Bulaşıcı Çocuk hastalıkları Nelerdir, Çocuklarda Bulaşıcı Hastalıklar
Kızamık Hastalığı, Bebeklerde Kızamık
Kızamık en ziyade çocuklarda görülen bulaşıcı hastalıklardan birisidir. Çok eski zamanlardan beri bilinmektedir.
Kızamık Nedenleri
Eski bir hastalık olmasına rağmen mikrobu uzun zaman bulunup ortaya çıkarılamamıştır. Kızamık hastalığının mikrobu mikropların en ufak sınıfından olan bir virüstür. Son yıllarda bu virüsün tavuk yumurtasında üretilmesine muvaffakiyet hâsıl olmuştur.
Kızamık virüsü ateşli zamanlarda hastaların kanlarında, burun boğaz ve göz ifrazlarında bulunur.
Yeni doğmuş çocuklarda ilk altı ay içinde kızamık pek nadir görülür. Çünkü bu yaştaki çocukta anadan doğma bir bağışıklık vardır. Ondan sonra tutulma istidadı gittikçe ziyadeleşir.
Büyük şehirlerde hastalık, en ziyade, (3 – 10) yaşları arasındaki çocuklarda görülür.
Kızamığa bir defa tutulanlar, ekseriya, kuvvetli bir bağışıklık kazanıp bütün ömürleri boyunca bir daha tutulmazlar.
Kızamıklı hastalar söz söyler, öksürür, aksırırken ağızlarından, boğazlarından fırlayan tükürük damlacıklarını etrafa saçmak suretiyle hastalığı sağlamlara bulaştırırlar.
Kızamık Belirtileri
Mikrobu alan çocuk, ortalama olarak, (11) gün sonra hastalanır. Hastalık önceden bir burun, boğaz nezlesiyle başlar. Bu nezle çok defa ateşli bir nezledir. Oldukça şiddetlidir. Burun akar, hasta öksürür ve gözler kanlanır. Bütün vücutta kırıklık ve halsizlik vardır. Kusmalar ve burun kanamaları görülebilir.
Nezle devresi (3-4) gün kadar sürer. Bundan sonra hastanın ağzında yanakların iç tarafında ve diş etlerinde toplu iğne başı büyüklüğünde, çevreleri kıpkırmızı, beyazımtırak renkte, ufak bir takım lekeler (koplik lekeleri) ortaya çıkar. Deri üstünde belirecek olan kırmızı lekelerden pek az bir zaman önce hâsıl olan bu lekeler, ağzın içinde olmaları dolayısıyla, çok defa, farkına varılamaz. Hastalık âdi bir nezle zannedilir.
Ertesi günü, ilk defa yüzde kulakların arkasından, alından ve yanaklardan başlayan bir takım ufak kırmızı lekeler kendilerini gösterirler. Bunlar deri üstünde kabarmış ufak, tek tük, kırmızı bir takım lekelerdir. Az zamanda yüzün her tarafını kaplarlar.
Bu sırada hastanın yüzü kıpkırmızı, nezleli ve şişkindir. Gözlerdeki nezle hâli şiddetlenmiş, ateş daha ziyade yükselmiştir. Dudaklar kuru, dil paslıdır. Göğüsteki nezle ve bronşit hali de fazlalaşmıştır. Bazı hastalarda hastalığın şiddetinden dolayı bu devrede atılmalar, sayıklamalar ve sıkıntılı haller görülebilir
Bir müddet sonra kızamık lekeleri yüzden boyuna, göğüse, sırta, kollara, karma ve bacaklara yayılırlar. Kollarda ve bacaklarda çıkan lekeler daha seyrek ve dağınık bir haldedirler.
Bu döküntü devresi de (3 – 4) gün sürdükten sonra ateş ya birdenbire veya yavaş yavaş düşerek hastalık sona ermiş olur.
Lekeler, ilk çıktıkları yerlerden başlamak üzere, devamlı bir iz bırakmadan, zail. olurlar. Yerlerinde ufak, pul pul bir takım kepeklenmeler hâsıl olur.
Kızamık hastalığı bazılarında ağır, bazılarında ise pek hafif geçebilir.
Kızamık hastalığı sırasında bazı ihtilâtlar olur ki bunlar tehlike yaratırlar. Bunların en başında nefes borularında ve akciğerlerde hâsıl olan (zatürrie) ve (Bronkopnömoni) gibi ağır hastalıklar vardır. Akciğerleri örten ince zarlarda da (zatülcenp) dediğimiz iltihaplar olabilir. Bazı vakalarda kalbin iç ve dış zarlarında ve kalbin etinde tehlikeli iltihaplar baş gösterebilir. Orta kulakta cerahatli iltihaplar olduğu da vardır. Bunlardan başka kızamık hastalığının vücudu zayıf düşürerek verem hastalığına müsait bir zemin hazırladığı da kabul edilmektedir. Kızamıktan ileri gelen ölümlerin hemen pek çoğu bu ağır ihtilâtlar neticesidir.
Kızamık Tedavisi
Hasta sağlamlardan ayrılarak tedavi edilmelidir. Hastanın odası, temiz, güneşli ve odanın derecesi (18 -20) santigrat derecesinde olmalıdır. En önemli iş hastanın üşüyüp soğuk almasını önlemektir. Çünkü birçok ihtilâtlar soğuk almadan ileri gelirler.
Ateşli zamanda hastanın yemekleri, sulu, kolay sindirilecek, hafif gıda maddeleri arasından seçilmelidir.
Hastalığın özel bir ilâcı yoktur. Yeni ilâçlardan olan (sulfamid) antibiyotiklerden hiç birisinin kızamık virüsü üzerine tesiri olmadığından bunları boş yere kullanmak doğru değildir. Yalnız saydığımız ihtilâtlardan herhangi birisi ortaya çıkarsa o zaman bu ilâçların büyük faydası olur. Hastanın ağzını burnunu, gözlerini, bütün vücudunu ve yatak takımlarım gayet temiz tutmak, odasını sık sık havalandırmak pek lüzumludur.
Herhangi bir ihtilât hâsıl olursa doktorların vereceği ilâçları dikkatle kullanmak, tedbir ve tavsiyelerini dikkatle tatbik etmek icap eder.
Kızamıktan Korunma Yolları
Kızamık çıkarmamış çocukları hastalarla temas ettirmemek en başta gelen tedbirlerdir. Bilhassa beş yaşından küçük çocuklarda hastalık ağır ve ihtilâtlı bir şekilde geçeceğinden bu yaştaki çocukları hastalığa tutulmaktan dikkatle korumak gerekir. Kızamık virüsünü üreterek ondan hastalığa karşı koruyucu bir aşı hazırlanmış ise de bu aşı henüz tatbikat alanında pratik bir hale gelememiştir. Fakat kızamıktan yeni kurtulmuş nekahattaki kimsenin kan serumu alınarak hastalığa tutulmamış olanlara şırınga edilirse hastalığa tutulmaktan korumak mümkündür.
Kızamıklı hasta ile temas etmiş, zayıf vücutlu küçük çocukların bu usul ile korunması pek lüzumludur.
Eskiden kızamık geçirmiş ana ve babadan biraz kan alarak bunun veya bu kana ait serumun kızamık çıkarmamış çocuğa şırınga edilmesi suretiyle de onu kızamıktan korumak mümkündür.
(Gamaglobülin) şeklindeki aşılardan da korunmada istifade edilebilir. Gebe kadınların rahimlerindeki (son) dedikleri (plesanta) dan yapılmış hülâsaların da aşı gibi kullanılarak büyük faydalar sağladıkları görülmüştür. Bütün bu aşılama işlerinin doktor tarafından düzenlenip tatbik edilmesi icap eder.
Kızamık, en ziyade ilkokul çağındaki çocuklarda görüldüğünden ana ve babalarla öğretmenlerin bu hastalığa karşı daima uyanık bulunmaları lâzımdır. Kızamıklı bir çocuk ateşinin düşmesinden itibaren (15) gün müddetle okula gönderil-memelidir.
Kızamık virüsü güneş ışıkları, açık hava, kuruluk gibi dış tesirlere karşı gayet dayanıksız olduğundan hastalığı geçirmiş olan çocukların odalarını bir müddet havalandırmak, eşya ve oyuncaklarını bir müddet güneşe çıkarmak suretiyle temizlemek mümkündür.Fakat her ihtimale karşı fennî bir dezenfeksiyon yapılsa daha iyi olur.