Kenger sakızını bir çoğumuz duymuşuzdur. Ama önce kenger otunu anlatalım.
Kenger Otu, Nisan-Mayis aylarında çiçek açan, 40-50 cm yüksekliğinde, tüylü çok yıllık, sütlü, dikenli ve otsu bir bitki. Yapraklar derimsi, damarlı beyazımsı tüylü, gövdedekiler sapsızdır. Çiçekler morumsu kırmızı renkte açar. Baş kısmı olgunlukta sarımsı yeşil bir renk alır. Ülkemizde yetiştiği yerler; Orta, Doğu, Güneydoğu Anadolu ve Akdeniz Bölgesi.
Kenger bitkisinden gövdenin kesilmesi ile çıkan sütten kenger sakızı elde ediliri.
Akdeniz bölgesinde olgunlaşan başlar kavrulup öğütülerek kenger kahvesi yapılır.
Özellikle dağlık bölgelerde yetişen kenger bitkisinden akıtıtılan süttten elde edilen kenger sakızı pek çok derde de dva aynı zamanda. Kenger sakızının yaralarını bilmeyenler için biz biraz bahsedelim. Soğuk kış günlerinde ya da fazla rüzgarlı ve cereyanlı ortamlarda bulunan insanlarda sıkça rastlanılan bir durum olan yüz felcini önlemede oldukça yararlı. Bunun yanında kenger sakızı çiğnemek çene gevşemesini giderebilir, patlamış kula zarını düzeltebilir, safra kesesinde taş düşürmeye yardımcı olabilir, hazmı kolaylaştırabilir, şeker ve tansiyonu dşürmrebilir, kalp damarlarının gevşemesinde yardımcı olabilir. Oldukça sert ve tadı acı olan bu sakız şifa kaynağı olması bakımından oldukça rağbet görüyor.