Bebeğin hızla geliştiği ve kendini anneye tamamıyla hissettirmeye başladığı dönemdir.
Kabızlık :
Kabızlık, gebelik dönemi boyunca oldukça sık gözlenen bir problem olup, bu sorunun nedeni olarak; sindirim sisteminin işleyişinin genel olarak yavaşlaması ve rahim büyümesinin bağırsakların son bölümüne yaptığı baskı gösterilmiştir. Ayrıca bu rahatsızlık, gebeliğin son dönemlerine girildiğinde Hemoroid (Basur) ve Anal Fissur (Makatta çatlama) sorunlarına da yol açmaktadır.
Kabızlık ile başa çıkmanın en önemli yolu, diyetinizi düzenlemek, bol sıvı tüketmek ve zengin besin kaynaklarını almakdır. Bol sıvı tüketimi bağırsakların daha rahat bir şekilde çalışmasını sağlayacağı gibi, bebek sağlığı ve gebelik döneminin sağlıklı bir şekikde geçirilmesi için de oldukça faydalıdır. Bunların yanı sıra, anne adaylarının egzersizleri arttırması da, bu problemi en aza indirmekte yardımcı olacaktır
Yanma ve Ağrılar :
Bu dönemde anne adaylarının karınlarında görülen ağrı ve yanmaların nedeni, rahimin genişlemesinden kaynaklanmaktadır. Zira gebelik sürecinin ikinci üç aylık döneminde rahim hızlı bir şekilde genişlemektedir ve rahim bu genişleme nedeni sonucu, etrafındaki organlara baskı uygulamakta ve onları sürekli bulundukları yerlerden uzaklaştırmaktadır.
Gebelik Lekelenmeleri, Cilt Döküntüleri :
Gebelik döneminde salgılanan bazı hormanlar nedeni ile cildinizde bazı değilikler olabilir. Bunlardan en sık gözleneni cildin bazı bölgelerinin kahverengi bir hal almasıdır. Bu lekeler anne adaylarıın göğüs uçlarında, karın, kasık ve göbek bölgelerinde ve yüzlerinde diğer bölgelere oranla daha sık bir şekilde görülmektedir. Bu lekelerin nedeni henüz bilinmemektedir, yalnız vücuttaki Estrojen Hormonu’na bağlı olduğu düşünülmektedir.
Bu lekeler güneş ışığından ve ultraviole ışınlarından kaçınarak engellenebilimektedir, aksi halde bir artma söz konusu olacaktır. Bu nedenle anne adaylarının yaz aylarında güneşte fazla kalmamaları ve yüksek faktörlü koruma kremleri kullanmaları önerilmektedir.
Gebelik süresinde ayrıca, vücutta döküntüler de ortaya çıkmaktadır ve bunlar zaman geçtikçe kendiliğinden kaybolup gitmektedir.
Bacak Krampları :
Bacak krampları, genellikle gebelik döneminin üçüncü ayından sonra daha sık bir şekilde görülmektedir. Bazen oldukça şiddetli olabilen bu krampların nedeni uzmanlar tarafından saptanamamıştır, ancak kalsiyum ve magnezyum eksikliğinden kaynaklandığı düşünülmektedir.
Krampların en aza indirilebilmesi için, bacak ve kalça kaslarının gerilebileceği egzersizler yapılmalı ve uzun süre oturmaktan veya yürümekten kaçınılmalıdır. Kramplardan sonra, kramp giren bölgeye sıcak suyla masaj yapılması rahatlatıcı olacaktır.
Kansızlık (Anemi) :
Gebelik süresince günlük demir ihtiyacınız, bebeğin gebelik dönemi boyunca artan ihtiyaçları nedeni ile normal değeri olan 15 mg’den iki katına çıkmaktadır. Genellikle besin yolu ile alınan demir miktarı gebelik döneminde yeterli olmayacağından, ilave olarak doktor tarafından verilen demir haplarına ihtiyaç duyulmaktadır. Ayrıca, dengeli beslenme ve zengin besin değeri olan gıdaların tüketilmesi oldukça faydalı olacaktır. Eğer yeteri kadar demir alınmaz ise; aşırı yorgunluk, nefes darlığı, baş dönmesi, üşüme ve çarpıntı gibi rahatsızlıklar baş gösterebilir.
Aşermeler :
Anne adaylarının, genellikle ekşi ve tatlı yiyeceklere karşı yüksek derecede istek duymaları olarak bilinen aşermenin nedeni bilinmemektedir. Ancak aşerme sonucu tüketilen yiyecekler sindirim sisteminde bir soruna yol açmıyorsa ve başka sorunlara yol açabilecek kadar kalori içermiyorsa tüketilmesinde sakınca görünmemektedir.
Gebelik Stria’ları (Çatlaklıklar) :
Stria Gravidarum adı verilen bu çatlaklıklar anne adayların %90’ında görülmektedir. Bu rahatsızlıkta deri dokusunun elastik lifleri birbirinden ayrılır ve altında bulunun tabaka görülür; bu rahatsızlık sonucunda ciltte kırmızı izler kalır ve bu izler gebelikten sonra ince sedef benzeri izlere bürünür.