Doğadan ve Ağaçlardan Enerji Alımı
Arkadaşlar bu konudada sizlerinde etkileşime girmenizi isterim o yüzden denemek isteyenler için öneride bulunacam
1- Enerjiyle bütün çakralarınızı temizleyin,enerjiyle enerji meridyenleriniz açıldığı için etkileşime hazır olursunuz,özellikle bebekler ve hayvanlarda enerjisel tıkaniklar olmadigindan doğa enerjisini cok rahat ve hizli alacaklardir.Bizlerde enerji blokajlari ne kadar azsa okadar hizli ve rahatca enerji alinacaktir.Reiki v.s hic yapmamis insanlarda diger denilenleri yapabilirsiniz birşekilde ağaclar sağlığınıza ii gelecektir…
2- Güçlü bir ağaç bulun,gövdesi geniş,çınar,dut gibi ağaçlar çok güçlüdür,Rüzgarsız bir havayı tercih edin
3- Sırtınızı yaslayabilirseniz güzel olur ,ama bank v.s oturuyorsanız 2-3 metre v.s mesafeye oturun
4- Avuçiçlerinizi 20-30 saniye sürtün ,iki ayaginizda topraga(toprak olursa daha ii olur ) veya zemine deyse ii olur,(ciplak ayak olmasina gerek yok) hem ağacın kökleriyle hemde yerküreyle etkileşime geçebilrsiniz,sırtınızı yasladıysanız,iki elinizi avucunuda toprağa koyabilirsiniz.ayrıca isterseniz avuclarınız ağacada koyabilirsiniz yada ayakta duruken bir elinizi ağaca yaslayın.sarilmanizda önerilir ama en iii yöntemde sırtınızı özellikle böbrek bölgenizi dayamak ve beklemek….
5-avuç içlerinizi ağaca doğru yönlendirin ve bekleyin ,rahat olun,etkilesimi hissetmeye çalışın,isterseniz yine bir elinizle kendinize reikide yapabilirsin,
6-Burundan derin nefes alip ağızdan yavaşca verin .bu kadar : )
Umarım etkileşim olur,his olarakta enerji vucüdünuzda dolaşıp ayaklarinizdan çıkacaktir,eğer tam açıksanız,enerji yağmuru gibi su hissinide hissedersiniz,hatta ilginctir,bazen ağaçtan bir damla su düşüyor : ) sonundada Ağaça,ona bu canı kudreti veren Allah’a şükürlerinizi sunmayı unutmayın,umarim hissedersiniz,sevgiler : )
not : bu etkilesimi ormanda çok daha güçlü hissedebilirsiniz,ayrıca denizin üstünde bioenerji akmakta,sahilde ellerinizi denize doğru yöneltip bekleyebilirsiniz,aynı şekilde enerji vücudunuza akacaktır : )Bütün bunlar enerjiyi bedenizin daha rahat almasi için özellikle kendi deneyimlerimden yola cikarak yazdim ama dedigim gibi sadece rahat olarakta ağaclara sırtınızı yaslamanizda yarar var : )börtü böcekten tırsarsaniz sadece elinizi agac dayayin [/color]
Yaklaşık 2 yıl içersindeki çeşitli ağaçlarla deneyimimden sonra konuyu birazdaha açmak istiyorum.
En güzel enerji Kalın gövdeli çınarlar,meşeler,çam,zeytin v.s ağaçlarda hissettim , özellikle meşelerin çok güzel yüksek enerjileri var , aslinda enerjilerininde kendilerinden değil evrensel yaşam enerjisini doğal olarak sınırsız bir şekilde verdiklerini düşünüyorum.Elleri olmadıkları için odaklama yapmasalarda geniş ve düzenli olarak enerji yaymaktalar.
Bizler gibi zihinsel sebeblerden bedenlerini bloke etmedikleri için ömürleri boyunca yüksek ölçüde enerjiyi bedenlerinden aktarak yaşam enerjisine kanal olmaktalar.Aslinda bizlerde doğdumuzda saf enerji kanalları olarak gelsekte öfke,sinir,üzüntü ve dış sebeblerden(yanlış beslenme,negatif manyetik alan,düzensiz uyku v.s ) dolayı zamanla bu saf kanallığımızı kapatip düşük seviyede yaşam enerjisini yansıtıyoruz.Ancak yoga ,nefes, reiki v.s yöntemlerle kendimizi tekrar temizlediğimiz enerji yollarımızı açtığımızda eski halimize gelebiyoruz.
Ben kişisel olarak yaptığım çalışmalarda bu yöntemleri kullanarak blokajları açtıkça enerji seviyemin artığını , kendi bedenimi enerjitik olarak hissettikçede ağaçların manyetik alanlarını daha çok hissetmeye başladığımı söyleyebilirim.Ancak insanın iyi bir kanal olmasi için mutlaka sinir,öfke gibi zihinsel durumları kafasından atması gerekiyor.
Bununla ilgili ormanda büyük bir çam ağacının altında kitap okuyup bir yandanda enerji alırken , birden saldırgan bir köpek geldi ve o anda korku ve adrenalinden vucudum kapandı , bir süre enerji akışını hiç hissedemedim.Aynı şekilde vücudumdaki blokajlar var oldukça ağaçların manyetik alanını daha az hissettim.Ama üzerine gidip düzenli çalışmalardan hatta kundaliniyi açmaya kadar gittikten sonra , ağacların etrafina gelir gelmez titreşimsel olarak vücudumda hissettim.
Sonuç olarak kendi bedenimiz enerji ne kadar çok rahatça akarsa diğer auraları hissediyoruz.
Ağaçlara gelince her ağacın enerjisi özde bir ama yoğunluk olarak biraz farklı oluyor.Bazıları biraz sert ve güçlü bazıları daha yumuşak.Elbette boyutlar büyüdükçe güçde o kadar yüksek oluyor.Örneğin Bursa’daki dev çınarların yanına gittiğimde çok aşırı yoğunlukta ayaklarımdan bütün bedenime çekilme hissettim.
Eğer daha önceden beli bir çalışmayla çakralarınızı açmışsanız sadece bu ağaçlara sırtınızı dayayarak kundalini enerjisinin bedeninizde patlamasını yaşayabilirsiniz.Bu olurkende aşırı gaz,midede guruldama sonunda sessizlik ve içte çok yoğun bir akış oluyor.Gerçekten aynı bir nehirin içinizde akması gibi olduğunu söyleyebilirim.Tabi bunu ağaçsız elinizle reiki ve nefes çalışmalarını birleştirerekde zamanla elde edebilirsiniz.
Ağaçlarla çalışırkende aynı yoga ve meditasyon yapar gibi dik durmanız enerji sisteminin daha güçlü çalışması için daha doğru olur.
Ayrıca Ayaklarınızı birleştirmek yerine dik duruş ve ayaklarınızda toprağa bastığında çok daha güçlü bir akım bedenizden geçmektedir.
Bazı ağaçların köklerinin üzerinede oturabirsiniz,böyle olunca kök çakradan çokdaha yoğun enerji alabiliyorsunuz.
Bu o kadar güçlü oluyorki sizinde bedeniniz açık ise yoğunluktan biraz tuhaf olabir,hata başınız dönebilir..Öyle bi durumda yeterli diyip ağacın etrafindan ayrılmanızı öneririm.
Birde eğer daha öncede enerji çalışmaları yapmış ve enerjiyi bedenizde gezdirmeyi öğrendiyseniz ağaçlara sırtınızı dayadığınızda bedenize gelmekte olan enerjiyi içinizde kök çakranızdan toprağa doğru döndürmeyide deneyebilirsiniz.
Bu konuyla ilgilide mantak chia evrensel enerji meditasyonu konusunu araştırmanızı öneririm.
Ama en güzeli düzenli reiki çalışarak bedenizi açık hale getirip ağaçlardan en yüksek seviyede eneriyi alabilmeniz.
Tabi manyetik alanımızı bozan doğayla bağlantımızı koparan etmenleride tekrar hatirlatmakta yarar var.
İLKBAHAR, HOŞGELDİN AĞAÇ ELEMENTİ !
(Chi dergisi, Mart 2007)
Takvimlerdeki Mart ayı ilkbaharın habercisidir.Geleneksel Çin tıbbında ve felsefesinde de mevsimsel olarak yeni bir döngünün başlangıcıdır.Güneşin doğuşu ile yeni bir gün başlarken yeni döngü de Ağaç Elementiyle başlar; “Ağaç”, yeniden doğuşu ve Doğu yönünü de sembolize eder.
İlkbaharla birlikte mevsimsel değişikliklerin en önemlisi, bitki örtüsündeki canlanmadır. Tüm ağaçlar yeşerir yaprakları tazelenir , bahar çiçekleri ile donanır.
Bahar canlılıktır. Doğa canlanır onunla birlikte hareket eden bedenimiz de tazelenir, hareketlenir. Gezegenimizle özleşmiş bedenlerimiz, ruhumuzda bu değişime ayak uydurur.
Bizler de canlanır, tüm kış boyunca kapalı mekanlarda geçirdiğimiz zamanı açık havaya, fırsat buldukça doğaya , yeşilliğin çiçeklerin tadını bulacağımız yerlere koşarız ya da koşmak isteriz.
Her şey hareketlenmiştir, kuzular doğar, yemyeşil otlar , bin bir çiçekli doğa her şeye yeniden başlamıştır. Doğa ve vücudumuz yenilenir. Ruh halimizde birlikte değişir; coşmak, sevinçli ve neşeli olmak ister.
Kalın giysiler yerine hafif olanlarla bir değişimi daha da fark ederiz. Bu ilkbahardır, Ağaç Elementidir ve Yang’dır. Dışa dönük , dinamizmin en üst noktasıdır.
8 Mart ve 20 Mayıs tarihleri arasında, dünyamızda “Ağaç” hüküm sürecektir Beş Element döngüsüne göre.. Baskın elementi Ağaç olmayan insanlarda bile bu element yükselecek, bu duygu yerinde duramayan, canlanma yenilenme hissiyle herkesin içinde yeşerir.
İlk baharın temsilcisi Ağaç Elementinin vücuttaki izdüşümleri de karaciğer ve safra kesesindedir. Karaciğer Yin, safra kesesi Yang organlardır.
Karaciğer, zararlı maddeleri arındıran bir organımızdır. Bedenimize aldığımız her türlü zararlı madde kan yoluyla karaciğere gider. Bu muhteşem laboratuarda kan temizlenir. Ağaç Elementi yükselmesi veya azalması karaciğerdeki yaşam enerjisini etkiler. Ağaç Elementinin yükselmesi ve yüksek tansiyon arasında sıkı bir bağ vardır. Aşırı uçlarda olmak, çok fazla disiplin, sabırsızlık gibi davranış bozuklukları olarak ortaya çıkar.
Her ne kadar bu mevsimde tüm insanlar bu elementin etkisine girse de ben biraz, sadece Ağaç Elementi baskın olan insanlardan söz etmek istiyorum.
Eğer bir Ağaç Elementi insanı iseniz kendinizi nasıl tanırsınız?
Önce kendinize sorun. Lider ruhlu musunuz? Cevap evetse bu, Ağaçlar için en temel olgulardan biridir. Ağaçlar liderdir. Fethetmek ve akıllarına koydukları, istedikleri her şeyi elde etmek isterler. Bazen uç noktalarda işkoliktirler. Çalışmak, onların yaşam amacıdır.
Yaşam ve çalışmak nerdeyse iç içedir. İlgili organlarının çalışma saati bile Safra Kesesi 23.00-01.00 , Karaciğer 01.00-03.00 arasıdır, vücutta da ilk önce onlar başlar çalışmaya.
Daha çok somut dünyaya açık olan Ağaçlar, ruhsallık ve psikoloji ile pek ilgileri yoktur, bu konularla ilgilenmezler. Sadece kendine inanan, başkaların liderliği ve bilgisine teslim olmayan
bir yapıları vardır. Tüm bu konularla ilgili baskı altında kalırlarsa öfke, bir geri bildirim olarak gelir.. Öfke Ağaçların olumlu olmayan duygusudur ve Ağacın Yin organı karaciğer öfkeyi depolar , bu öfkeli durum veya hayat devam ederse karaciğer de geri bildirim olarak bir dizi hastalığı sunar. Ağaç Elementi baskın insanlarla geçinmek için onlarla tartışmamak en iyisidir, zaten sizi dinlemeyecektir. Ağaçlarla uyum ve oyalamak için onları işle programlamak, hep üstesinden gelmek zorunda oldukları hedeflere yöneltmek iyisidir denir. Tabi bu öneriler hangi Ağaç için kullanmak gerekirse. Eğer partneriniz Ağaçsa, veya çalışma ekibinizde Ağaç insanları varsa bu bir tüyo olabilir. Ancak Ağaç insanlarının başarı için yaşadıklarını bilmek gerekir. Bunu olumlu bir yönde işleyerek büyük ve riskli projelerin üstesinden gelmekte Ağaçların işidir.
Ağaç insanları mevsimin özelliklerini taşır, doğada açık havada, spor ve hareketli yaşamı severler. Geniş ve açık alanlarda kendilerini iyi hisseder. Spor onların en belirgin özelliklerindendir. Dağcılık, keşfetme ekip çalışması olan her yerde lider olmak kaydı ile çok keyif alırlar.
Bedensel özellikleri ise Ağaçlar kadar çeşitlidir. El ve ayak parmakları kalındır. Kalın kaşlar da en çok görülen özelliktir. Alınları dardır.
Ağaç insanları kaslı vücutları, kalın bir deri güçlü el ve ayaklarla, rekabetçi, öncü , öfkeli ve bazen saldırgan özellikleri ile ayırt edilebilirler.
Bu özellikleri nedeniyle migren, yüksek tansiyon ve sıkça yaptıkları kazalarla benzer olumlu olmayan yönleri nedeniyle sağlıkla ilgili sorunlar yaşarlar.
Bununla birlikte dünya barışı için çalışmak, hayvanları ve doğayı korumak gibi konularla da çaba göstererek olumlu bir örnek oluşturabilirler.
Ağaç Elementinin rengi tabii ki yeşil ,ormanlar gibi yeşilin her tonudur.Ağacı besleyen element sudur. Ağaç elementinin azaldığı durumlarda su elementi özellikleri ile desteklemek, Ağacı kesen Metal ile de çok yükselmiş ağaç Elementini kesmek mümkündür.
Ağaç toprağa salmış köklerle geçmişe bağlılığı, dimdik duruşuyla bugünü, devamlı ışığı ve güneşi arayışı ile geleceği de sembolize eder. Aynı zamanda dengeyi de simgeler, geniş güçlü yapraklar veya ince dikenli çam ağacı, kalın gövdeli veya incecik narin kavak hepsi ne boy ve genişlikte olursa olsun dimdik ve dengededir. Sağlamlığın , gücün ve esnekliğin doğadaki örneğidir.
Rüzgarla sallanır, eğilir ancak yine dimdik kalır, tüm mevsimlere dayanır, yaprakları sararır, dökülür, kurur sonra yine yeşerir. Tüm döngüyü sergiler. Dayanıklı ve sağlamdır. “Ağaçlar ayakta ölür” denir. Öylece tüm hayata dimdik ve doğayla uyum içinde var olur gider.
Kısaca “Ağaç “insanı demek; hırslı, lider, sporcu, elle tutulan somut olanla var olan,çalışan çalışan ve hep çalışandır. Biraz öfkeli, biraz coşkulu, hep en önde yürüyendir.. Başarısız sonuçlara kızgın, ancak bozulan yerden tekrar tekrar başlayan, zümrüt gibi yapraklarında güneşte ışıldayan su damlacıkları süzülürken, dalları meyve yüklü, kuşlarla sincaplarla , karıncalarla dost , insan için hep veren, gölgesinde uyutan, dallarının hışırtısıyla serinleten,
dinlendiren, sonbaharda rüzgarda uçuşan yaprakları ile hüzün verirken , ilkbaharda yeni tomurcuklarla sevinç sunandır.
Siz bir “Ağaç” mısınız?
Işıkla kalın
alinti : http://www.enerjibedendengesi.com/yazila…ementi.htm
Böyle ağaç bulursaniz mükemmel olur fakat bulamassaniz en az orta kalinlikta bulmaya çalışın . özellikle çınar . kalin meşe , dut güçlü ağaclar