Depresyondaki kişi en çok kendini çevresine ifade edememe, yanlış anlaşılma problemi yaşıyor. Genellikle, içinde
bulunduğu duruma tek ve geçerli bir neden öne sürememesi etrafı tarafından anlaşılamamasına, ciddiye alınmamasına neden oluyor; “ortada bir neden yokken huysuzluk yapan insan” durumuna düşürüyor.
Oysa uzun bir süre alışılmışın dışında, olumsuz davranışlar sergileyen bir kişiye özel olarak ilgi gösterilmesi ve daha farklı bir anlayışla yaklaşılması gerekir; bu kişinin bir uzman yardımı görmesini önermek ve desteklemek en yakın çevresinin yapması gereken bir görevdir.
Depresyonun belirtileri nelerdir?
– Hiçbir şeyden zevk almamak, hiçbir şeyin insanın hoşuna gitmemeye başlaması.
– Genelde çökkün, mutsuz bir yüz ifadesinin olması.
– Halsizlik, yorgunluk ile birlikte ortaya çıkan bir enerji yokluğu.
– Uyku bozukluğu; uyku artabilir veya azabilir.
– İştah bozukluğu; iştah artabilir veya azalabilir.
– Konsantrasyon bozukluğu; dikkati toplamakta güçlük, kendine güven azlığı, kendini suçlamaya başlamak.
– Sürekli bir huzursuzluk, kişinin içinde kötü bir şey olacakmış hissini yaşaması.
Kişiye depresyon teşhisi koyulabilmesi için bu belirtilerin bir kaç gün değil en az onbeş gündür devam ediyor olması gerekir.
Depresyon, çoğunlukla kişinin kendi kendine
çözebileceği bir sorun değildir. Kişi kendi kendine belki geçici
çözümler bulabilir ama sorunun kökenine inerek kesin olarak çözümlemek
uzmanların işidir. Kendinde yukarıdaki belirtileri gören kişinin vakit
kaybetmeden bir psikiyatriste başvurması gerekmektedir. Tedavide
hastaya terapi ve ilaç tedavisi birlikte uygulanabilir.