Görücü Aracılığıyla Evlilik, Görücü Usulü Evlenme
Büyük kent ve köylerin dışında kasaba türü, ne köylü ne de kentli olan yaşam biçimlerinde kültürlerinde görücü yoluyla evlilik, yaygın bir uygun eşbulma tekniğidir. Bu türden kısmen kapalı toplumlarda genç erkek ve kızların kendi özgür istençleriyle eşlerini seçebilme şansları yok denecek düzeyde sınırlıdır. Evlenme çağına gelmiş, hatta bu çağı geçme sınırına yaklaşmış olanlar, görücü aracılığıyla evlemeye bir umar olarak sarılırlar. Görücü, çoğunluk tarafından bilinen, tanınan, sözüne güvenilen, orta yaşlı, yüzü gülen ve emeğini esirgemeyen, ağzı söz yapabilen, en önemlisi de sır tutabilen bir hanımdır. Görücüler, her evin kapısını eften püften bir bahaneyle rahatlıkla çalar, gittiği yerlerde kabul görür ve de ayrılırken -bu kez olmasa da gelecekte olması umuduyla- tekrar tekrar gelmesi istenerek uğurlanır. Görücü, yüzyüze görüşemeyen adaylara haber getirir, götürür; tarafların birbirleri hakkındaki düşüncelerini dinler, “elçide kusur aranmaz” diyerek de, gönderilen haberleri çekinmeden taraflara iletir. Hatta, isteniyorsa adayları, olay gerçekleşinceye değin saklı kalmak koşuluyla buluşturur. Görücülerin bu girişimleri, karşılıksız kalmaz; evlilik yönünde bir sonuca ulaşılırsa, her iki taraftan da yüklü armağanlar hakeder.
Günümüz Türkiye’sinde hala geçerliliği olan bu uygulama, bir Asya kültürü olan Kore Yarımadası’nda da uygulanır. Özellikle evlenme yaşı geçmekte olan adaylar (bu yaşın alt sınırı kızlar için 25, erkeler için 29’dur) ve de onların aileleri bu uygulamayı bir umar sayarlar. Kore’de, uygun adaylar bulunursa buluşmalar evlerde değil, herkesin rahatlıkla girip çıkabildiği otel oturma salonlarında ya da mahalle kahvelerinde gerçekleştirilir.