Gastroplastiler, Gastroplasti Nedir
Midenin küçüktülerek az gıda almasını sağlayacak birçok ameliyat tipi tanımlanmıştır. Bu yöntemlerden birçoğunun dezavantajının erken dönemde ortaya çıkması üzerine ,en az sorun oluşturan yöntem olarak yaklaşık 25_50 ml’lik mide poşu , bu poşun boşalmasını sağlayan 10_12 mm’lik bir stoma ile iyi bir separasyon (küçük poşu asıl mideden ayıran bölme) en iyi sonucu vermiştir. Son zamanlarda mideyi bölen otomatik separatörlerin kullanılmasıyla (2 ve 4 sıralı separasyon dikişi yapabilen) poşun bozulma sorunu çözümlenmiştir. Midede oluşturulan proksimal küçük poşun midenin hangi kısmında bulunması halinde en iyi sonuç alınacağının kriteri, oluşturulan proksimal poşun genişlememesidir. Midede lümen içi basıncın artması ile birlikte genişleme yeteneği göstermeyen mide kısmı küçük kurvatur tarafıdır. Özellikle fundus kısmının oldukça fazla dilatasyon yeteneğine sahip olması , bu kısımda oluşturulan proksimal poşun alınan gıdaların lümen içi basınçlarının etkisiyle genişlemesi başarısızlığa yol açmaktadır. Genişleyen lümen, bir seferde fazla gıda ve dolayısıyla fazla kalori alınması demektir. Bu yüzden günümüzde horizontal veya oblik sütürlerle oluşturulan proksimal poşun fundus kımında bulunmaması gastro plastinin prensiplerinden birisi haline gelmiştir. Horizontal gastroplastilerde, yetersezlik oranı % 27’dir. En uygun proksimal gastrik poş, küçük kurvatur tarafında olanıdır. Vertikal gastroplasti de denilen bu gastrik poşların zamanla genişleme sorunları yoktur. Hastaların bir defada fazla gıda almaları küçük poşun gerilmesine ve bulantıya sebeb olmaktadır ( şekil 4 ). Dayanılması en zor duygulardan birisi olan bulantıyla karşılaşmak istemeyen hastalar az gıda alma yolunu tercih ederek az kalori almış olmaktadırlar.
Gastroplasti yöntemleriyle olumlu sonuçlar 2 yıldan sonra tam olarak ortaya çıkmakta ve diyetle alınan sonuçlara göre daha iyi olmaktadır. Midenin küçük proksimal posa ayrılmasını sağlayan diğer yöntem ise gastrik banding’dir. Yani midenin istenilen bir bölümünden bir bandın (kementin) mideyi iki kısma ayırması yöntemidir (şekil 5). Açık cerrahi yöntemle yapılabildiği gibi laparoskopik yöntemle de gerçekleştirilebilir. Proksimal ve distal mide poşları arasındaki stomanın daraltılıp genişletilebilmesinin mümkün hale getiren , içi sıvı ile doldurulup boşaltılabilen bir baloncuk bulunmaktadır. Teknik olarak basit olan ve laparatomiyi gerektirmeyen bu yöntemin ve açık olarak uygulanan gastrik banding’in dezavantajları zamanla hastaların tekrar kilo almaya başlamaları, mideyi çepeçevre saran bandın yol açtığı per-forasyondur. Bandın oluşturduğu kaçak oranı %3 olarak bildirilmiş-dir. En başarılı sonuçların alındığı gastroplasti tipi yukarda nedenleri ve özellikleri belirtilmiş olar vertikal bandlı gastroplastidir. Mason tarafından gerçekleştirilmiş olan bu yöntem, tarafımızdan da kullanılmakta ve sonuçları olumlu olarak bulunmaktadır. Bu yöntemin uygulanması ve başarılı sonuç alınması için iki temel ilkeden birisi, küçük kurvaturda 25-50 ml’lik vertikal bir poş oluşturmak, ikincisi ise 8-12 mm’lik, genişleme olanağı olmayan stoma yapmaktır. Oluşturulan stomanın 8-12 mm’lik genişliğinin korunması için stomanın etrafı en az doku reaksiyonuna yol açacak silastic bir bandla sarılmaktadır. Böylece stoma istenilen genişliği aşmamakta ve mide boşalması da gecikmektedir. Aynı amaçla marleks ve dakron damar greftleri de kullanılabilir. Bir diğer vertikal bandlı gastroplasti avantajı ise.stomal ülse-rasyon ve stenoz gibi sorunların tesbiti için yapılacak endoskopik in celeme ve stenoz dilatasyonuna daha kolay olanak tanımasıdır. Horizontal gastroplastiden sonra yapılan Rouxen Y ansı ile drenaj için oluşturulan gastrojejunostomi stomasının endoskopik inceleme ve maniplasyonu daha zor olmaktadır. Hem gastroplasti hem de gastrik bypass yöntemi olarak kabul edilebilen horizontal gastroplasti + Ro-uxen Y tipi gastrojejunostomiden teknik olarak daha kolay bir ameliyat olan vertikal bandlı gastroplastilerin komplikasyonları, gastrik bypass yöntemleriyle yaklaşık aynıdır. Gastrik bypass ‘ta mide ve du-edunum devre dışı bırakıldığından B vitamini yönünden desteklenmelidir. Onsekiz aylık dönem sonunda kilo kaybı yönünden her iki grup hasta kıyaslandığında gastrik bypass’lı hastaların daha çok kilo kaybettikleri ortaya çıkmaktadır. Geç dönemde tekrar kilo almaya başlayan vertikal bandlı gastroplasti hastalarına revizyon ameliyatı düşünüldüğünde tercih edilmesi gereken yöntem horizontal gastroplasti ile birlikte yapılan Rouxen Y tipi gastrojejunostomi olmalıdır. Vertikal bandlı gastroplasti yapılacak olan hastaların seçiminde swee-ter ve snacker’lara dikkat edilmeli ve böyle bireylere bu tür ameliyat yapılmamalıdır. Böyle obezlerin kilo kaybında başarılı olunamamakta, başlangıçta kilo verseler bile sonra hızla kilo aldıklan görülmektedir (24, 25, 26, 29, 33).