Bir yıl süreyle düzenli cinsel ilişkiye rağmen gebelik olmaması durumunda çiftin olası bir problem yönünden incelenmesi gerekir. Bu amaçla bizi arayarak ilk değerlendirmeniz için gerekli randevunuzu alabilir ya da sorularınız için telefon, faks ya da e-mail ile bize ulaşabilirsiniz. Randevu alıp gelecekseniz eşinizle birlikte gelmeniz daha yararlı olacaktır. İlk görüşme yaklaşık 45-60 dakika sürecek olup bu görüşmede sizden gerekli bilgiler alınacak, daha önce yapılan tetkikleriniz ve tedavileriniz gözden geçirilecek, gerekirse muayeneniz yapılacak ve sonraki tetkik ve tedavi planınız belirlenecektir. Bu nedenle daha önceki tüm tetkik ve tedavilerinize ait bilgileri gelirken mutlaka yanınızda getiriniz. Erkeğin 3-4 günlük cinsel perhizle gelmesi işlemlerin hızlandırılması açısından uygun olur.
Genel olarak kadında yapılması gereken tetkikler jinekolojik muayene, ultrasonografik inceleme, rahim ağzından alınan bazı örnekler (smear testi ve bazı kültürler), hormon tahlilleri, rahim filmi (histerosalpingografi) ve erkekte sperm analizidir. Bu tetkiklerden yakın zamanda ve uygun şekilde yaptırılmış olduklarınızın tekrarlanmasına gerek olmayacaktır. Tetkiklerinizin adet döneminize göre ne zaman yaptırılacağı, hangilerinin tekrarlanacağı doktorunuz tarafından size anlatılacaktır. Laparoskopi her hastada zorunlu değildir.
Eğer tetkikler sonucunda Tüp Bebek ya da mikroenjeksiyon işlemlerinden birisine geçilmesine karar verilirse ilave tetkikler olarak; Tam Kan Sayımı, Kan Grubu, Sarılık, AIDS, Kızamıkçık vb gibi bazı ek tetkiklerin yapılması gerekli olacaktır. Çift ile sorunları hakkında görüşüldükten sonra her açıdan detaylı bir fizik muayene yapılır. Utanma duyguları ile doktora doğru bilgiler vermemek gereksiz birçok uygulamaya ve maddi yüke neden olabileceğini unutmayın.
Yapılan değerlendirme sonucunda ve belirlenen nedene göre sizin için en uygun olan tedavi yöntemi belirlendikten sonra size bu tedavi yöntemi konusunda detaylı bir açıklama yapılacak ve uygun zamanda tedavinize başlanacaktır.
MUAYENE ve ULTRASONOGRAFİ
İlk görüşmeden sonra yapılacak olan muayenenizde rahim ağzından smear testi yapılacak ve bazı mikroorganizmalara yönelik kültürler alınacaktır. Vajinal ultrasonografi yapılarak rahim ve yumurtalıkların durumu değerlendirilecek, rahimde myom, polip gibi patolojilerin olup olmadığı, yumurtalıklarda kistik bir gelişimin varlığı ve yumurtalıkların yerleşimi değerlendirilecektir. Muayene sırasında transfer kateteri kullanılarak rahim ağzının embriyo transferine uygun olup olmadığı saptanacak ve aynı sırada rahim içine verilen az miktarda sıvının ultrasonografide izlenmesiyle yani “histerosonografi” uygulamasıyla rahim içinde bir sorun olup olmadığı araştırılacaktır.
RAHİM FİLMİ (HSG)
Yumurtalıklardan atılan yumurta önce Fallop tüplerinin içerisine girer ve burada sperm ile yumurta bir araya gelerek döllenme gerçekleşir. Daha sonra döllenen yumurta rahim içine iletilerek burada yerleşir ve gebeliği başlatır. Rahim filmi Fallop tüplerinin açık olup olmadığını, rahim dokusunda doğuştan ya da sonradan oluşan ve gebeliğin yerleşmesine engel olabilen bozuklukların tespitini sağlayan bir tanı yöntemidir. Genel olarak adet bitiminden sonraki 7 gün içerisinde çekilmesi gerekmektedir. Ciddi ağrı yaratmayan bu işlem herhangi bir anestezi gerektirmez. İşlem 5-10 dakika sürmektedir. Muayenedeki gibi hazırlandıktan sonra rahim içine özel bir alet yardımıyla sıvı haldeki opak bir madde verilerek seri halde film çekilir. Doktorunuz işlemden önce veya sonra enfeksiyon riskini azaltmak için size antibiyotik verebilir ve işlemden yaklaşık yarım saat önce alınacak bir ağrı kesici, ağrı duymanızı önleyebilir.
LAPAROSKOPİ
Genel anestezi altında hastanın göbeğinden ince bir iğne ile girilerek karın karbondioksit gazı ile şişirilir ve daha sonra yaklaşık 10 mm çapında bir alet göbekteki 1 cm’lik kesiden karın içine yerleştirilerek buradan karın içerisine optik bir alet ilerletilir. Kamera aracılığı ile elde edilen görüntü bir monitör vasıtasıyla izlenerek gerekli girişimler yapılır. Laparoskopi tanı amacıyla ya da bazı müdahalelerde bulunulması için kullanılır.
Erkekte semen analizi ve kadında muayene, hormonal inceleme ve HSG yapıldıktan sonra eğer herhangi bir sorun bulunamazsa, yani açıklanamayan infertilite durumunda, tüplerin açık olup olmadığını kesin olarak değerlendirilmesi amacıyla, ayrıca karın içindeki yapışıklıklar veya endometriyozis adı verilen hastalığın değerlendirilmesinde kullanılır. Bunun dışında yapışıklıkların açılması, endometriyozis odaklarının yakılması, yumurtalık kistlerinin çıkarılması gibi nedenlerle açık ameliyat yerine doktorunuz tarafından önerilebilir. Son yıllarda kullanım alanı çok genişlemiş olan bu yöntemle bir çok jinekolojik ameliyatın yapılabilmesi mümkün olmuştur.
HİSTEROSKOPİ
Rahim ağzından içeriye doğru ilerletilen optik bir alet yardımıyla rahim içerisi incelenir. Laparoskopi gibi hem tanı hem de tedavi amacıyla kullanılabilir. Rahim duvarları ve tüplerin açıldığı bölgeler incelenerek polip, myom, septum gibi yer kaplayan lezyonlar, yapışıklıklar araştırılır ve aynı seansta tedavileri sağlanabilir. HSG ya da ultrasonografide polip, septum veya myomdan şüphelenilmesi, açıklanamayan infertilite, tekrarlayan gebelik kayıpları, açıklanamayan kanamalar gibi çeşitli durumlarda yapılması gerekebilir.
SPERM ANALİZİ
İnfertilite yakınması ile başvuran çiftlerde genel olarak ilk yapılması gereken, basit ancak bir o kadar da değerli olan bir inceleme yöntemidir. Semen analizi için 3-5 günlük bir cinsel perhiz süresi gerekmektedir. Sperm analizini etkileyebilecek bir çok faktör mevcut olup örnek alınmadan önce bir form verilerek bu durum araştırılmalıdır. Semen örneğinin bir tuvalette ya da herhangi bir ortamda değil, bu iş için özel olarak hazırlanmış bir mekanda verilmesi gerekir. Örnek vermek için gerekli olan uyarılar ve nelere dikkat edileceği bu ortamda hastanın kolaylıkla görebileceği bir yere yazılı olarak bırakılmalıdır. Örneğin mastürbasyonla ve steril bir kap içerisine alınması ve sabun, tükürük vb gibi maddelerin kullanılmaması gerekir. Prezervatif kullanılması veya örneğin evden getirilmesi arzu edilmemekle birlikte örnek verme konusunda sıkıntı yaşayan hastalarımızın bu durumu önceden doktor ya da laboratuvar görevlilerine bildirmeleri halinde kendilerine özel prezervatif sağlanacak veya başka önerilerde bulunulacaktır.
ÜROLOJİK DEĞERLENDİRME
İnfertilite yakınmasıyla başvuran olguların yaklaşık olarak 1/3’ünde erkekle ilgili bir sorun mevcut olup bu sorun cinsel fonksiyon bozuklukları, anatomik bozukluklar (vaz agenezisi, inmemiş testis vb), hormonal nedenler, varikosel, radyasyon tedavisi, kemoterapi, çeşitli virütik hastalıklar, genetik nedenlerden kaynaklanabilir. Olguların büyük bir çoğunluğunda ise genellikle hiç bir neden saptanamamaktadır. Bu nedenle infertilite yakınması ile başvuran ve erkek faktörü saptanan tüm olguların ürologla görüşmeleri önerilir. Bu görüşmede detaylı olarak öykünüz alınacak, muayeneniz yapılacak ve gerekli görülmesi durumunda hormon tahlili, ultrasonografi, genetik inceleme vb gibi tetkikleriniz yapılacaktır.
Tanısal amaçla erkeğin yumurtalıklarından parça alarak sperm hücresi yönünden (tanısal TESE) ve patolojik olarak değerlendirmek tanıda kullanılan diğer yöntemlerdir.
GENETİK İNCELEME
Erkeklerde sperm sayısının ileri derecede düşük olması ya da hiç bulunmaması yani azoospermi genetik bozukluklarla birlikte olabilir. Kromozomlardaki çeşitli yapısal ve sayısal değişiklikler yanında özellikle Y kromozomu olarak adlandırılan erkek cinsiyet kromozomundaki bazı değişiklikler (Y kromozom mikrodelesyonları) infertilite yakınması ile başvuran erkeklerde %5-15 sıklıkla görülmektedir. Bunların değerlendirilmesi hem infertilite nedeninin ortaya konması hem de tedavi sonrasında gebelik meydana gelirse bunun doğacak olan bebeğe aktarılma riskini ortaya koyması bakımından son derece önemlidir. Bu nedenle tedavi öncesi doktorunuz size bu genetik incelemelerin yapılmasını önerebilir.