İLK 14 GÜNLÜK DİYET
1- ET VE MAMULLERİ: Hamuru un vs. içermeyen köfteler, şiş, kıyma, sucuk, salam, sosisler vs. her şekilde pişirilebilir. Yağda, finnda, ızgarada. Ancak patates vs. konulmadan ve soğansız olmalıdır.
2- KÜMES HAYVANLARI VE AV ETLERİ: Tavuk, hindi, kaz, ördek etleri ve bunların hamur vs. içermeyen mamulleri. Yine her şekilde pişirilebilir.
3- YUMURTALAR: Her şekli ile tereyağda, sucuklu, rafadan vs. unsuz, domates ve soğansız, yumurtanın her türlüsü yani bıldırcın, ördek vs. yenilebilir.
4- BALIKLAR: Her türlüsü, her şekli ile (kızartmalarda asla un olmayacak şekilde) ve özellikle balıklar bol yenmelidir. Balıklarda daima etlerin aksine yağlı olanları tercih edilmelidir. (Uskumru, lüfer vs. gibi) Bilindiği üzere balıkların yağı şifadır ve hap olarak da satıldığını aklımızda tutalım.
5- YAĞLAR: Diyeti mizde her türlü sıvı yağ ve tereyağı serbesttir. Ancak yağların hası zeytinyağı sızma ve naturel şekilde her yemekte daima kullanılmalıdır.
Küçük bir hatırlatma yapmak isterim. Metabolizmamız hayvanı yağları, fırsat verirsek enerji olarak tüketir, ancak sıvı yağlardan aynı zamanda kendisi için müphem olan TEMEL YAG asitlerini de üretir. Çok yüzeysel olarak bu yağlar damarlarımızda gezip temizlik yapar ve diğer katı yağları harekete geçirip birikmiş yağların yakılmalarını sağlar. Eksiklikleri şişmanlık ve bir çok hastalığı beraberinde getirir. Bu temel yağ asidini 3 ayrı yağ asidinden kendisi yapar. Burada ayrıntısına girmeden, eğer bir insan günlük beslenmesinde ağırlıklı olarak zeytinyağı, biraz ayçiçek yağı ve bu arada çeşitli yeşilliklerden yiyorsa bu eksikliği gidermiş olur. Ancak bir cinsi var ki çok az bulunmaktadır, onu sağlamanın en iyi yolu ise her gün mutlaka az bir miktar da olsa ceviz yemek tir. Bu aynı zamanda kalp sağlığım da korur. Ayrıca zeytinyağı ve balık kolesterol düşmanıdır. Bunu herkese tavsiye ederim.)
YEŞİL SALATA: Günde iki orta büyüklükte tabakta bol zeytinyağlı, istenirse sirke konabilir, ama limon ve soğansız olarak zevkle yenebilir. Özellikle marul, roka, maydanoz vs. tercih edilmeli, bir anlamda bunlar doğranıp yenmelidir.
7- BAHARATLAR: Karabiber, kimyon ve az miktar pul biber ve şeker içermediğinden emin olunan diğer baharatlar abartılmadan yenebilir.
8- ZEYTİN VE PEYNİRLER: Zeytinler özellikle naturel siyah zeytin ve tam yağlı eritme ve diğer peynirler az olarak yenmelidir. Esasında sabahları et haşlama vs. daha çok tercih edilmelidir.
Yukarıda sayılan ürünler serbestçe yenip birbirleri ile beraber çeşitli yemekler yapılabilir. Ancak burada adı verilmeyen başka hiçbir şey yenilemez ve yemeklere katılamaz. Diyet bu yönü ile çok katıdır. Örneğin domatese mi yasak, evet. Bunların yasak olmalarının temel sebebi, içerdikleri şeker oranlarındandır. İlk başta vücut yağ yakmaya zorlanacağından çok dikkatli olunup şeker ihtiva eden gıdanın
metabolizmaya girmemesi gerekir. Elbette bu geçici bir süre içindir.
SERBEST İÇECEKLER
Çay ve kahve kesinlikle yasaktır. Her türlü alkol de keza öyle yasaktır. Bunun en baş sebebi içerdikleri kafeindir. Alkol ve kafeinler, pankreası uyarıcı etkiye sahiptir. Boş yere pankreası uyarıp insülin salgılanmasına sebep olurlar. Bu ise kanda bulunan şekerin düşmesine, elbette konumuzla ilgisi yönünden kandaki şekerin yağa çevrilip stoklanmasına sebebiyet verirler.
Burada belirtmeden geçemeyeceğim. Ülkemizdeki çay içme alışkanlığı, birçok yanlış sözde şifa bilgileri ile had safhadadır. Birçok insan çayın zayıflattığını, yağlan erittiğini bile düşünür. Halbuki özellikle koyu çaylar burada anlattığım gibi durduğu yerde insanı şişmanlatmaktadır.
İsteyen kendini denesin, yemekten sonra çay içmesinler. Şişkinlikleri olmadığını göreceklerdir.
Yemekten sonra içilen çay ve kahvenin hazmettirdiğine inanılır. Oysa insülin salgılanması olduğundan insan bir an açlık hissine kapılır, yani bu olay hazımla ilgili değil insülin salgılanmasıdır ve elbette şişmanlama habercisidir. Çayda benim bildiğim tek faydalı şey, manganez mevcuttur, ama bunu gerektiği kadar herşeyden sağlamaktayız. Şahsen ben çayın başka bir yararını bulamadım. Herşeye rağmen apok tiryakiyim, bırakttmum3′ diyorsanız, şekersiz ve abdest suyu cinsinden çok açık ve az içebilirsiniz. Yine çok kahve seviyorsanız, şekersiz ve kahvesi çok az katılmış, kafeinsiz kahve içebilirsiniz, tabii ki az miktarda.
Yine içecek konusu gelmişken söyleyelim; bazı diyetlerde yemekten önce çok su veya ortasında çok su gibi bazı yanlışlıklar mevcuttur. Ne yemekten önce, ne ortası, ne de sonrası su iyi değildir. Çünkü mide asitleri seyreleceğinden hazım güçlüğü yaşanır. Bu nedenle yemek üstüne sıvılar çok az içilmeli, mide bir iki saat sonra yükü azaldığında ve tam bu sırada metabolizmanın ihtiyaç duyduğu sırada alınmalıdır. Deneyin, çok rahat edeceksiniz. Bu aynı zamanda abur cubur atıştırmaları da bertaraf edip su içilmesini sağlayacaktır. Bu arada diyeti bırakıp başka konulara da değiniyorum, ancak bunlar da diyetin sağlıklı uygulanması açısından elzemdir.
Sütte ve yoğurtta, ayranda yüksek oranda karbonhidrat olduğundan bu bölümde onlar da yasaklar arasındadır.Kısaca hiç karbonhidrat yani şeker içermeyen ıhlamur, ada çayı, kuşburnu gibi tabii bitki çayları içilebilir. Artık neyi severseniz.
Hiçbir meyve suyuna yer yoktur. Sadece su ve tabii aromasız maden sulan içilebilir.
Meyveye Yer Yok
Bu aşamada hiçbir meyve türüne de yer yoktur. Bilindiği üzere hepsi şeker ihtiva eder. Bir ay meyve yememekle hiçbir şey olmaz. İleride meyvenin ne zaman ve nasıl yeneceğini açıklayacağım, ancak yeri gelmişken belirteyim, toplumumuzda yemek üstüne meyve ikramı adet olmuştur. Bu son derece yanlış bir alışkanlıktır. Çünkü yemek üstüne yenen meyvelerin öz sular mide asitleri ile fermantasyona girerek mide asitlerini nötralize eder, yani gücünü yok eder. Vücut, bir yandan fazla asit üretme gayretine girer (ki bu zamanla sürekli hale gelip birçoğumuzda olan asit şikayetlerini meydana çıkanr ve anti asit ilaçlarla dolaşırız), bir taraftan da dolu olan yiyecekleri eritemez. Sıcak ve küflü ortamda çürüyen meyveler yarar yerine zarar verir. Çilek ve benzeri birkaç meyve türü bunun istisnasıdır.
Bu arada buluğ çağına ermemiş çocuklar bu olayın dışındadır. Nasıl yeni doğan bebeklerde anne sütünü emmek için küçük dilleri vantuz gibi büyük olur, sonra küçülürse, baliğ oluncaya kadar insanların mideleri herşeyi birden hazmedebilir, ama sonra bu özelliği kaybolur. Bu nedenle meyveler, daima midenin içindekileri hazmettiğinden emin olduktan sonra, yani mide boşken yenmelidir. En fazla yemekten yarım saat önceye kadar meyve yenir, çünkü hazmı en ağır meyve dahi, mide boşken 25 dakikada hazmedilir.
Yine konu gelmişken belirtelim ki, salataları da yemekten önce yemek gerekir. Birçok ülkede bu böyle yerleşmiştir. Çünkü salatalarda kullanılan birçok malzeme meyvelerle aynı özellikleri taşır. Örneğin domates, salatalık gibi. Önce salata yenilip biraz dinlenip yemek yenildiğinde görülecektir ki hiçbir ağırlık hissedilmeyecek ve salatadaki tüm vitaminlerin eksiksiz vücuda alınması sağlanacaktır. Biraz denemekle ne kaybedersiniz?
Diyetimizde yemeklerde özellikle hazır soslar, mayonez, ketçap kullanılmayacaktır. Çünkü bunların içeriğinde şeker bulunmaktadır. Bu nedenle serbest baharatlar kullanılmalıdır. Bu arada tuzla ilgili özel bir rahatsızlığınız yoksa, kısıtlama yoktur.
Diyetimizin en zor ilk 14 günü bu şekildedir. Yeme ölçüsü olarak bir kısıtlama yoktur. O günlerde kendini çok şişirmeden yemeyi bırakmak esastır. Eğer bir iki saat sonra açlık duyulursa yine bir şeyler yenebilir.
Günlük öğün sınırlaması da yoktur. Ben ilk zamanlar sabahları reçelli, bol ekmekli kahvaltılara alışık olduğumdan doymak bilmezdim. Sabah kahvaltıdan sonra yanımda salam, but, biftek ne bulursam gezdirir acıktıkça atıştınrdım. Bu sizlerde de böyle olabilir ama çok kısa sürecektir. Metabolizma stoktaki yağları eritmeye başladığında iştah kapanıyor ve hiçbir açlık hissetmiyorsunuz. Günlük normal üç öğünü bile zor yiyorsunuz.
Bu diyette daha hızlı kilo vermek için az kalori alındığında da vücutta sarkma vs. olmuyor, çünkü aldığımız yiyecekler protein yüklü olduğundan kaslar sürekli besleniyor, sadece stok yağlar tüketiliyor.
Diyetimizin en zor yanı, sabah kahvaltı alışkanlıklarımız. Ben şu an klasik kahvaltı etmiyorum. Akşam evde yapılan, diyetime uygun et haşlama, ızgara, balık ızgara, tavuk, hindi, yani ne varsa akşamdan ayırıyor ve sabah ısıtıp doyasıya yiyorum.