu zaman da tatil bu hedeflerine ulaşmalarını sağlar. Ancak bu tatillerin dönüşlerinin kişiyi depresif duygulanma hatta depresyona kadar sürükleyebilecek sonuçları olabilir. Bu riskli durumları iki ana başlık altında toplayabiliriz.
Tatilin beklenen kadar hatta kimi zaman daha iyi geçmesi:
Tatili istediği gibi yaşayan kişi bu tatil bittiğinde gerçekliğine döneceğini fark etmediği veya kabullenemediği takdirde, sinirlilik, yorgunluk, tahammülsüzlük, konsantrasyon güçlüğü, uyku ve iştah düzensizliği gibi depresif duygudurum belirtileri gösterebilir. Ayrıca, döndükleri zaman iş ve sorumlulukları dışında kendileri için yapacakları aktiviteler hazırlamaları ve iş yüklerini mümkün loduğunca tatil öncesinden azaltıp sonrasına rahat bir program bırakmaya çalışmaları önerilebilir.
Tatilin beklendiğinden kötü ve veya beklentileri karşılamayarak geçmesi: Özellikle kontrolde olma inancı ve mükemmeliyetçi yapısı yoğun olan kişilerin tatilleri sonrasında depresif duyguların içine girmelerine yol açabilir. Bu kişiler için “kötü” geçen tatil onların başarısızlığı ve eksikliğidir. Bu da kabulü oldukça zor bir durum olup depresif duygulara yol açma olasılığındadır. Bu tip kişilerin mümkünse yeni bir kısa kaçamak tatil planlamaları önerilir. Başlık altındaki depresif duygulanım, ilkine göre daha derin ve yoğun olabilir çünkü bir kök salmış bir kişilik ve düşünce yapısının ürünüdür.