Diyabet ve Hamilelik

Yazar:   Tarih:   Kategori: Alternatif Tıp 

Eskiden hamilelik döneminde çok cid­di bir sorun olan diyabet, önemli bir komplikasyon olmaya devam eder. Gü­nümüzde, birçok diyabetli kadın uygun tıbbi bakım ve iyi beslenme ile ve dok­torlarının direktiflerine uyarak güvenli bir hamilelik geçirir.
İnsülin hormonu sentetik olarak elde edilmeden önce, diyabetli bir kadının hamile kalması ender rastlanan bir du­rumdu. İnsülinin keşfiyle ve bir cenini gözlemlemek için çeşitli yöntemlerin gelişmesiyle, günümüzde ciddi bir prob­leme az rastlanmaktadır. Bebeklerin ha­yatta kalma oranı yüksektir.
Diyabet, kan akışındaki insülinin az ol­ması olarak tanımlanan bir durumdur. İn­sülin şekerin parçalanması ve hücrelere taşınması için önemlidir. Eğer insülininiz yoksa, yüksek kan şekeri ve idrarda yük­sek şeker içeriğine sahip olursunuz.
diyabetİkİ tür diyabet vardır. Tip 1 vücudun insülin üretimini durdurur; Tip 2 vücu­dun insülini yetersiz kullanmasına neden olur. Araştırmalar, Tip 2 diyabetin hami­le kadınlarda daha sık görülmeye başla­dığını ortaya çıkarmıştır. Her iki tipin de sonucu kadının kanında çok fazla şeke­rin dolaşmasıdır.
Hamilelik  sırasında diyabet, birkaç tıbbi probleme neden olabilir; böbrek problemleri, göz problemleri ve diğer kan veya damarla ilgili problemler, da­mar tıkanıklığı veya miyokard enfarktü­sü (kalp krizi) gibi. Bu, bebeğiniz ve si­zin için ciddi bir sorun olabilir.
Hamilelik Döneminde Diyabetin Kontrol Altında Tutulması. Diyabeti­niz hamilelik sırasında kontrol altında tutulamazsa, iri bir bebek doğurma şan­sınız yüksektir. Bu, sezaryen doğumu yapma olasılığınızı da artırır. Ayrıca preeklampsi riskinizi arttırırsınız. Buna ek olarak, bebek hipoglisemi (düşük kan şekeri) ve sarılık riski altındadır.
Kan şekeri seviyesini sabit tutmanın bir yolu, kesinlikle öğünleri atlama­mak ve yeteri kadar egzersiz yapmak­tır. Ağız yoluyla sürekli kullandığınız ilacın miktarını ayarlamanız gerekebi­lir ve hamilelik sırasında insülin takvi­yesi gerekebilir. Zaten insülin alıyor­sanız, dozajınızı, dozaj saatinizi veya aldığınız insülin miktarını ayarlamanız gerekebilir. Aynca günde 4 ila 8 kez kan şekeri seviyenizi kontrol etmeniz gerekebilir.
Hamilelikte diyabetinizi kontrol etme­nin en güvenli yolu insülindir. Ancak, hamile kadınlar uzun süreli insülin alı­mından kaçınmalıdır.
Ağız yoluyla alınan hipoglisemik ilaç­ların, örneğin Metformin, hamileyken kullanılması önerilmez.
Hamilelikte Diyabet Tanısı. Hamile­lik, daha önceden diyabete yatkın olan kadınlarda, diyabetin açığa vurmaya eğilimli olduğu bir dönem olarak bilinir. Hamilelikte yüksek kan şekeri problemi olan kadınların daha sonraki yaşamların­da diyabet olma şansları fazladır.
– Diya­bet semptomları aşağıdakileri içerir:
• daha sık idrara çıkma
• bulanık görüntü
• kilo kaybı
• baş dönmesi
• artan açlık hissi
Hamilelik döneminde diyabet teşhisi koymak için kan testleri yapmak gerekir. Bazı bölgelerde, bu test rutin olarak ya­pılır. Diyabetiniz varsa veya ailenizde şimdi diyabet olan kişiler varsa ya da geçmişte diyabetleri varsa doktorunuza söyleyin. Doktorunuz sizin için en iyi davranışın ne olduğuna karar verecektir.
Hamileliğe Bağlı Diyabetler. Bazı kadınlarda sadece hamilelik döneminde diyabet gelişir; gebeliğe bağlı diyabet olarak adlandıalır. Gebeliğe bağlı diya­betler hamileliklerin tümünün % 10′unu etkiler. Hamilelik sona erdikten sonra, bu problemi yaşayan kadınların hemen hemen tamamı normale döner ve prob­lem ortadan kalkar. Ancak, bir hamile­likte hamileliğe bağlı diyabet görülürse, sonraki hamileliklerde de ortaya çıkma şansı neredeyse % 90′dır.
Hamileliğe bağlı diyabetlerin iki ne­denle ortaya çıktığını düşünüyoruz. Biri, annenin vücudunun daha az insülin üretmesidir. ikincisi, annenin vücudunun in­sülini yeteri kadar kullanamamasıdır. Her iki durum da yüksek kan şekeri se­viyesi ile sonuçlanır.
Bir kadının doğduğu zaman sahip ol­duğu kilo, hamileliğe bağlı diyabet ge­lişmesi şansının bir göstergesi olabilir. Bir inceleme, doğduklarında kilo açısın­dan alî 10. yüzdelikte bulunan kadınların hamilelik döneminde hamileliğe bağlı diyabet geliştirme olasılıklarının 3 ila 4 kez arttığını göstermiştir.
Tedavi edilmezse, hamileliğe bağlı di­yabet sizin ve bebeğiniz için ciddi bir durum olabilir. Her ikinizde, sizin için sağlıklı olmayan yüksek şeker konsant­rasyonuna maruz kalırsınız. Polihidramniyoz (amniyoz sıvısının aşırı miktarda olması) oluşabilir. Bu, rahim çok gerildiği için prematüre doğuma neden olabilir.
Hamileliğe bağlı diyabeti olan bir ka­dının doğum süreci uzun sürebilir, çün­kü bebek oldukça iri olur. Bazen, bebek doğum kanalına tamamen giremez ve sezaryen doğumu gerekir.
Eğer kan şekeri seviyeniz yüksekse, hamilelik döneminde daha fazla enfeksi­yon geçirebilirsiniz. En çok görülen en­feksiyonlar; böbreklerde, idrar kesesin­de, rahim ağzında ve rahimde oluşan en­feksiyonlardır.
Hamileliğe bağlı diyabetin tedavisi düzenli egzersiz ve sıvı alımını artırma­yı içerir. Diyet, bu problemi çözmek için en önemli faktördür. Doktorunuz büyük olasılıkla, günde altı öğün, 2.000 ila 2.500 kalori tavsiye eder. Aynca sizi bir diyetisyene gönderebilir.
İdrarınızdaki Şeker
Diyabet olmayan hamile bir kadının idrarında az miktarda şeker bulunması sık rastlanan bir durumdur. Bu, şeker seviyelerinizdeki değişimler ve şeke­rin böbreklerinizde nasıl işlendiği ile ilgilidir, böbrekler sisteminizdeki şe­ker miktarını kontrol eder. Eğer aşırı derecede şeker bulunuyorsa bunu idra­rınızla atarsınız. İdrardaki şeker glükozüri olarak adlandırılır. Hamilelikte sık rastlanır, özellikle de ikinci ve üçüncü trimesterlarda.
Birçok doktor, her hamile kadına şeker tarama testi yapar, genellikle ikinci trimesterın sonunda. Eğer ailenizde diya­bet geçmişi varsa, test özellikle önem ta­şır. Diyabeti teşhis etmek için yapılan kan testleri, açlık kan şekeri ve glikoz-tolerans testidir (GTT).
Açlık kan şekeri testi için, testten ön­ceki akşam normal yemeğinizi yersiniz. Sabah, herhangi bir şey yemeden önce laboratuvara gidersiniz ve kan testi yapı­lır. Normal bir test sonucu diyabetin ola­sılık dışı olduğunu gösterir. Anormal bir test sonucu, kanda yüksek düzeyde şeker olmasıdır, bu durumda daha fazla incele­me gerekir.
Daha detaylı inceleme glikoz-tolerans testini içerir. Testten önceki gün, akşam yemeğinden sonra gece aç kalmanız ge­rekir. Sabah laboratuvarda, içindeki şeker miktarı ölçülen bir solüsyon verilir ve içmeniz istenir. Bir şişe gazoza ben­zer ama tadı o kadar iyi değildir. Solüs­yonu içtikten sonra, daha önceden belir­lenen aralıklarla kan alınır; genellikle 30 dakikada, 1 saatte ve 2 saatte bir, hatta bazen 3 saatte bir alınır. Belli aralıklarla kan alınması, şekere nasıl tepki verdiği­nizi gösterir.
Tedaviye ihtiyacınız varsa doktorunuz sizin için bir plan yapar.


Diyabet ve Hamilelik adlı konuya yorum yapmak ister misin? Etiketler

*

*

Yorum yapmak ister misin?

Acilservis.pro - Hakaret, imla kurallarına uymayan ve konu ile alakasız yorumlar kesinlikle onaylanmayacaktır.