Metabolizma, Katabolizma, Anabolizma Nedir
Vücudumuzun her türlü işlemleri için, her aşamada enerjiye gereksinimiz vardır. Eğer enerji sağlanamaz ise, işlevlerin yapılması mümkün değildir. Besinlerin bir kısmı yapım için kullanılmakta ise de, büyük bir çoğunluğu enerji gereksinimi için harcanmaktadır. Büyüme ve gelişme işlemleri çocukluk çağında tamamlanmaktadır. Ancak ölünceye kadar yapım/onarım ve yıkım işlemleri devam etmektedir. Yediğimiz yiyecekler sindirilip kana karışıyorsa hepsi enerji olarak kullanılabilirler anlamındadır.
Organizmamızın en küçük birimi olan hücreler enerjinin oluşturulduğu yerlerdir. Hücrelerin içindeki protoplazmada bulunan “mitokondri” organeli merkez kalorifer kazanı gibi enerjinin üretildiği yerdir. Hücrelerde ATP (Adenozin Tri Fosfat) enerji sağlayan maddedir.
Metabolizma Nedir, İnsan Metabolizması
Hücrede besinlerden enerji oluşumu ve harcanmasını metabolizma olarak tanımlayabiliriz. Metabolizma: Hücrelerde veya organizmamızda besin maddelerinin yapısal canlı maddelere dönüşümü veya yıkılışını (işlevini) inceler. Yapıma anabolizma, yıkıma katabolizma denilmektedir. Biyokimya: Yaşayan organizmalardaki kimyasal özellikli maddeleri inceleyen bilim dalıdır. Metabolik olaylar; besinlerle aldığımız maddelerin çeşitli biyokimyasal yollardan geçerek vücudumuzda kullanımlarıdır.
Enerji birimi olarak kalori terimi sıklıkla kullanılır. Son yapılan terminoloji değişikliğine göre “Joule = Jül” terimi kullanılmaya başlanacaktır. 1 Kilokalori 4.184 Kilo jülldür. (1 jül; 1 kilo ağırlığın 1 newton güç ile 1 metre uzağa taşınmasıdır).
Bir büyük kalori (Kilokalori=C=K): +15 derece santigratta (°C) olan 1 litre damıtık suyun ısısını 1 derece yükseltmek (+16 santigrat dereceye çıkarmak) için gerekli ısı enerjisidir.
Besinlerin vücutta oluşturdukları enerji değerleri;
Karbonhidratlar: 1 gramı 4 Kalori (kilokalori) verir.
Proteinler: 1 gramı 4 Kalori (kilokalori) sağlar.
Yağlar (lipidler): 1 gramı 9 Kalori (kilokalori) vermektedirler.
Enerji temini için tüm yukarıda belirtilen besinlerden dengeli olarak alınmalıdır. Bunun tersi olması durumunda; karbonhidratların gıdada fazla olması barsaklar üzerinde sindirim bozukluklarına, ishallere (entoleranslara) neden olmakta, yağların fazla alınması da çeşitli sağlık sorunları yaratmakta, proteinlerin yüksek oranda enerji olarak kullanılması da vücudumuzda azot birikimine yol açabilmektedir.
Vücudumuzda yapımın (anabolizmanın) oluşabilmesi için besin öğeleri dengeli olarak alınmalıdır. Genel besin öğelerinin besinlerimizde olması gereken oranları şöyledir;
Karbonhidratlar: %55-60.
Yağlar: %25-35
Proteinler: %15-20
Ancak yapımın fazla olduğu bebeklik dönemlerinde, besinlerimizdeki protein oranının daha yüksek olması, fazla enerji gereksinimiz olduğu koşma gibi sportif faaliyetler yaparken besinlerimizde karbonhidrat oranının yüksek olması uygundur. Dolayısıyla her bir kişinin içinde bulunduğu fizyolojik gereksinimlere göre besinlerdeki besin öğe oranları arttırılabilir veya azaltılabilir. Bu uyarlamaların hekim ve diyetisyen gibi uzman kişilerce yapılması gerekir.
Besinle alınan proteinin yapım işlemi sırasında da enerjiye gereksinimi olacaktır. Bu açıdan protein/enerji oranının %5-6 olması uygundur. Bu oran anne sütünde %7-8’dir. Anne sütünün ne kadar kıymetli olduğu her bir değerlendirme de karşımıza çıkmaktadır. Proteinlerin yapım sırasında daha etkin olmaları için büyümenin en fazla olduğu dönemde elzem aminoasit yönünden zengin olmalıdırlar. Elzem aminoasitler bebek besinindeki proteinin %43’ünü, erişkinlerde ise %19’unu oluşturmalıdır.
Anlaşılacağı gibi, metabolik olaylarda aldığımız besin ve besin karışımlarının yaş, yapılan iş gibi birçok durumlarda özellik göstermektedir. Bu açıdan beslenme, üzerinde önemle durulması gereken bir konudur.
Bazal Metabolizma Nedir, Bazal Metabolizma Hızı
uyanık olarak harcanan enerjiye “Bazal Metabolizma” denilmektedir. Bazal metabolizmada harcanan enerji, iç organların çalışması için kullanılmaktadır. Bazal metabolizma bazı durumlarda ayrıcalık gösterir.
a) Yaş, cinsiyet; büyüme döneminde bazal metabolizma hızlıdır.
b) Vücut cüssesi ve bileşimi; kas dokusunun oranı yağ dokusuna göre vücutta arttıkça bazal metabolizma hızlanır.
c) Gebelikte bazal metabolizma hızlanır.
d) Tiroid bezi salgısı artınca bazal metabolizma artar.
e) Vücut ısısı 1 °C yükselince bazal metabolizma % 7 oranında artar.
f) Ağır fiziksel hareketlerden sonra bazal metabolizma artar.
g) Öfke, coşku, düşünme gibi durumlarda artar.
h) Diyetin bileşimine göre; protein yüksekliği bazal metabolizmayı artırır i) Uykuda uzun süren açlıkta bazal metabolizma azalır.
Fiziksel aktivite: Yapılan hareketin derecesi ve süresine göre enerji harcaması değişiktir.
Hafif İşler: Yün örme, dikiş dikme, ayakta el işleri. Genellikle saatte kilo başına 0.1-1 Kalori harcama gerektiren işlerdir.
Orta işler: Hızlı yürüme, yer silme, süpürme. Ortalama saatte kilo başına 1.5-3 Kalori sarf ettiren işlerdir.
Ağır işler: Marangozluk, inşaat işleri, hızlı yüzme, koşma gibi sportif hareketler. Saatte kilo başına 5-8 Kalori gerektiren ağır işlerdir.
Yiyeceklerin termik etkisi: Yiyecekler yenildikten sonra metabolizma artar. Bu artış emilmenin karşılığıdır. Karbonhidrat ve yağlar sindirildiğinde %6, proteinler sindirilirken bazal metabolizmanın %30’u kadar bir artış söz konusu olmaktadır. Normalde bu oran %10 kadardır.