Hamilikte anne adayının ve bebeğin sağlığını takip etmek için mutlaka doktor kontrolü altında olması gerekmektedir. Gebeliğin seyri düzenli olarak takip edilmelidir. Sağlıklı bir gebelik geçirilmesi ve doğumla sonuçlanması için rutin kontroller yapılır. Gebelik esnasında veya öncesinde herhangi bir hastalığı olmayan, daha önce sağlıklı doğum yapmış, ailesinde herhangi bir hastalığı olmayan kişilerin yaşadığı gebeliklere düşük riskli gebelikler adı verilir. Bu gruptaki anne adaylarında doğum sonrasında anormal bir durum görülme olasılığı düşüktür. Ancak yine de bu gebelerin takip altında olması için bazı temel incelemeler ve tetkikler yapılır. Bu incelemelere gebelikte rutin uygulanan incelemeler adı verilir. Tam idrar tahlili de (TİT) hamillikte yapılan rutin tetkikler arasındadır. İdrar testi birçok sorunun erken habercisi olabilmektedir. Çünkü idrar vücudun bir aynasıdır. İdrar sedimentinde idrar yolu enfeksiyonu, idrarda taş veya “kum” olması halinde erken tespiti yapılarak tedaviye başlanır. İdrarda protein (albumin), aseton (keton), bilirubin, kan hücresi varlığı, ürobilinojenin aşırı artışı çıkması her zaman anormaldir. Bu durumda ileri inceleme yapılması gerekir. İdrarda glikoz varlığı ise gebelikte belli bir dereceye kadar normal kabul edilir, ancak yine de ileri inceleme gerektirir.
İdrarda enfeksiyon bulgularını ortaya çıkarmak amacıyla gebelikte TİT oldukça sık olarak yapılır. Erken gebelik döneminde aşırı bulantı ve kusmaları olan anne adayının genel beslenme durumunu değerlendirmek (idrarda aseton (keton) çıkışı açlığa işaret eder ve açlık derecesiyle doğru orantılı olarak keton pozitifliği de artar), gebeliğin ilerleyen aşamalarında idrarda protein varlığını ortaya çıkarmak (idrarda protein varlığı preeklampsi bulgusu olabilir) ve anne adayının yeterli su içip içmediğini değerlendirmektir (yetersiz su içildiğinde idrarın rengi koyulaşır ve dansitesi (yoğunluğu) artar).
İdrarda lökosit olması genellikle idrar yolu veya genital organ enfeksiyonlarında görülür. İdrar yolu ve genital organların (prostat, epididimit) enfeksiyonlarında hastanın sık sık idrara gitme isteği, idrar yaparken yanma ve tam boşalamama hissi olması, akıntı, üşüme-titreme, ateş yüksekliği vb şikâyetlere neden olur. Bir üroloji veya iç hastalıkları hekimine başvurulması önerilir.