Annenin yağlı beslenmesi, ceninin beyninde değişimlere yol açıyor. Araştırma ekibinin başı Dr, Sarah Leibowitz bulguları “çocuklarımızı şişman olmaya programlıyoruz” sözleriyle açıklarken, Dr. Ian Campbell da verilen mesajın açık olduğunu ifade ediyor: “Çocuklarımızı sağlıklı beslemeye, hamilelikten başlamamız gerekiyor. Bu nedenle de ‘Biz ne yiyorsak oyuz’ sloganını genişleterek, ‘Annelerimiz ne yiyorsa biz oyuz’ da demek lazım.”
New York’taki Rockefeller Üniversitesi’nde fareler üzerinde yapılan araştırma, anne farelere yağlı yiyecekler verildiğinde, bebeklerin iştah açıcı proteinler üreten beyin hücrelerinden daha fazla ürettiğini ortaya koydu.
Bu hücreleri sayıca çok olan fareler ilk andan itibaren daha fazla yedi, daha kilolu oldu ve ergenlik çağına daha erken ulaştı. Üstelik hücrelerin etkilerini yalnızca bebeklikte değil, yaşam boyu sürdürdüğü görüldü.
Araştırmacılara göre ceninin beynindeki değişimler, bebeğin annenin beslenme tarzıyla hayatta kalmaya programlanmasından kaynaklanıyor. Dolayısıyla insanlarda da benzer bir mekanizmanın var olduğuna inanılıyor.
“Çocuklarımızı şişman olmaya programlıyoruz”
Araştırma ekibinin başı Doktor Sarah Leibowitz bulgularını “Çocuklarımızı şişman olmaya programlıyoruz” sözleriyle açıklıyor.
Araştırmacılar bu bulgunun, obezite oranlarının son yıllarda neden hızla tırmandığını açıklamaya yardımcı olabileceğini söylüyor.
“Çocuklarımızı sağlıklı beslemeye, hamilelikten başlamamız gerekiyor.”
Obezite ile mücadele amacıyla kurulan İngiliz yardım örgütü Weight Concern’den Doktor Ian Campbell, verilen mesajın açık olduğunu söylüyor:
“Çocuklarımızı sağlıklı beslemeye, hamilelikten başlamamız gerekiyor. Bu nedenle de ‘Biz ne yiyorsak oyuz’ sloganını genişleterek, ‘Annelerimiz ne yiyorsa biz oyuz’ da demek lazım.