Hacamat terapisinin temeli, Kupalar yardımı ile oluşturulan vakumun, vücuttaki atıkları deri yüzeyine çağırmasına dayanıyor. Sonra terapist iz bırakmayan 2 mm.’lik çiziklerle bu sıvıları dışarıya alıyor.
*Baş ağrısı, yarım baş ağrısı ve sinuzit,
*Tembellik, uyku fazlalığı,
*Yüksek tansiyon ve şeker hastalığı,
*Prostat ve cinsel zayıflık,
*Sırt ağrısı, bel ağrısı (lumbago), işiaz, diz ağrısı, yanlarda uyuşukluk,
*Hormon bozzukluğu,
*Yumurtalık hastalıkları,
*Buna benzer bir çok kadın hastalığı,
Hacamatla başarılı bir şekilde tedavi olunmaktadır.
Tabii, bazı durumlarda, hacamat terapisi uygulaması sakıncalıdır. Aşağıda sayılan durumlardan birisi söz konusu ise, kesinlikle bu tedaviyi yaptırmayın.
*Hacamat çok ihtiyar ve zayıf kişilerde,
*Kalp Yetmezliği olanlarda,
*Bir yeri kesildiğinde kanı durmayan kişilerde,
*Hamilelerde,
*Aşırı kansız kişilerde,
*AİDS (HİV) hastalığı olan kişilede,
*Tansiyonu çok düşük olan kişilerde
*Küçük çocuklarda ,
*Çok hassas ve korkan kişilerde kanlı hacamat yapılmamalıdır. Duruma göre, kansız hacamat uygulanmalıdır.
Hacamat tedavisinin, kökeni, Hz. Muhammed(s.a.v)e dayanmaktadır. Sevgili Peygamberimiz, Hadis-i Şeriflerinde, hacamatın önemi şöyle anlatmıştır.
“Damardan veya deriden kan aldırmak, tedavi olduğunuz şeylerin en faydalılarındandır.”
“Sefer ediniz şifa bulunuz, oruç tutunuz şifa bulunuz, hacamat olunuz şifa bulunuz.”