Dezenfeksiyon Teknikleri ve Kullanılan Dezenfektanlar
Dezenfeksiyon tekniklerine girmeden evvel dezenfektanlar ve dezenfeksiyonda etkili faktörlerin bilinmesi gerekir.
1. Dezenfekte edilecek maddedeki mikroorganizma sayısı, cinsi/cinsleri. Sporlu bakteriler dezenfektanlara oldukça dirençlidirler. Dezenfektanlar genellikle bakterilerin vejetatif (sporsuz, bölünüp, üreyen aktif hücre) formlarına etkilidirler. Mikroorganizmanın çokluğu ve ortamdaki organik madde miktarı dezenfektanların etkisinin azalmasına sebep olur. Bir cins içindeki mikroorganizmalar hatta aynı tür içerisindekiler bir dezenfektana hassasiyeleri farklı derecelerde olabilir.
2. Dezenfektanın dozu ve temas süresi. Her bir grup dezenfektanın belli tür ve sayıdaki mikroorganizmaya optimum doz ve etki süresi değişiktir. Genellikle doz arttıkça etkileride artar. Ancak belirli bir yoğunluktan sonra antimikrobiyel etkideki artış durur. Bazı dezenfektanlar düşük yoğunlukta mikrobiyostatik, yüksek yoğunlukta mikrobiyolitik/mikrobisit etki gösterirler. Ticari dezenfektan ve antiseptikler farklı ve kombine üretildiklerinden kullanım doz ve sürelerine dikkat edilmelidir.
3. Ortam ısısı. Dezenfektanların etkisi, ısı ile güçlendirilebilir.
4. Ortam p>H’sı. Dezenfektanlar genellikle pH = 7’de optimum etkirler.
5. Dezenfektanların Sinerjik/Antogonistik etkileşimi. Bazı dezenfektanlar, başka kimyasal maddelerle geçimsizdir (antagonist). Örneğin karbon ve demir klorür, fenollerin; sabunlar benzalkonyum klorürün etkisini zayıflatırlar. Bazı dezen-fektalar ise sinerjik etkirler.
Dezenfektanların Etki Mekanizmaları
1. Protein denatürasyonu yapan dezenfektanlar. Proteinlerin üç boyutlu molekülleri arasındaki kovalant (disülfit bağları) ve nonkovalent bağlarla (iyonik, hidro-fobik ve hidrojen bağları) bağlanmış polipeptid zincirlerden ibaret olduğundan, bazı kimyasal maddelerden (ve ısı, ışık vb fiziksel olaylardan) kolay etkilenerek bozulurlar ki bu olaya denatürasyon (doğal yapısının bozulması, aktivite kaybı vs) denir. Alkol (%70), fenol (%l-2) asitler ve alkaliler bu şekilde etkirler.
2. Hücre duvarı ve sitoplazmik membrana etkiyen dezenfektanlar. Mikroorganizmaların (özellikle Gram negatif bakterilerin) hücre duvarları lipoprotein ağırlıklı yapıda olduğundan, yüzey aktif dezenfektanlar (sabunlar deterjanlar, benzalkonyum klorür ve fenoller) bu yapıya etkiyerek ve sitoplazmik membranın selektif geçirgenliğini bozarak ölmelerine sebep olurlar. Deterjanlar ve sabunlar mikroorganizmlarda yüzey gerilimini düşürürler.
3. Mikroorganizmaların enzimlerini bozan dezenfektanlar. Sistein içeren enzimler, yan zincirlerinde sülfidril (-SH) grupları bulundururlar. Koenzim A, alkil grubunun taşınması için en azından bir serbest sülfidril grubu taşır. Bazı dezenfektanlar bakteri enzimlerinin bu grupları veya diğer substratları ile bileşikler yaparak enzimlerin fonksiyonlarını bozarak etkirler. Örneğin. Klor, sodyum hipoklorid, kalsiyum hipoklorid, sönmemiş kireç, iyot, potasyum permanganat, hidrojen peroksit, tuz, civa, gümüş, bakır ve arsenik bu şekilde etkirler.
4. Nükleik asitlere etkiyen dezenfektanlar. Mikrobiyolojide bakteri, maya mantar ve protozoonların boyanarak mikroskopta incelenmesinde kullanılan boyalar nükleik asitlerle bileşikler yapıp aktivitelerini bozarak etkirler. Malaşit yeşili, metilen mavisi, brillant green, krital viyole, akridin vs) Formalin, formaldehit, etilen oksit gibi dezenfektanlar purin ve pirimidin bazları ile reaksiyona girerler.