—Zayıflama ile ilgili hemen hemen tüm ürünler garip biçimde YEME İÇME üzerinedir! Gariptir ama zayıflamak için bir şeyler yemenizi önerirler!
—Yemeden zayıflamak olmaz mı? Vücut bitkin mi düşer? Hayır ama öyle olacağı söylenir çünkü toplum tüketim toplumu olmaya alıştırılıyor..
—Şu an yediğimiz yemeğin üçte birini yiyerek çok rahatlıkla yaşayabiliriz ve de daha sağlıklı oluruz..
—Şunu yiyin, bunu yiyin
zayıflayın diyorlarsa orada bir sorun vardır çünkü birileri sizi sürekli olarak mutfağa sokup çıkarıyor! Mutfağa ne kadar çok girip çıkarsanız o kadar kilo alırsınız.
—Diyet reçeteleri yazanlar ben nehir kenarında yaşıyorum diyene deniz kenarına yerleş diyorlar sanki! kilolusunuz ama size şundan şu kadar, bundan bu kadar yiyin diyorlar.. Kalori hesabı yaptırıyorlar.. kalori, YEMEK demektir! Neden yemekle ilgili terimleri öğreniyorsunuz? Hatta diyet de -tesadüfün bu kadarı- YEMEK anlamına gelir! Nedense insanı zayıflatmak için hep yedirmeye çalışıyorlar! Bu işin ekonomisini akıldan çıkarmamak lazım.
—Günde 3 ÖĞÜN
YEMEK diye bir safsata var ve bu safsata okullarımızda maalesef öğretiliyor. Bu safsatadan vazgeçmeliyiz. İşin ekonomi boyutu çıkarmış bu safsatayı da belli ki..
—Bir safsata daha var: az az ama sürekli YEMEK yiyin safsatası..Zayıflama ile ilgili herşey nedense YEMEK konusuna bağlanıyor. Ben de diyorum ki hemen hemen HİÇ YEMEYİN! Evinizdeki MUTFAK bölümünü kilitleyin. BUZDOLABINIZI atın. Hiç düşünmeyin, hemen şimdi mutfağa gidin ve buzdolabını kapı önüne koyun!
—Yaşam tarzınızı değiştirin, alışkanlıklarınızı değiştirin, rotanızı değiştirin.. gerekirse evinizi, hatta hantal karınızı (veya kocanızı) değiştirin. Enerjik bir kadınla (erkekle) evlenin.. Kendine bakmayan kadın (erkek) size HİÇ bakmaz!