Hamilelik Belirtileri Nelerdir? (Gebelik Belirtileri Nelerdir)
Bu belirtileri 2 ana grupta toplamak mümkündür.
1- Gebeliğin kesin olmayan belirtileri.
2- Gebeliğin kesin belirtileri.
Hamileliğin İlk ve kesin olmayan belirtileri iki ayrı grupta inceleyeceğiz:
a) Hastanın ileri sürdüğü «sübjektif» belirtiler.
b) Kontrolü yapan ebe ya da doktorun bulabildiği «objektif» belirtiler.
Hamileliğin İlk Üç Ayındaki Subjektif Belirtiler, Hamilelikte Belirtiler
Âdet gecikmesi (Amenore): Gebeliğin kesin olmayan ilk belirtisi «âdet gecikmesi»dir. Bu durum ilk bakışta genç anne adayı için en dikkat çekici özelliktir.
Daha önceki bölümlerde de belirtildiği gibi, bir âdet devresi her kadın için küçük de olsa bir değişim göstermektedir. Ancak 35 günden sonraki gecikmeleri basit bir «âdet gecikmesi» olarak düşünmemelidir.
Bu gibi durumlarda, eğer bir gebelik sözkonusu ise, doğumun zamanını saptamak için son görülen âdetin başlangıç tarihini bir köşeye yazmak çok yararlı olacaktır.
Ne var ki, âdet gecikmesi yalnız gebelik nedeniyle olmaz. Özellikle buluğ çağındaki genç kızlarda ve âdet kesilmesi yaklaşmış kadınlarda bu duruma sık sık rastlanır. Tamamen fizyolojik olan âdet gecikmesinin çeşitli nedenleri vardır. Bu nedenleri şöyle özetleyebiliriz:
• Tüberküloz gibi kronik hastalıklar.
• Aşırı derece zayıflık.
• İklim ve yer değişiklikleri.
• Ev ve şehir değişiklikleri gibi.
• Ruhsal bozukluklar.
• İç salgı bezi bozuklukları.
Öbür taraftan, kadında âdet gecikmesi olmadığı halde de gebelik sözkonusu olabilir. Bu duruma halk arasında «Üstüne âdet görme» denmektedir. Bu kanama ya hormonal bir nedene bağlıdır ya da bir «düşük» başlangıcı olabilir.
Ayrıca, rahim yolu ve ağzında rastlanan, polip denilen küçük urlar ya da yaralar zaman zaman kanamalar yaparak kadını ve doktoru aldatabilir. Bütün bunları söyledikten sonra sanıyoruz ki varılacak en doğru sonuç şu olmalıdır.
«Âdet gecikmesi, gebeliğin kesin belirtilerinden biri değildir.» Evet, âdet gecikmesi, gebeliğin kesin belirtilerinden biri değildir ama, evli bir kadının âdet gecikmesi durumunda akla öncelikle gebelik gelmelidir.
Bulantı Kusma ve Diğer Subjektif Hamileliğin En Erken Belirtileri
Gebeliğin kesin olmayan belirtileri arasında ikinci sırayı da, sabahları duyulan bulantı ve kusmalar alır. Bu durum gebeliğin 6-8. haftalarında çok görülür ve 12. haftadan sonra pek rastlanılmaz.
Bunların yanında, her hastaya göre değişen başka gebelik belirtileri de görülebilir. Sözgelişi, huzursuzluk duygusu, hafif baş dönmesi, aşırı uyku ihtiyacı vb. gibi.
Birkaç kere doğum yapmış kadınlar, gebelik ya da âdet gecikmesi konusunda tahminlerin ötesinde deney sahibidirler. Gebelik ya da âdet gecikmesi belirtilerini en iyi şekilde değerlendirerek, kendi durumlarını anlayabilirler.
Hamilelikte Mide Bulantısı, Hamilelikte Kusma
Hamilelik Bulantısı nedenleri konusunda ileri sürülen çeşitli görüşler vardır. Sözgelişi, İngiltere’de İkinci Dünya Savaşı yıllarında yapılan bir araştırmada, bulantı ve kusmaların büyük ölçüde azaldığı saptanmıştır.
Kusma ve bulantının psikolojik durumla yakın ilişkisi vardır.
• Kadının evlilik içindeki mutluluk derecesi.
• Çocuk sahibi olmak konusundaki isteği.
• Doğumdan korkmak, parasal olanaklar vb. gibi psikolojik nedenler, bulantı ve kusma konusunda önemli rol oynar.
Eğer, genç anne adayındaki bulantı ve kusma, gebe kadının fizyolojik dengesini bozacak kadar şiddetli olursa, bu artık gebelik belirtisi değil, bir hastalıktır. «Hyperemezis» diye adlandırılan bu hastalıktan ilerdeki bölümlerde yine söz edilecektir.
Hamilelikte İdrar, Hamilelikte İdrar Yolu
Gebeliğin ilk 3 ayında görülebileek önemli bir belirti de, idrar şikâyetleridir. Bu yakınmaların başlıca nedeni şudur: Gebelik yüzünden genişleyen rahim, komşu organ olan idrar kesesine basınç yapar. Bunun sonucunda da gebe kadın sık sık idrara gitme gereğini duyar. Bazı kadınlar idrar yaparken hafif yanma da hissedebilirler.
İlk Üç Ayda Görülen Objektif Belirtiler
Hamilelikte Göğüsler
Genç anne adayının göğüslerindeki değişiklik, özellikle hamileliğin 4. haftasından başlayarak kendisini belli eder. Gebe kalan kadın, göğüs uçlarında yanma ve acıma olduğunu söyleyerek, bundan yakınır. Ayrıca, göğüslerde şişme ve dirileşme görülür. Göğüslerin uçları sıkıldığı zaman gelen beyaz su (kollesterum), daha önce doğum yapmışlar için büyük bir objektif gebelik belirtisi sayılmamalıdır. Gerçek kollesterum yumurta akı koyuluğundadır, ama ondan daha beyazcadır.
Göğüslerdeki en belirgin değişiklikler, meme ucu çevresindeki renkli kısmın daha koyulaşması ve üzerinde ufak ufak pütürlerin ortaya çıkması biçiminde olur.
Ayrıca memenin üzerinde daha önce varolmayan kalınlaşmış toplardamarların görülmesi de, gebelik olasılığını kuvvetlendiren bir belirti olarak sayılmalıdır.
Cinsiyet Organlarındaki Renk Değişikliği
Bu bölümde sözünü edeceğimiz «Cinsiyet organındaki renk değişiklikleri», gebe kadın tarafından görülemez. Ancak doktor tarafından anlaşılabilen bu değişiklik şöyledir:
• Cinsiyet organının iç kısımlarındaki kendine özgü pembemsi renk, yerini mavimtrak bir renge bırakır.
Bu renk değişikliği, özellike küçük dudakların iç kısımları, vagina ve rahim ağzında açık bir şekilde doktor tarafından görülebilir.
Yine bu devrede rastlanan bir başka belirti de, kadının karnı üzerindeki orta çizgide olur.
Bu çizginin, hamileliğin bu devresinde koyulaştığı görülür ve ünia Nigra adını alır.
Kadınların ancak %60’nda karşılaşılan bir gebelik belirtisi ise gebe kadının yüzünün biçiminin normal durumuna göre oldukça degişmesidir. «Chioasma Uterinum» denilen bu durumda, yanaklarda kahverengi gölgeler oluşur. Ağız ve burunda normale oranla şişme olur. Buna halk arasında «Gebelik maskesi» adı verilmektedir. Gebeliğin bir başka belirtisi de, kısırlık bölümünde etraflıca anlatacağımız bazal temparatürün sürekli yüksek kalmasıdır.
Bütün bunların dışında yalnızca doktorunuz tarafından görülebilen veya hissedilebilen başka belirtiler de vardır. Rahim ağzında görülen biçim ve kıvam değişiklikleri gibi.
Gebelikte 4 Ay, 5 Ay ve 6. Ay ve Belirtiler
Karında seğirme, rahim içindeki fetüs’ün hareketlerine bağlı olarak kadının hissettiği ufak kıpırtılardır. En çok 16-18. haftalarda duyulabilen bu kıpırtıları bazı anneler 6-7. aya kadar duymayabilirler. Çocuğun büyümesiyle orantılı olarak bu hareketler daha net olarak duyulur. Anne adaylarının «pır pır bir şey oynuyor», şeklinde tanımladığı bu belirtilere, yalancı gebeliklerde de rastlanmaktadır.
Öte yandan anne adayının bu seğirme duygusunu ilk duyduğu gün, gebelik yaşını saptamada önemli rol oynar. Çocuğun oynadığı ilk günü bir kenara yazan anne bunu doktoruna söylemelidir.
Gebeliğin 4-5-6. Aylarında Görülen Objektif Belirtiler
Gebeliğin ikinci üç aylık bölümü diye tanımladığımız bu devredeki belirtiler şunlardır:
• Gebe kadın, karnının gün geçtikçe büyüdüğünü farkeder. Bu gelişme altıncı ay sonlarında göbek sınırına kadar varır.
• Genişleyen rahimde gebe kadının duyabileceği ağrılı kasılmalar, bu devrede en sık rastlanılan belirtilerdendir.
• Doktor tarafından değerlendirilecek olan bir başka belirti ‘ de, büyüyen rahim içinde çocuğun el, ayak ve baş gibi organlarının hissedilmesidir.
Gebeliğin 7-8-9. Aylar, Gebelikte 8 Ay ve Belirtiler
Gebeliğin üçüncü üç aylık devresi diye adlandırılan bu aylarda sübjektif belirtiler daha önceki aylardaki belirtilerden pek farklı değildir. Yalnızca bulantı, kusma, baş dönmesi ve göz kararması gibi durumlar bu aylarda genellikle görülmez. Bu tür yakınmaları bulunan genç anne adayı, hiç vakit kaybetmeden hemen doktoruna başvurmalıdır. Çünkü bu yakınmalar gebelikte görülen ve «Toksemi» denilen bir hastalığın belirtisi olabilir.
Objektif Belirtiler
Bu aylardaki objektif belirtiler daha önceki aylardan pek farklı değildir. Yalnızca önceki aylara oranla daha belirginleşmişlerdir. Rahim, kaburgaların altına kadar genişlemiş, çocuğun kol ve bacakları anne tarafından da duyulabilecek büyüklüğe varmıştır.
Yine bu devrede kısa sürüp kaybolan rahim kasılmalarına rastlanır. Ancak bu kasılmaların doğuma yol açacak olan «Gerçek doğum» kasılmaları ile hiçbir ilgisi yoktur.