Kimi insanların kiloları yapılan diyetlere karşı direnç gösterir. Metabolizmanın yavaş çalışmasının çeşitli sebepleri vardır. Bu kişilerin kilo vermeleri çok zordur. Ne kadar diyet yapsalar da zayıflayamayan bu kişilerin, bir müddet sonra hevesleri kırılır. Yaşadıkları sorun sebebiyle, kendilerini tamamen yemeğe veririler.
Kilo vermeyi zorlaştıran en önemli nedenlerin başında troit bezinin yetersiz çalışması gelmektedir. Tiroit yetmezliği, metabolizmayı yavaşlatan bir hastalıktır. Bu hastalığa sahip olanların, tedavisini yapılmadan kilo vermeleri oldukça zordur. Tedavi olan hastalarda ise, eğer tiroidin yanı sıra menopoz da varsa, kilo vermek daha zor olacaktır.
Hiçbir sağlık sorunu olmayan kişilerde, bir miktar kilo verdikten sonra, kilo kaybının azaldığı veya durduğu bir dönem vardır. Vücut kilo kaybına direnç gösterir. Bu direnç, tiroit hormonlarının azalmasıyla olabildiği gibi, başka hormonların azalması sebebiyle de oluşabilir.
Kalori alımı azaldıkça, vücudumuzda bulunan T4 hormonunun T3 hormonuna dönüşümü azalır. Hücrelere giren T3 azaldıkça, metabolizma yavaşlar ve kilo verme engellenir.
Kimi zaman kalori alımı düşse bile, yani diyet yaparken az yemek yesek bile, vücudumuzdaki yağlardan salgılanan leptin isimli hormon kanda azalacağı için, kilo veremeyiz. Leptin hormonu, beyindeki iştah merkezini uyarır ve gıda alımını sağlar.
Kilo vermeyi engelleyen hormonlardan biri de, gherlin hormonudur. Bu hormon mideden salgılanır. Kana karışarak beyne ulaşır. Bu yüzden yeme isteği artar. Kilo vermek için diyet yaparken bu hormon artar ve daha fazla kilo verilmesini engeller. Bu hormonun salgılanmasını önleyecek bir ilaç ise henüz bulunamadı.
Bazı minerallerin eksikliği de kilo vermeye engeldir. Magnezyum, krom, çinko, kalsiyum ve manganez eksikliği vücut için çok önemlidir. Diyet yapmaya karar verildiğinde, bu minerallerin eksikliğinin kontrol edilip, gerekiyorsa tedavi edilmesi gerekir.