Estetik Diş Nasıldır, Diş Estetiği Hakkında Bilgiler
Şöyle gözlerinizi kapatıp, çok sevdiğiniz film yıldızlarının dişsiz halini bir düşünün. Hatta sadece 2 tane ön diş olmadan düşünün. Korkunç değil mi? Tüm yüz güzelliklerine rağmen bütün büyüleri iki tane ön dişle kaybolup gider. İnsanlarla karşılaştığımızda ilk önce gözlerine sonra dişlerine baktığımızı ve uzun süre dişlerde kaldığımızı biliyor muydunuz?
Dişlerin boyu, biçimi, rengi, yüzeyin pürüzsüzlüğü, diğer dişlere göre oranı, önde ya da arkada oluşu, dişetinin boyu, ne kadar göründüğü, dudakların yapısı, gülme ve konuşma anında aldığı şekil, dişlerin ortasından geçen hattın yeri estetiği belirleyen faktörlerdir.
Sanat ve matematikte karşımıza çıkan altın oran kavramı dişlerimizin estetiğinde de vardır. Dişlerin orantılı bir şekilde dizilimi ve görüntüsü estetik bir gülüş için gereklidir. İdeal orana göre önden bakıldığında her diş bir önceki dişin yüzde 60’ı kadar görünmelidir. Bu orana göre yan dişin önündeki dişe oranı 0.618/1 olmalıdır. Diş hekimleri de protez yaparken ağız yapısı, çene ve dişler altın orana izin veriyorsa protezi bu sınırlar içinde tutmaya çalışır. Yüzünüzde ve çenenizde bu oran yoksa dişlerde de bu oranı tutturmak zordur. Hekiminizi altın oran diye sıkıştırmayın.
Elinize pergel, cetvel alıp altın oram tutturamadım diye üzülmeyin. Sıcak, sağlıklı, çürüksüz, lekesiz dişlerle de harika gülüşleriniz olabilir.
Estetik sorunu diş hekimlerinin de en çok üzerinde durduğu konulardan biridir. Birçok insan estetiklerine sağlıklarından daha düşkündür. Görünmeyen bölgelerdeki çürük ya da diş kayıplarıyla on yıllarca yaşayabilirken görünen bölgedeki sorunlara tahammül edemezler.
İmajın ve vücut dilinin insanlar arası ilişkilerde önemli bir yer tuttuğu günümüzde, estetikten uzak eksik, çürüklü, sararmış, siyah ya da kahverengi lekelerle bezeli dişler karşınızdaki insanlara ne iyi görüntü ne de kendime saygım ve güvenim sonsuz gibi mesajlar verebilirsiniz. Yani prezantabl görünmeniz imkansızdır.
Bazı insanlar dişlerindeki estetik sorunlarını kaderleri gibi kabul eder ve çözümsüz sanarak tek çareyi gülerken, konuşurken ağızlarını kapatmakta bulurlar. Günümüz diş hekimliğinde neredeyse çözülemeyecek estetik sorun kalmamıştır.
Sararmış, kararmış, yeşermiş lekeli dişler: Çözümü çok kolay bir sorundur. Hemen bir diş hekimine gidip dişlerinizi temizlettirir, özel fırçalarla parlattırır ve düzenli diş fırçalamaya geçerek tekrar kirlenip lekelenmesine izin vermezseniz bu sorun kolayca ortadan kalkar. Lekeler çay, kahve, sigara yüzünden değil, yapılarından dolayı hoş olmayan bir renkte ise beyazlatma uygulatarak pırıl pırıl gülüşlere sahip olabilirsiniz.
Çarpık, üstten, alttan, yandan çıkmış yamuk yumuk dişler: Bu durumdaki en iyi ve sağlıklı çözüm ortodontik tedavi için bir ortodontise gitmektir. Sorun çene kemiklerinizde değil de sadece dişlerinizle ilgiliyse yaşınızın bir önemi yoktur. Günümüzde kullanılan şeffaf bant ve tellerle tedavi süresince de estetik sorunlar düşündüğünüzden daha katlanılabilirdir. Biraz maliyetli ve vakit alan bir tedavi yöntemi olsa da sonuçlan her şeye değer. İkinci bir çözüm şekli de protezdir. Bu durumda sağlıklı dişleriniz kesilip biçilir, ilk tercih daima ortodontik tedavi olmalıdır.
Eksik, çürük, kırık dişler: Çözüm yine çok basittir. Rengini kendi dişinizden ayıramayacağınız bir dolgu ile kırık ve çürük diş sorununuz tarihe gömülebilir. Eksik dişler ise köprü ya da implant yapılarak çözülür.
Aralıklı dişler: Ortodonti ile tedavisi yapılamıyorsa ya da sadece öndeki iki dişi ilgilendiriyorsa lamineyt porselenlerle harika sonuçlar alınır. Dişler klasik köprülerde olduğu gibi fazla kesilmez. Sadece dişin yüzeyinden çok az bir mine tabakası aşındırılır. Takma tırnaklar gibi özel porselenlerle dişin kaplaması hazırlanır ve diş üstüne yapıştırılır.
Çenelerle ilgili sorunlar: Çeneleriniz ilerde, geride, büyük ya da çok küçük olabilir. Eğer ergenlik çağını geçmemişseniz bir ortodontiste giderek bir an önce tedavinize başlayın. Bunun için çok geç kalmışsanız bir estetik cerraha başvurmalısınız.
Dişeti sorunları (şiş, çekilmiş ya da sarkmış vb. ise): Dişeti hastalığının erken safhalarına bağlı bir sorunsa küçük bir bisturi ve dişeti tedavisi ile pembe normal sınırlar içinde bir dişetine sahip olmanız 10 gün içinde gerçekleşir. Sorun daha ileri safhalarda ise çok çekilmiş ve diş kökleri açığa çıkmışsa bir periodontologa (dişeti hastalıklarında uzmanlaşmış diş hekimi) giderek gerekirse ameliyatla dişetinin eski konumuna gelmesi sağlanabilir. Ayrıca dişeti düzeldikten sonra protezle de dişlere son şekil verilir.
Özetlersek gerekli vakti ve parayı ayırabildiğiniz sürece harika gülüşler sizinle olur.