Kışın cildinizi olumsuz etkileyecek faktörlere karşı 10 adımda savaşabilirsiniz. Dr. Buket Pençe, okuyucularımıza anlatıyor…
Kış aylarında deriyi etkileyen en önemli faktörler soğuk hava, kuru hava, klimalar ve kaloriferle ısınan kapalı ortamlar, çevre kirliliği, kalın, yünlü, sentetik giysiler ve cilt temizliğinin (banyo, yıkama) yaz aylarından daha seyrek yapılmasıdır.
Amerikan Hastanesi Dermatoloji Bölümü Dr. Buket Pençe bu sorunlara engel olmak için cilde nasıl bakım yapılması gerektiği hakkındaki bilgileri okuyucularımızla ile paylaştı.
Yüz ve eller kışın kurur, kızarır ve hassaslaşarak çatlar. Alerjik kişilerde yünlü, sentetik, deri giysilere karşı kontakt dermatitler kış aylarında daha sık görülür.
Derinin üzerinin giysiler, ter, yağ salgısı ile sürekli örtülü olması yağ bezi hastalıklarının (akne, sebore, milium kistler) artmasına neden olur. Lipofilik mantar hastalıkları pitriasis versikolor (samyeli hastalığı) ve nem artışına bağlı intertriginöz(vücuttaki kıvrım yerleri) bölge enfeksiyonları daha sık oluşabilir.
Bu sorunlara engel olabilmek için deri bakımında izlenebilecek 10 adım aşağıdaki şekilde sıralanabilir:
Temizlik: Yüz ve vücudumuza, kurumaya engel olmak amacıyla kremli veya yağlı sabun ve jeller kullanılmalıdır.
Nemlendirme: Yüz ve vücut deri tipine uygun nemlendiriciler (gliserin, vazelin, üre, laktik asit, hyaluronik asit içerenler) her banyodan sonra uygulanmalı ve kuruluğa engel olunacak şekilde nemlendiriciler daha sık sürülmelidir.
Peeling: Kışın deri tipine göre sıklığı ayarlanarak glikolik asit, retinoik asit veya salisilik asit içeren jel, krem veya maskelerle derinin ölü tabakası yenilenmesi mutlaka sağlanmalıdır.
Güneş koruması: Kış aylarında da güneş koruması devam ettirilmelidir. Özellikle karda (yansıma nedeniyle), yüksek yerlerde güneşin etkisi artar. Yağmurlu havalarda bile güneş açtığında ışığa duyarlı ciltler en az SPF: 15 – 30 arası sprey, krem veya losyon formlarındaki koruyuculardan kullanmalıdırlar.
Anti – aging: Retinoik asit, glikolik asit, askorbik asit ve peptidler, krem, serum, maske şeklinde uygulanmalı; sistemik olarak antioksidan vb. gerekli maddeler kapsül veya tablet formlarında alınmalıdır.
El bakımı: Soğuk havalarda gliserin, vazelin, lanolin içeren el kremleri daha sık uygulanmalı, el sabunları kremli veya yağlı olmalı, eldiven kullanılmalıdır.
Ayak bakımı: Kış günlerinde kalın çoraplar, bot, çizme içinde uzun süre kalan ayaklara salisilik asit ve üre içeren krem ve pomadlar düzenli olarak uygulanmalıdır. Ayrıca mantar öldürücü maddelerin sprey, pudra, köpük, krem şeklinde uygulanması, mantar enfeksiyonlarına karşı ayakları korumaktadır.
Saç bakımı: Saçları soğuk hava ve çevre kirliliğinden korumak için yumuşak şampuanlar ve saç kremleri uygulanması, saçları – tırnakları güçlendiren biotin, çinko, demir kullanılması kışın özen gösterilmesi gereken bir diğer konudur.
Tırnak bakımı: Tırnaklar da soğuk havalarda daha çok kırılmakta ve incelmektedir. El kremleri, tırnakları korumak için yeterli olmamaktadır. Bu nedenle tırnak koruyucu kremlerin düzenli kullanılmasına dikkat edilmelidir.
Beslenme: Beslenme de deriyi korumak için dikkat edilmesi gereken bir faktördür. A, C, E vitaminleri, çinko, bakır, demir, selenyum alımı yanında zayıflama diyetlerinin abartılmaması ve yağ, karbonhidrat kısıtlamasının dozunda yapılması önemlidir.
Kaynak:pudra. com