Prof. Ömer Beyazıt uyarıyor: Merdiven ya da yokuş çıkarken göğüste ortaya çıkan basınç ya da sıkışma tarzındaki bir ağrının sol kola, boyna, çeneye yayılmasına dikkat etmek gerekir. Bu strese bağlı da olabilir.
Akdeniz Üniversitesi ve Antalya Medical Park Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Ömer Bayazıt, hangi ağrıların ‘kalp’ sinyali verdiğini anlattı. Prof. Bayezıd, Vatan gazetesinin sorularını şöyle yanıtladı…
Bir sorunla karşılaşmamışsak organlarımızın yerini de işlevini de bilmeyiz. Hatta isimlerini kolay kolay kullanmayız, kalp hariç. Pek çok cümle içinde kullanırız kalbi kalp acısı, kalp kırıklığı, kalpsizlik… Peki buna rağmen toplum olarak kalbimizi gerçekten tanıyor muyuz? Onun söylediklerini dinliyor muyuz? Mesela bir kalp onu taşıyan insandan ne ister?
Tabii kalbin diğer organlardan farklı olarak, sizin de söylediğiniz üzere, mecazi anlamları da var. Bu nedenle kalp, taşıyan kişiye her atışında var oluşun, hayatın nimetlerini de hatırlatır. Yani bir kalp onu taşıyandan sağlıklı bir kalbe sahip olmanın öneminin bilmesini ister. Ne yazık ki biz toplum olarak sağlıklı bir kalbe sahip olmanın pek de farkında değiliz. Hele büyük şehirlerde yaşayanlar…
O zaman hemen sorayım bir kalp neden hastalanır? Bu hastalıkların ne kadarı kalıtımsal, ne kadarı yaşam biçimimizden kaynaklıdır?
Kalp hastalıklarının başında koroner arter hastalığı gelir. Yani kalbi çepeçevre saran, besleyen damarlarda, başta kolesterol olmak üzere, birtakım yağlı maddelerin damar duvarına oturması, bu damarlarda ateroskleroz dediğimiz darlıkların, tıkanıkların oluşması… Bu en sık rastlanan kalp hastalığıdır. Şöyle ki yetişkinlerin birinci ölüm nedeni budur ve “kalp krizi” (miyokard enfarktüsü) de bu nedenle olur. ABD’de 65-75 yaş arasındakilerin yüzde 50’sinde ve 75 yaş üzerindekilerin yüzde 60’ında koroner arter hastalığı tespit edilmiştir. Bu hastalık ülkemizde de büyük ölçüde can kaybına neden olmakta, sosyal ve ekonomik problemlerin nedeni olmaktadır. Türkiye de yılda yaklaşık 300 bin kişinin kalp krizi geçirdiği ve 100 bin kişinin bu nedenle hayatını kaybettiği tahmin edilmektedir.
Bunun belirtileri nedir?
Angina pektoris dediğimiz göğüs ağrısı. Yani merdiven ya da yokuş çıkarken (yani fiziksel bir aktivite sırasında) göğüste ortaya çıkan basınç ya da sıkışma tarzındaki bir ağrının sol kola, boyna, çeneye yayılmasına dikkat etmek gerekir. Bu strese bağlı da olabilir. Biraz dinlenildiğinde ağrı rahatlar, azalır, geçer.
Yani “Merdiven çıktım, sıkıştım” deyip göğsümüze giren ağrıları küçümsemeyelim mi?
Evet, kesinlikle bu tür ağrılar bir tehlikenin habercisi olabilir. Ayrıca bu ağrılar her zaman tipik olmayabilir. Bazen sadece göğüste, mide bölgesinde, kollarda, sırtta veya boyunda olabilir. Bu tür ağrılar kalp damarlarında daralma sebebi ile oluşabilir.
Kalp hastalıklarında koroner damar hastalıklarının yanı sıra diğer yaygın hastalık da kapak hastalıkları yanılmıyorsam…
Haklısınız. Kalp kapak hastalıklarının en büyük nedeni ise akut eklem romatizmasıdır. Bu bir boğaz anjininden sonraki (steptekok faranjiti) 10-20 gün sonrasında ortaya çıkabilir. Eklem romatizmalarının en çarpıcı belirtisi eklemlerdeki iltihaptır. Bu da kendini eklem yerlerindeki (bilekler, dizlerde) kızarma, şişme, ağrı ve ateş ile gösterir. En çok etkilediği organ ise kalptir.
Basit bir boğaz iltihabı ile başlayan süreç kalbi ne kadar etkileyebilir?
Eklem romatizmasıyla mitral kapak yaprakları kalınlaşır, birbirine yapışır, kireçlenir ve hareketsizleşir. Bu kalp debisinin azalmasına o da nefes darlığına, halsizliğe, çabuk yorulmaya, çarpıntıya neden olur. Zamanla akciğer damar yatağında basınç yükselir ve akciğer ödemi oluşur. Bu hayatı tehdit edebilir. Kalp yetmezliğine, ritim bozukluğuna, kalpte pıhtı oluşumuna neden olabilir. Mitral kapaktan başka aorta ve tiriküspit dediğimiz diğer kalp kapakları da romatizmaya bağlı olarak tutulabilir.
Bu durumdan korunmak için ne yapmalı, neye dikkat etmeliyiz?
Boğaz enfeksiyonlarına karşı zamanında ve yeterli dozda antibiyotik kullanımı akut eklem romatizmasını ve buna bağlı olarak kalp kapak hastalıklarını önler. Yani bu hastalığın tedavisinin önlenmesindeki en önemli faktörlerden biri sosyo-ekonomik şartlardaki düzelmedir. Mesela son yıllarda bu hastalıklarda bir gerileme görülüyor. Özellikle çocuklardaki riskler yapılan sağlık taramalarında tespit edilebiliyor. Hatta anjin safhasında tespit bile… Doğru antibiyotik kullanımı ile de engellenebiliyor.
Koroner damar hastalığı kentlerde görülür?
– Koroner damar hastalıkları zengin hastalığıdır, kentlerde daha çok görülür. Yani stresli ve fiziksel güç gerektirmeyen işlerde çalışanlarda… Fast-food beslenenlerde, kırmızı et yiyenlerde, alkol kullananlarda, gece yaşamı olanlarda. Düşük gelir seviyesindekiler de ise bunların çoğu yoktur. Bir kere mecburen et yerine sebze ve hububat ağırlıklı yerler. Fiziksel işlerde çalışırlar.
– 2003’te Türk Kardiyoloji Derneği Coğrafi Bölgelere göre Koroner Arter Hastalığı Riski Değerlendirmesi çalışması yapmıştı. Buna göre en riskli bölge Marmara’ydı. İkinci sırada ise Akdeniz Bölgesi. Çünkü gelişmiş ve kentleşmiş bölgeler. En düşük risk ise erkeklerde Doğu Anadolu’daydı ama erkeklerde. Kadınlarda ise Karedeniz’de. En yüksek kolestrol seviyesi, tansiyon yüksekliği ve en geniş bel çevresi de Marmara ve Akdeniz Bölgesi’ne aitti.
Bol sebze ve meyve, bir avuç badem, kestane yiyin
Kalbimizin sağlığı için nasıl beslenmeliyiz?
Kandaki LDL (yani kötü kolesterolü) düşük tutmalıyız. Bu riski azaltır. Bunun için de günde alınan total kalorinin yüzde 30’undan daha azı yağlardan oluşmalı. Günlük kolesterol miktarı 300 mg. geçmemeli. Satüre yağlardan kaçınmalı, tuzu kısıtlamalı, gerekli kaloriden fazlasını almamalıyız. Son 15 yıllık verilere baktığımızda koroner arter hastalığı sonucu ölüm oranı Yunanistan, İtalya ve İspanya’da diğer Avrupa ülkelerine göre düşüktür. Çünkü bu ülkeler Akdeniz diyeti dediğimiz doymuş yağ oranı düşük, zeytinyağı kullanımı yüksek bir beslenmeye sahiptir.
Peki her zeytinyağı kalbe iyi gelir mi?
Evet, zeytinyağlarının hepsi kalp sağlığına yönelik beslenmede faydalı. Ama geçen yıl Barcelona’da yapılan Kardiyoloji Kongresi’ndeki bir sunumda özellikle sızma zeytinyağının kalp damar sistemine diğerlerine göre daha yararlı olduğu da tebliğ edilmişti.
Zeytinyağı dışında başka hangi gıdalara ağırlık vermeliyiz?
Az hayvansal ürün, bol bitkisel gıda… Otlar, ekmek, hububat, sebze, meyve… Yani doymamış yağ miktarı az olan zeytinyağın (oleik asit), bol lifli gıdaların, karbonhidrat ve balık kullanımının yaygın olması. Yine bu beslenme tarzında badem, fındık, ceviz, kestane de kalbin dostudur. Bundan kastımız avuç avuç yenmesi değil. Çünkü kilo yapar. Tabii Omega 3. Yani balık. Ama kesinlikle ızgara ya da fırın olacak. Barbun tava Akdeniz beslenmesine uygun bir yemek değil.
www.ntvhaber.org