Proteinüri Nedir, Proteinüri Nedenleri
Proteinüri diabetin başlangıcından sonraki 10 ila 15 yıl içinde nadiren gözlenir. Başlangıçta aralıklıdır ve genellikle tek basınadır, fakat daha sonra kalıcı hale gelir. Kalıcı proteinürinin ortaya çıkması progresif böbrek bozukluğunun başladığını ve ortalama 7 yıl içinde (5 ila 20 yıl arasında) böbrek yetmezliğinin gelişeceğini gösterir. Diabetiklerdeki proteinüri genellikle orta derecededir (1 ila 3 g/24 saat). 3 ila 4 g/24 saat’i aşan değerleri olan hastalarda nefrotik sendrom olasılığı araştırılmalıdır. Böbrek fonksiyonu azaldıkça proteinin idrarla atılması artar, dolayısıyla proteinüri derecesinin prog-nostik değeri vardır.
Mikroalbuminüri yükseldiğinda, ayıraç stiklerle (Albus-tix gibi) kalitatif tarama yetersiz olduğundan en az yılda bir kez 24 saatlik idrarda proteinüri ölçülmelidir. Özellikle nefrotik sendrom durumunda, idrarla protein kaybının etkisini değerlendirmek için bakteriüri, lökositüri ya da hematürinin araştırıldığı orta akım idrar analizi ve kreatinin klirensi ile kan protein düzeyi ölçümü yapılır. Düz batın filmi ile böbreklerin büyüklüğünün ölçümü istenmelidir, buna karşılık IVP endikasyonu, hidratas-yon açısından sakıncaları gözönünde tutularak ve genel önlemlerin alınması şartıyla uygulanmalıdır.
Mükemmel kan glükozu kontrolünün böbrek fonksiyonundaki bozulmayı yavaşlatamamasına rağmen, kan basıncının düzeltilmesi kesinlikle şarttır. Aşırı protein alı-nımından kaçınılması (> 1 g/kg/gün) gerektiği halde, düşük proteinli diyet faydasızdır ve hatta nefrotik sendrom durumunda uygunsuzdur. Bu durumda tuzsuz diyet ve diüretikler endikedir.