Şişmanlık sadece bir güzellik sorunu değil. Sağlığınızı düşünüyorsanız fazla kilolalarınızdan biran önce kurtulun. Elma tipi şişmanlık ise hastlalık getiriyor…
Türkiye’de her 3 kadın ve 5 erkekten 1’inin şişman olduğu bildirildi.
Dünya Sağlık Örgütü ve Sağlık Bakanlığı’nın gözetiminde gerçekleştirilen ”Türkiye’de Obezite Prevalans (sıklık) Çalışması”nın Koordinatörü olan İstanbul Üniversitesi (İÜ) İstanbul Tıp Fakültesi Diyabet Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhan Satman, şişmanlığın Türkiye’de toplum sağlığını önemli ölçüde tehdit ettiğini söyledi.
Şişmanlığın tipinin de önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. İlhan Satman, bel çevresinin kadında 88, erkekte de 102 santimetreyi aşmasıyla oluşan ve ”elma” tipi olarak adlandırılan şişmanlığın, kalp-damar hastalıkları, diyabet ve yüksek tansiyon riskini de beraberinde getirdiğine işaret etti.
Türkiye’de halkın yüzde 19.2’sinin ”en tehlikeli” olarak nitelendirilen ”elma” tipi şişman olduğunu kaydeden Prof. Dr. Satman, ”Bu tip şişmanlığın görülme sıklığı kadınlarda yüzde 29.3, erkeklerde ise yüzde 6.6 olarak saptandı” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Satman, ”Gelecek nesillerin korunması için acil önlemler alınması gerek” diye konuştu.
Yaklaşık 25 bin kişi üzerinde yapılan çalışmada, Türkiye’de her 5 kişiden 1’inin tedavi edilmesi gereken şekilde şişman olduğunu saptadıklarını anlatan Prof. Dr. Satman, ”Türkiye’de 11-12 milyon insan normal kilosunun üzerinde. Bunun yanında her 3 kadın ve her 5 erkekten 1’i şişman” dedi.
Kentsel alanlarda yaşayanların kırsal gruptan daha şişman olduğunu ifade eden Prof. Dr. Satman, ”Kentlerde yaşayanlarda şişmanlığın görülme sıklığı yüzde 23.8. Bu oran kırsalda yaşanlarda yüzde 19.6’ya düşüyor. İnsanlar, kentlerde daha stresli yaşayıp daha az hareket ediyorlar” şeklinde konuştu.
Bölgesel olarak bakıldığında şişmanlığa yüzde 25 ile en çok İç Anadolu’da, yüzde 17.2 ile de en az Doğu Anadolu’da rastlandığını vurgulayan Prof. Dr. Satman, ”Bu oran güneyde yüzde 24, kuzeyde yüzde 23.5 ve batıda yüzde 21.6 olarak tespit edildi” dedi.
Prof. Dr. Satman, aktif meslek gruplarında şişmanlığın daha seyrek görüldüğüne dikkat çekerek, buna karşın her 2 ev kadınından 1’inin şişman olduğunu dile getirdi.
Şişmanlığın eğitim düzeyiyle ilişkisine de değinen Prof. Dr. Satman, okur-yazar olmayanların yüzde 33.4’ü bu sorunla karşı karşıyayken, yükseköğretim yapanların sadece yüzde 10’unun şişman olduğunu kaydetti.
Asgari ücretin altında kazancı bulunanların yüzde 22.6’sının, yüksek gelirlilerinse yüzde 15.5’inin şişman olduğunu anlatan Prof. Dr. Satman, ”Gelir az olunca daha çok karbonhidrat ve zararlı yağlardan zengin besinler kullanılıyor. Asgari ücretin altında kazanan kişiler nasıl beslenecek? Daha çok ekmek yiyerek…” dedi.
(milliyet)