Çok düşük kalorili diyetlerle kısa sürede aşırı kilo verilmesi durumunda ani ölümlerin görülebiliyor.
İstanbul’da bir zayıflama kampında 19 yaşındaki Dila Kurt isimli genç kızın kalp krizi geçirerek hayatını kaybetmesiyle doğru diyet ve zayıflama tartışmaları yeniden gündeme geldi.
Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Beslenme Uzmanı Doç. Dr. Ekrem Algün, şişmanlığın çok sık rastlanan bir hastalık olduğunu belirterek bunun sebeplerinin genetik ve çok çeşitli çevresel nedenlere bağlı olabileceğini söyledi.
Şişmanlığın diyabet ve kalp hastalıkları gibi çok sayıda hastalığa sebep olabildiğini anlatan Başhekim Algün, şöyle konuştu: “Kilo kaybı bilimsel şekilde yapılmalıdır.
Ne yazık ki bu hastada olduğu gibi çok düşük kalorili diyetlerle kısa sürede aşırı kilo veren şahıslarda ani ölüm görülebiliyor. Dahası bu şekilde kilo veren insanların büyük çoğu kısa sürede verdikleri kiloların daha fazlasını da geri alabiliyor.
Bu nedenle belli zamanlarda uygulanan çok düşük kalorili diyetler ve öldürücü egzersizler yerine tedaviyi zamana yaymak gerekir. Belli diyetler yerine yeme ve yaşam biçimlerimizdeki yanlışlıkları tespit ederek bunların doğrularını uygulamalıyız.”
Kilo vermek isteyenlerin yeme ve yaşam biçim değişikliklerini sürekli uygulamak zorunda olduğuna dikkat çeken Başhekim Ekrem Algün, sözlerine şöyle devam etti:
“Medyada bu tür merkezlerle ilgili çıkan haberlerin çoğu ne yazık ki bilimsel ölçütlerden geçmiyor. Mesela bir diyeti 100 kişi uyguluyorsa 20 kişi çok iyi kilo veriyor. Bunların 18 tanesi 1- 2 yıl sonra eski kilosunu bile arar hale geliyor. Oysa bu tür merkezler başarısız 98 hastayı değil başarılı 2 hastayı dergilerine basarak reklam yapıyor.”
Kilo kaybının hızının önemine işaret eden Başhekim Algün, sözlerini şöyle sürdürdü: “Genel olarak haftada 0,5-1 kilogram verilmesini öneriyoruz. Bu da ayda 2-4 kilogram demek.
Ancak kişilerin yaş ilerledikçe kilosunun arttığını düşünürsek aslında değil kilo vermek mevcut kilonun korunmasının bile bir başarı olduğunu hastaya anlatmamız lazım.
Kilo kaybıyla ilgili ilaçlar, diyetler, bitkisel ürünler, akapunktur gibi çok sayıda felsefe dolaşıyor. Gerçekte, uygun kalori kısıtlaması ve fizik aktivitenin artırılmasıyla yaşla beraber azalan bazal metabolizmanın hızlandırılmaya çalışılması dışında geçerli yöntem olmadığını herkesin bilmesi gerekiyor.”