ABD ve İsveçten bilim adamlarının çalışma sonuçlarına bakılırsa evet.
Retinopati, gözün ışığa duyarlı bölümü olup, göz sinirlerinin “görüntü”yü aldıkları bölümdür: prematüre retinopatisi (erken doğan bebeklerde ortaya çıkabilen ve körlüğe kadar gidebilen), diyabetik retinopati (şeker hastalığına bağlı olarak kan damarlarının şişmesi ve sıvı sızdırması ya da damarların retina yüzeyine doğru anormal büyümesi) ve yaşa bağlı görme noktasında bozulma (maküla dejenerasyonu) gibi üç tipinde omega 3’ün yararlı olabileceği görülmüştür.
Bugün yaşa bağlı maküla dejenerasyonu, Amerika’da ilerleyen yaşlardaki görme kayıplarının ana nedenidir.
Araştırmacılar “eğer insanlarda yapılacak klinik çalışmalar da bizim bulgularımızı desteklerse, milyonlarca insan bu maliyeti uygun yöntemden yararlanabilir” demekteler.
Omega 3 yağ asitleri, kan damarlarının aşırı şekilde büyümesini – ki bu retinopatilerin temel nedenidir – önleyen “biyolojik mediatör”ler (biyolojik cevapların ortaya çıkmasını sağlayan ve vücudun ürettiği kimyasal maddeler – Bkz. aşağıdaki linkler) içermektedir.
Tam tersine, omega 6’nın fazla olmasının retinada anormal damar büyümesini körüklediği ve diyette omega3’ü artırıp, 6’yı azaltmanın durumu düzelttiği görülmüştür.
Retina vücutta omega 3 konsantrasyonunun en yüksek olduğu dokulardan biridir ve bu çalışmada, alınan omega 3 miktarında %2lik bir artışın bile retinopatinin şiddetini %40 – 50 oranlarına kadar düşürebildiği gözlenmiştir.
Aşağıdaki linklerde çalışmayla ilgili detaylar İNGİLİZCE olarak yer almaktadır:
Yaşa bağlı körlükten korunmak
American Journal of PATHOLGY