Her kadın kendisine hastır ve hiçbiri birbirine benzemek istemez. Bu yüzden bireyin kendi stilini yaratması önemlidir, bir ünlünün ya da arkadaşın kopyası değil, kişisel eşsiz stilini.
Her kadın kendisine hastır ve hiçbiri birbirine benzemek istemez. Bu yüzden bireyin kendi stilini yaratması önemlidir, bir ünlünün y ada arkadaşın kopyası değil, kişisel eşsiz stilini. Bu çok da basit olmasa da imkansız da değil. Biraz çaba harcamanız gerekli…
1. Stilini sevdiğiniz insanların fotoğraflarını seçin.
Moda dergileri ve blog’larına bakıp, ilginizi çeken bir stile sahip kadınları keşfedin. Giysiler, aksesuarlar, makyaj – her şey. Kıyafetlerin uyumuna ve giyene verdikleri görünüme bakın. Giysilerinizin dış dünyaya vereceğiniz mesajlar olduklarını unutmayın. Bu demektir ki kim için giyindiğinizi de belirlemelisiniz: erkek arkadaşınız, arkadaşlarınız, kendiniz. Ve tabi seçimlerinizi bu doğrultuda yapmayı unutmamalısınız. Ayrıca, giysiler ruh halinizi de etkiler. Her şey beklentilerinize bağlı…
2. Görünümünüzü gözden geçirin.
Kendi fotoğraflarınıza bakın ve ne gördüğünüzü anlamaya çalışın. İmajı ile etkilemeye çalışan ciddi bir iş kadını mı, stilini henüz bulamamış bir genç kız mı ya da hayatında yeni bir sayfa açmak için çabalayan bir ev kadını mı?
Fotoğraftaki insanın ne sevdiğini, ne giymek istediğini, tarzını ortaya koyarken neleri gündeme ön plana çıkartmaya çalıştığını kendinize sorun. Kendi stilistiniz olun. Giyinmenin sadece hava şartlarından korunmak için gerekli olmadığını, aksesuar ve makyajla birlikte kişisel imajınızı, ruh halinizi ve hatta davranışlarınızı yarattığını unutmayın. Ne istediğinize dair bir fikir sahibi olduğunuzda, kendinizi beğendiğiniz/seçtiğin kıyafetler içinde hayal edin. Bunları giyerek ne hissedeceğinizi anlayın.
3. Dükkanlara gidin ve bir şeyler deneyin.
Dolabınızda gerçekten nelere sahip olmak istediğinizi fark ettiğinizde, seçimlerinizin başarılı olup olmadığını deneme zamanı gelir. Büyük bir alışveriş merkezine gidin ve değişik seçenekleri deneyin, ucuz ve pahalı olanları. Amacınız satın almak değil, neyin içinde rahat ve iyi hissettiğinizi anlamak olmalı. Sadece bedeninize uyup uymamasına değil; duygularınıza dikkat edin, hayat stilinize, yaşadığınız yerin hava şartlarına ve hali hazırdaki herhangi bir giysiniz ile uyum sağlayıp sağmayacağına …
4. Yeni stilinize uymayan giysilerden kurtulun.
Şimdi de dolabınızı gözden geçirme vakti geldi, hiç giymediğiniz parçalardan kurtulun. Eğer bunu yapmaya eliniz varmıyorsa, onları en azından toparlayıp kullanılmayan bir bölüme yerleştirin ya da arkadaşlarınıza verin. Hangi parçaların yeni stilinize uyum göstereceğini anlamaya çalışın. Uymayanları da gözden çıkarın.
5. Alışverişe gidin.
Bu sefer gerçekten alışveriş yapmaya çıkın. Ama acele etmeyin; satın almayı düşündüğünüz her parça hakkında düşünün, görünümünüzü nasıl tamamlayacaklarını ve dolabınızı nasıl zenginleştireceklerini düşünün. Modaya uygun görünmeye çalışmayın. Modanın göreceli olduğunu anlamalısınız. Son trendlere uygun giyinmek her zaman şık görüneceğiniz anlamına gelmiyor. Kendinize, vücut şeklinize ve yaşam stilinize uygun giysiler seçmelisiniz.
6. Rüyalarınızı gerçekleştirin.
Her gün dolabınızın karşısına geçip kendinize “bugün oynamak istediğim rol hangisi? Sevimli bir okul kızı mı, zengin bir ailenin kızı mı, çekici bir iş kadını mı, flörtöz bir sanatçı mı?” diye sorun. Her şeyi yapabilirsiniz! Ama elbette abartmamaya ve vücudunuzu göz ardı etmemeye dikkat edin.
Son olarak, gülümsemeyi unutmanınızı tavsiye diyoruz. Çünkü onsuz en şık giysiler bile donuk ve duygusuz görünecektir. İyi şanslar!