Üzüm Çekirdeği (Vitis vinifera) En kuvvetli doğal antioksidan‘ lardan biridir. Antioksidanlar en etkin anti-aging (yaşlanmayı geciktirme) gereçlerinden biridir Antioksidanların yardımı ile hastalıkların oluşumu önlenebilir, hormonal denge korunabilir, yaşlanma süreci geciktirilebilir. Bu da üzüm çekirdeğinin önemini ortaya koymaktadır. Üzüm çekirdeği antioksidan olmasının yanı sıra bağ dokusunu güçlendirir. Cildi daha sıkı ve elastiki yapar. Yaşlılık lekelerinin tedavisinde yararlıdır. Daha az kırışıklığa neden olan kan damarlarının genişlemesi ve kasları rahatlatma konusunda etkilidir. Üzüm çekirdeği yüzde 90 PCO (Proanthocyandin) içermektedir. PCO ekstresi son derece geniş farmakolojik aktivite göstermektedir. Alerjilerin ve saman nezlesinin bitkisel tedavisinde geleneksel olarak kullanılmaktadır. Enzim dejenerasyonuna karşı immun hücrelerin korunmasında, immün sistem (bağışıklık sistemi) ve dolaşım fonksiyonlarını desteklemede ve uygun cilt hastalıklarında besin takviyesi olarak üzüm çekirdeği kullanılmaktadır.Üzüm çekirdeği ekstresi, artrit ve alerjiler gibi yaygın hastalıkların tedavisinde kullanılan bir anti-iltihapsaldır. Artrit durumunda serbest radikal hasarın, bu hastalığa eşlik eden eklem ağrısında ve şişmelerde payı vardır. Üzüm çekirdeği ekstresi, hücre zarlarını güçlendirir ve hücreleri oksidatif hasardan korur. Serbest radikaller hücre ve dokulara oksidatif zarar verirler. Serbest radikallerin neden olduğu zarar, en basit anlamda yaşlanma olarak tanımladığımız şeydir. Serbest radikallerden uygun şekilde korunmazsanız, çok daha hızlı yaşlanırsınız, eklemlerde bükülme zorluğu ve cilt sarkması da hızlanır. Serbest radikallerin zararı ayrıca, yaşlanmayla birlikte gelen artrit (mafsal-eklem iltihabı), alerji, dolaşım bozuklukları, şeker hastalığı, karaciğer sirozu, kalp hastalıkları, damar tıkanıklığı gibi dejeneratif hastalıklarda da rol oynar.