Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Meral Sönmezoğlu, havuzların mutlaka dezenfekte edilmesi gerektiğini belirterek “Dezenfekte edilmemiş havuzlar hastalık yayıyor. Bu nedenle sürekli denetlenen havuzlar tercih edilmeli. Aksi halde havuzlardan pek çok hastalık bulaşabilir” diyor.
Havuzlar insanların ortak kullandıkları bir alan olduğu için hastalık bulaştırmada etkili olabiliyor. Havuzların çok önemli iki özelliği vardır. Biri çok kalabalık topluluğun bir arada bulunması; ikincisi de tüm vücuttaki floraların havuz suyuna geçmesi.
Havuza giren kişilerin burun florası, deri üzerindeki bakteriler, genital akıntılar, idrar yolu akıntıları havuz suyuna karışabiliyor. Bu tip floralar normal özelliklere sahipken, deri üzerindeki mantarlar, çok zararlı bazı bakteriler, yarası olanların yara üzerindeki bakterileri havuz suyuna daha kolay bulaşıyor.
Çocuklar ve hassas cilt yapısı olanlara bu tür bakteriler daha çabuk zarar verebiliyor. Bu tür vakalar denizde olmaz. Çünkü denizin kendi dezenfeksiyon özelliği var. Deniz suyundan enfeksiyon kapmazsınız.
Sağlık Bakanlığı, havuz sularının nasıl dezenfekte edilmesi ve klorlanması gerektiği konusunda bir yönetmelik yayınladı. Belediyenin önerdiği klor miktarlarıyla havuzun dezenfekte edildiğine dair belgenin tesis girişinde asılı olması gerekir. Bu belgeyi yetkiliye sormak havuza girenin hakkıdır. Bu yönetmeliğe göre, bone takılması, havuza girmeden önce duş alınması ve ayakların dezenfektan sudan geçirilmesi gerekiyor.
Havuzda en çok yayılan hastalıklardan biri de mantar. Özellikle ayaklar birçok mantar enfeksiyonu taşıyor. Dezenfektan su, ayak yüzeyindeki mantarların bulaşmasını önler. Ayrıca ishal, idrar yolu enfeksiyonu, yara ve genital akıntısı olanlar havuza girmemeleri gerekiyor.
Bir de çocuk havuzlarında çocukların idrar yapmaları bulaşıcı hastalıklara davetiye çıkarıyor. Bu konuda anne babaların dikkat etmesi gerekiyor.
Klor, var olan dezenfektanlar içerisinde en mükemmel olanı, ancak mayoların rengini bozması gibi etkilerin yanı sıra miktarının fazla olması durumunda akciğerlerde toksik etki yaratması gibi istenmeyen bazı etkileri olabiliyor. Az kullanıldığında ise dezenfektan özelliğini yitiriyor. O nedenle klorun miktarı çok önemli.
Havuzları klor yerine ozon gazıyla dezenfekte etmek daha güvenlidir, ancak ozonla dezenfekte sistemi havuz yapılırken oluşturuluyor. Yani havuzun bu sisteme göre yapılması gerekiyor. Sonradan ozona dönülemiyor.