H1N1 Pandemi süreciyle ilgili aşı tartışmaları devam ederken, halk domuz gribinden korunma ve vücut direncini artırmanın yollarını arıyor.
Gülsan Gıda, grip ve soğuk algınlığının en sık görüldüğü kış aylarında, özellikle son zamanlarda “Domuz Gribi” tehlikesi için gıda maddesi olan üzüm ve elma sirkesini öneriyor.
Gülsan Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Güldüoğlu, elma ve üzüm sirkesinin metabolizmanın gelişip daha sağlıklı olmasında etkin olduğunu belirterek, “Sebze ve meyveler, mikroplarından arındırılmak için sirkeli su ile yıkanmalı ayrıca gripten kurtulmak için de önlem olarak boğaz ağrılarında sirkeyle gargara yapılmalıdır” dedi.
-ATEŞ DÜŞÜRÜCÜ SİRKE– Güldüoğlu, sirkenin özellikle ateş düşürücü özelliğinin olduğunu belirterek, öksürük ve soğuk algınlığının giderilmesinde kullanılmasının, boğaz ağrılarında sirke ile gargara yapılmasının ve yorgunluk için yatmadan önce sirkeli su içilmesinin eskiden beri uygulanan belli başlı yöntemlerden olduğunu da dile getirdi.Güldüoğlu, sirke üretimini doğal fermantasyon yöntemiyle gerçekleştirdiklerini söyleyerek, her gün içilecek sirkeli suyun domuz gribinden korunmada uygulanacak yöntemlerden biri olduğunu belirtti.
Güldüoğlu ayrıca, sirkenin yararlarının saymakla bitmeyen bir gıda maddesi olduğunu dile getirerek, “Özellikle gündemde olan domuz gribine karşı iyi gelen elma ve üzüm sirkesi, metabolizmanın gelişip daha sağlıklı olmasında, sindirimin kolaylaşmasında, öksürük ve soğuk algınlıklarının giderilmesinde, idrar problemi yaşayanların rahatlamasında, yüksek tansiyonla savaşta iyi gelir. Sebze ve meyveler, mikroplarından arındırılmak için sirkeli su ile yıkanmalı ayrıca gripten kurtulmak için de önlem olarak boğaz ağrılarında sirkeyle gargara yapılmalıdır” önerilerinde bulundu. Güldüoğlu, Gülsan Gıda’nın bünyesinde bulunan Nevbağ Sirke fabrikasıyla da bu konunun önemini ürünleriyle ön plana çıkarttıklarını dile getirdi. -SİRKE ÜRETİMİ- Güldüoğlu, sirke üretimini doğal fermantasyon yöntemiyle gerçekleştirdiklerini belirterek, müstahsilden alınan yaş üzümlerin sofralarda tüketilen yaş üzümlerin kalitesinde olduğunu söyledi. Güldüoğlu, sirke üretimi sistemiyle ilgili de şunları anlattı:
İşletmeye gelen yaş üzümler önce yıkama işlemine tabi tutulmaktadır. Sap ayırma ve dane patlatma aşamasından sonra küvlerde doğal fermantasyon yöntemiyle mayşe üretilmektedir (yaklaşık 30 gün). Üretilen mayşeden, jenaratörlerde doğal fermantasyon yöntemiyle yaklaşık 15-20 gün arasında sirke üretimi gerçekleştirilmektedir. Üretilen bu sirkelerin kalitesinin daha da artması için yaklaşık 3 ay süre ile fıçılarda dinlendirilmektedir. Böylece Türkiye’nin en kaliteli sirkeleri üretilmektedir. Bu sistemle üretilen sirkenin kalitesi asetatör sistemiyle üretilen sirkeden kat be kat daha üstündür. Çünkü üretim süresinin uzamasıyla sirkeye ayrı bir lezzet gelmektedir