Bazı Meyveler Porsiyon Miktarlarına Dikkat Edilerek Tüketilmeli
Meyve bir karbonhidrattır. İçerisinde fruktoz denilen meyve şekerini içerir. Sukroza göre vücutta daha az oranda insülin salgılanmasına sebep olur. Bir gün içerisinde fazla miktarda tüketilirse fruktoz karaciğerde trigliseride dönüşür. Trigliserid, kanda bulunan bir çeşit yağdır. Trigliseridin fazla tüketilmesi damar serliği, karaciğer yağlanmasına sebep olur. Sonuçta meyveler kalorisiz değildir. Fazla tüketildiğinde vücudun o enerjiye ihtiyacı yoksa yağ olarak depolanacaktır. Yani meyvenin de fazla tüketilmesi zararladır. Ayrıca muz, incir, üzüm gibi meyveler, şeker içeriklerinin fazla olmasından dolayı çok fazla tüketilirlerse kilo aldırırlar. Burada meyveler konusunda glisemik indeks kavramını çok iyi anlamamız gerekiyor. Glisemik indeks bir gıdanın kan şekeri seviyesindeki etkisinin bir ölçüsüdür. Glisemik indeksi düşük gıdalar kişiyi daha uzun süre tok tutarlar ve insülinin daha az salgılanmasına sebep olurlar. Örneğin 100 gr muz ve 100 gr elmayı ele alalım. Bunların glisemik indeksi karşılaştırıldığında muzun glisemik indeksi daha yüksektir. Fakat bu hiç muz yemeyeceğimiz anlamına gelmez, bu yüzden meyvelerin hesaplanarak hazırlandığı meyve porsiyon listeleri vardır. Bu listede 100 gr elma 60 gr muza kalori olarak eşittir. Muzun şeker oranı yüksek olduğundan dolayı porsiyon miktarı daha düşüktür. Muz, incir, hurma, kavun ve üzümün glisemik indeksi yüksektir. Fakat bunları yemek yasak değildir. Porsiyon miktarlarına dikkat edilerek tüketilebilir. Örneğin günlük 5 -6 porsiyon meyveye vücudunun ihtiyacı olan kişi listeden istediği meyveleri seçerek karşısında ki miktar kadar meyve tüketebilir.
Uzun Süreli Meyve Diyetleri Sağlık Problemine Yol Açabilir
Meyve diyetleri, düşük kalorili, karbonhidrat içeriği yüksek, protein ve yağ içeriği düşük diyetlerdir. Tek yönlü besin diyetleridir. Günlük tüketmemiz gereken aminoasitlerden ve gerekli yağ asitlerinden yoksundur, B grubu vitaminleri diyette eksiktir. Uzun süreli uygulandığında enzim faaliyetlerinin zarar görmesine, sinir ve beyin fonksiyonlarında hasara, sinirlilik, tansiyon düşüklüğü, kalp hastalıkları gibi birçok sağlık problemine yol açabilir. Ayrıca bu tür diyetler 7 günde 4 kg verilebileceğini vaat etmektedirler. Bu kadar kısa sürede kaybedilen ağırlığın çok azı yağdan olmakta, çoğu kas ve sudan olduğu için diyet bittikten sonra verilen kilolar daha fazlasıyla hemen geri alınmaktadır. Ayrıca bu tür diyetlerin sık yapılması durumunda bazal metabolizma hızı bozulmakta ve daha sonra ağırlık kaybetme hızı yavaşlamaktadır.
KAYNAK: ailem.com