Günümüzde doktorlar, bunun güvenli bir seçenek olabileceğini düşünmeklebirlikte her kadında uygulanamayacağını ve bazı riskler taşıdığını kabuletmektedirler. Bu yolu deneyen kadınların %60-80 kadarı normal doğum yapmayıbaşarmışlardır.
Ancak, bu uygulamanın çoğalmasıyla birlikte sorunların dayaşanma oranı arttığından, 1990-2000 arasında ABD de kadınların %25 i bu yoludenerken, 2006 da bu oran %10 lara düşmüştür.
Bu nedenle kimlerin sezaryensonrasındaki doğuma uygun olduğunun iyi belirlenmesi gerekir. Öncekisezaryenden kalan rahimdeki yara izinden yırtılma veya daha nadiren rahimyırtılması ihtimal dahilinde olabilir.
Doğum sırasında problem oluştuğundahemen sezaryene geçilebilecek bir merkezde doğum yapılmalıdır, bu vakalardaenfeksiyon riski de daha fazladır.
Önceki sezaryende bebeğin çıkarılması için rahim alt kısmından yanlamasına açılmışsa veya sezaryenden daha önce de normal doğum yapılmışsa başarı oranı yükselir.
Önceki sezaryende rahim diklemesine kesilerek açılmışsa veya birden fazla sezaryen geçirilmişse doğumda sorunlar artabilir. •Suni sancı verilmesi gündeme gelirse başarı oranı azalır.
Önceki gebelikte sezaryene sebep olan durumun mevcut gebelikte de devam etmesi halinde tekrar sezaryen daha doğru olacaktır.
Doğum yapacak kadınların normaldoğumu sezaryene tercih etmesinin sebepleri ameliyata bağlı sorunlarınyaşanmaması, daha kısa hastanede yatmak, enfeksiyon riskinin azalması, daha azkan kaybı olarak söylenebilir.
Hiçbir doğum şekli risksiz değildir. Sezaryensonrası doğum şekli belirlenirken doktorunuzla riskleri ve faydalarını enineboyuna tartışarak karar vermelisiniz.
Dr. Erhan Cankat
Kaynak: Hastane.com.tr