Uyku yalnızca bir dinlenme aracı değildir. Uyku, beyin başta olmak üzere tüm organların rejenerasyonu için şarttır. Uyku sırasında stres hormonları azalırken büyüme hormonu salınımı artar. Bu sayede uyku sırasında vücut kendini onarır, yeniden yapılandırır, protein sentezi artar ve vücut kendini yeni güne hazırlar.
Uyku zamanı bakıcıların dört gözle bekledikleri soluklanma zamanı olurken; çocuklar için çok daha büyük bir öneme sahiptir. Çocuk uyku sırasında büyümektedir. Çocuk ne kadar küçükse, büyüme o kadar hızlı, uyku ihtiyacı da o kadar fazladır.
Düzenli uyuyan çocukta büyüme daha hızlı olacaktır. Yine bu çocuklarda öğrenmenin daha net, hafızanın daha güçlü olduğu ortaya konmuştur. Yetersiz uyuyan çocuklarda durum tam tersidir. Yeterince uyuyamayan çocuklarda obezitenin daha sık olduğu saptanmıştır. Bu çocuklarda abur cubur yeme, fazla kalorili içecekler içme ve televizyon ya da bilgisayar karşısında geçirilen süre daha fazladır.
Bilimsel araştırmalar okul öncesi çocuklarda düzenli uykunun hiperaktivite, anksiyete ve depresyonu azalttığını göstermiştir. Yine bir haftalık süre içinde 3-4 gün ve fazlası uykunun (bu da gün başına en az 11–12 saat uyku demektir) çocuklar için gerekli olduğu gösterilmiştir. Ergenlik döneminde uyku zamanı genellikle gece yarısından sonraya sarkar ve çocuk az uykuyla yetinmeye başlar. Günlük 7–7,5 saat uykuyla yetinen çocuklarda depresyon eğiliminin daha fazla olduğu gösterilmiştir.
Bu çocuklarda depresyon sıklığının gece 22.00 den önce yatağa giren çocuklara göre % 42 daha fazla olduğu gösterilmiştir. Ergenlik döneminde ideal uyku zamanı 9 saat iken, birçok çocuk 7–7,5 saat uyku ile yetinmektedir.
Tüm çocukluk boyunca uykuya yatma zamanının mutlaka gece 22.00’den önce olması sağlanmalıdır. Bunu sağlamak her zaman çok kolay olmayabilir. Sağlıklı uyku alışkanlığının oturtulması erken bebeklik döneminde itibaren başlatılmalıdır.
Çocuk temas, anne göğsü, beslenerek ya da sallanarak uykuya dalmaya alışmışsa şartlı refleks oluşacaktır. Her uyandığında uyumak için zorunlu hale gelen bu koşulların varlığını isteyecektir. Böylece anne ya da bakıcı için uykusuz geceler başlayacaktır.
Bu nedenle bebeklik döneminde geliştirilen uyku alışkanlığı konusunda ailenin çocukları ve kendi çıkarları açısından çocukların bağımsız uykuya dalabilme alışkanlığını oturtmaları gerekir. Çocuklarda genellikle ayrılık anksiyetesi söz konusudur.
Çocuklar gece uyandıklarında gerçek ile rüya arasındaki ayrımı kavrayabilmek için daha uzun süreyle ihtiyaç duyarlar.
Kaynak: Hastane.com.tr