SOSYAL FOBİ

Yazar:   Tarih:   Kategori: Alternatif Tıp 

Sosyal ortamlarda başkaları tarafından inceleme altında tutulduğu korkusu performans gösterilmesi gereken durumlarda eleştirilme yada küçük düşme korkusunun yaşanmasıdır.Ve kişi bu korkunun yaşanmasından kurtulamak için bu tür sosyal ortamlara girmekten kaçınır. Kaçınma nedeniyle kişinin sosyal, meslekî ya da aile yaşamı etkilenir.

Sosyal fobi iki farklı şekilde görülür.

Genel: Korkular hemen her durum için geçerlidir.

Özel:Yalnızca özel bazı durumlar için geçerlidir. (Başkalarının önünde imza atmak, yemek yemek vs gibi.)

Sosyal fobide Belirtiler

-Çarpıntı

-Titreme
-Terleme
-Kaslarda gerginlik
-Midederahatsızlık hissi
-Göğüste sıkıntı hissi
-Sıcak yada soğuk basması
-Başta ağırlık hissi

-Başağrısı.

Bu durumda kişi zaman içerisinde bu belirtilerle yaşamaya alışabilir. Ancak hayatının değişik alanlarını kısıtlamaya başlayan belitiler bir gün iş güç yapmayı da engellemeye başlarsa işi için tedavisi şart bir durum haline gelir.Yaşanan bu belirtiler kişide derin bir korku ve heyecan hali lie birlikte görülür.

Korkulan durumlardan kaçıma davranışı genellikle çok belirgindir.Ve bazen tam bir sosyal yanlızlıkla sonuçlanabilir. Korkulan durumlarda kaçınmak için olmadık şeyler yaparlar. Bir seminer vermesi gereken kişinin seminer iptal olsun diye ayağının kırılmasına bile sevineceğini söylemesi hatta bunun için dua ettiğini söylemesi olayın ne kadar sıkıntı verici olduğunu anlatmak için yeterlidir.

Sosyal fobisi olanlar genelde aşağıdaki durumlarda sosyal fobi belirtilerini yoğun olarak yaşarlar.

-Topluluk önünde konuşmak.

-Bir işle uğraşırken seyredilmek.
-Başkalarının önünde yemek yemek-içmek.
-Otorite konumundaki kişilerle temas etmek.
-Misafir kabul etmek.
-Başkaları ile tartışmak.
-Toplulukta telefonla konuşmak.
-Tanımadığı kişilerin gözlerinin içine bakmak.
-İlgi odağı olmak.
-Başkalarının önünde yazı yazmak.
…………………………..

Sosyal fobi belirtilerini bazen kişi kaygı belirtilerinden birisiymiş gibi düşünebilir.

Korkulan durumdan kaçma davranışı genellikle çok belirgindir. Tam bir sosyal yanlızlığa yol açabilir. Başlangıç yaşı sosyal fobide çok erkendir. Hastaların % 40’ında başlangıç yaşı 10’un altındadır. Hastaların %95’inde ise başlangıç 20’nin altındadır. Okul fobisi olan çocukların %40’ında ise sosyal fobi olduğu belirtilmektedir.

Sosyal fobinin başlama yaşının erken olması ciddi sorunlar doğurur. Okul başarısı etkilenir. Bazıları okulu bırakmak zorunda kalır. Yine bir çok psikiyatrik rahatsızlığın ortaya çıkmasına da yol açabilir.Bunların içinde en önemlisi depresyon, alkol bağımlılığı ve ilaç bağımlılığıdır. Özellikle batılı ülkelerde yapılan çalışmalarda sosyal fobide alkol kullanımı normal toplum bireylerine oranla 2,5 kat daha yüksek bulunmuştur. Bu da alkolün superegoyu baskılaması daha rahat davranmayı sağlaması ile açıklanabilir ki bu durumda zamanla alkol bağımlılığı riskini artırmaktadır. Alkolikler arasında yapılan bir çalışmada sosyal fobi görülme sıklığının normale oranla 9 kat fazla olduğu tespit edilmiştir. İntihar düşünceleri ve girişimleri sosyal fobide yaşanan sıkıntıya bağlı olarak sık görülmekle birlikte sosyal fobiye başka psikiyatrik rahatsızlıklar ilave olduğunda daha da artmaktadır. Dolayısıyla sosyal fobi bir an önce tanınmalı ve tedavi edilmelidir.

Sosyal fobisi olanlar genel nüfusa oranla şu farkları gösterirler:

-Yanlız yaşama oranları yüksektir.

– Eğitim seviyeleri düşüktür. Özellikle çok erken başlangıçlılarda okul fobisi gibi olur ve başarı düşük olduğu için eğitimlerini sürdüremezler.

– Genlellikle ekonomik açıdan bağımlıdırlar yada fobileri dolayısıyla gerçek performanslarını gösteremedikleri için hakettikleri başarıyı gösteremez ve ekonomik anlamda olmaları gereken yerin çok altında yer alırlar.

– Başka psikiyatrik problemleri vardır.

– Sosyal açıdan toplumdan yalıtılmış bir durumdadırlar.

– Zaman zaman yaşadıkları sıkıntılar intiharı düşündürebilir.

Sosyal fobinin çocuklardaki görünümü

Çocuklar tanıdık olmadıkları ortamlarda aşırı ürkek, sessiz, hareketsiz, utangaç bir tavır sergileyebilirler. Bazen de böyle bir durumda ağlama, anne-babaya yapışırcasına sarılma, onlara dokunma, yanlarından ayrılamama, huysuzca davranışlar içine girebilirler. Toplulukla oynanan oyunlara katılmaz, uzaktan bakmakla yetinir hatta bir köşeye sinip, kendilerini gizleyerek olanları izlerler. Oyunlara katılsalar bile diğerlerinin sözleri doğrultusunda ve önemli roller almadan hareket eder , oyun kuruculuk yapamazlar. Oynanan oyunlarda geri planda kalırlar. Okula gitmek istemeyip, türlü yakınmalarla evde kalmak isterler.
Çocukluk öykülerinde utangaçlıkları olan, sosyal açıdan baskılanmış yaşantıları olanlarda görüldüğü gözlenmiştir. Arkadaşları ya da büyüklerince küçük düşürülme ya da çok üzücü, gerilimli bir olayı izleyerek de gelişebildiği saptanmıştır. Kişi bu tür üzücü deneyimlerle karşılaştıkça sosyal fobiyi geliştirebilir. Bazı kişilerde de varolan bazı sosyal beceri eksiklikçikleri bu türden olumsuz eleştirilere yol açıp, ilerleyen dönemde sosyal fobiye yol açabilir. Kişinin yetiştiği çevreden aldığı eğitim ve göreneklerle, hissettiği gerilimi katalize ediş sekli önemlidir. Bazı kişilerde az miktardaki gerilim kişiyi daha çok bir aktiviteye yöneltip, kamcılarken, yeterli güven ilişkisinin kurulmadığı , düşünce ve hareket serbestisinin verilmediği ailelerde bu durum geri çekilmeye ve aktivitelerde bozulmaya yol acar.
Yapılan araştırmalara göre sosyal fobik davranışların sinir sisteminin dopamin ve serotonin sistemleri ile de ilişkili olduğu görülmüştür.

Bir araştırmaya göre sosyal fobik kişiler ailelerini daha az ihtimam gösteren, daha reddedici ve anormal derecede fazla koruyucu, kollayıcı olarak algıladıklarını belirtmişlerdir.

Bu kişilerin birinci derece yakınlarında toplum ortalamasına göre üç kat daha çok sosyal fobiye rastlanmıştır. Ayrıca yakın akrabalarda majör depresyona da daha fazla rastlanmıştır.

KAYNAK:www.turkpsikoloji.com

SOSYAL FOBİ adlı konuya yorum yapmak ister misin? Etiketler

*

*

Yorum yapmak ister misin?

Acilservis.pro - Hakaret, imla kurallarına uymayan ve konu ile alakasız yorumlar kesinlikle onaylanmayacaktır.