Kalpteki kulakçıkların arasındaki duvarda açıklık olmasıdır. Bu yüzden akciğerlerde oksijenlenmiş kanın bir kısmı kısa devre yaparak sağ kalbe geçiş yapar. Bu olay yıllar içinde akciğere giden kanın artmasına bağlı olarak akciğer damarlarında basınç yükselmesine ve kalp kasında hasara ve aritmilere neden olabilir.
Tanı Nasıl Konulabilir ?
Genellikle uzun yıllar hiç bir belirti vermez. Bu tip hastalarda, ancak tesadüfen başka bir nedenle doktora gidildiğinde, dikkatli bir muayene sırasında kalpte üfürümün ve bazı ek seslerin duyulması ile kuşkulanılır. Kesin tanı çocuk kardiyoloji uzmanınca yapılan muayene ve ekokardiyografi ile konur. Doktora ve hastaneye pek gitmemiş kişilerde tanının 30-40 yaşına kadar konulamadığı durumlar vardır. Açıklığın büyük olduğu hastalarda, bu yaşlarda nefes darlığı, ritim bozuklukları (atrial fibrilasyon) ve hatta sağ kalp yetmezliği ortaya çıkar.
Açıklığın kalp içi boşluklarında ve akciğer atardamarında ne kadar basınç yüksekliğine neden olduğunu anlamak için kalp kateterizasyonu gerekebilir.
Tedavide ne yapılabilir ?
İlaç:
Buradaki hastalık mekanik olduğu için açıklığı kapatmada veya tedavi etmede ilaçların bir yararı yoktur. Ancak ritim bozukluğu veya kalp yetmezliği gelişenlerde, şikayetleri azaltmak için ilaçlar kullanılabilir.
Açıklığın büyüklüğü ve akciğer atardamarındaki basıncın yüksekliği tedavinin zamanını belirler. Kendiliğinden kapanmayan, akciğer atardamarında basınç yükselmesi tehlikesi olan açıklıklar genellikle 4-6 yaşlarında, yani çocuk okula başlamadan kapatılması gerekir.
Cilt yoluyla yerleştirilebilen kapatma cihazları (şemsiye):
Önceleri tek tedavi yolu cerrahi iken son 15 yılda, operasyona gerek kalmadan perkütan olarak (cilt üzerinden) girilip açıklığı kapatan cihazlar (şemsiye) cerrahiye alternatif olarak çıkmıştır Çeşitli marka cihazlar varsa da en yaygın olarak kullanılanlar Amplatzer, (AGA Medical) ve HELEX Septal Occluder (W.L. Gore and Associates, Flagstaff, AZ)’dir.
HELEX Marka kapatma cihazı. Üstte sağ ve solda 2 farklı çapta (15 ve 30 mm) görünüyor. Yerleştirilmeden önceki durum. Kateterden daha ayrılmamış. Alttakinde ise kateter içinden çıkması gösterilmiş.
Amplatzer marka kapatma cihazı. Amerikan İlaç İdaresi (FDA) tarafından onaylanmış olan bu cihaz oldukça yaygın olarak kullanılıyor.
Şemsiye kullanımının avantajları:
Açıklığı kapatmada başarı oranı cerrahi gibidir.
Komplikasyon (istenmeyen olay) oranı cerrahiye göre (%5) daha düşüktür (%2).
Hasta kısa zamanda hastaneden çıkar ve 2 gün içinde normal günlük yaşantısına döner. 3-4 hafta içinde de ağır eforları yapabilir.
Şemsiye kullanımının dezavantajları:
Komplikasyon oranı %2’dir: Ölüm, felç, kanama, aritmi, cihazın yer değiştirmesi, açıklığın tam kapanmaması, infeksiyon
Bununla birlikte bu cihazlar tüm ASD hastalarında kullanılamamaktadır:
Eğer ASD cihazla kapatılamayacak kadar büyükse,
Hastadaki kalbin anatomik yapısı uygun değilse,
Hastanın damar yapısı cihazı taşıyan kateter sistemini taşıyamayacak kadar ince ise,
Vücudunun herhangi bir yerinde aktif infeksiyon varsa (infeksiyon tedavi edildikten sonra cihaz takılabilir.)
Kalp içi pıhtı varsa,
Ameliyat gerektiren başka kalp hastalığı varsa,
Aspirin almasına engel durumu veya kanama bozukluğu varsa,
Yukarıda sayılan durumlarda cihaz takılamaz. Eğer ASD kapatılması için şemsiye kullanılamayacak ise doktor cerrahi önerecektir.
Cerrahi:
Operasyon sırasında ise açıklık büyükse yama konularak kapatılır. Küçükse direk olarak dikilip kapatılabilir. Göğüsün orta kısmında ameliyata ait bir iz kalır.
Cerrahi avantajları:
Şemsiyenin kapatamayacağı veya başarılı olamayacağı ASD’leri başarı ile kapatır.
Cerrahi dezavantajları:
%5 oranında komplikasyon görülür: Ölüm, felç, tekrar ameliyat, kanama, aritmi, sinir hasarı, kalp yetmezliği, infeksiyon
Ameliyat için hasta 5-7 gün hastaneden kalır. Tam iyileşme 45 günde olur.
İleriye dönük yapılması gerekenler?
Şemsiye konulan hastalar 3-6 ay civarında aspirin ve plavix gibi kan sulandırıcı ilaç alırlar. 6 ay boyunca diş müdahalelerinden kaçınmak gerekir. 12 ay boyunca ise diş müdahalesi gerekirse antibiyotik verilmelidir.
Hastaların beklenmedik komplikasyonlardan korunabilmeleri için yaklaşık 1 yıllık aralıklarla doktor kontrolünde olmaları gerekir. Bu ameliyat olmuş hastalar için de 3-4 yıl süreyle geçerlidir.