Cinsiyete Gore Fobi Cesitleri

Yazar:   Tarih:   Kategori: Genel Sağlık 

Cinsiyetlere göre fobi türleri

Türkiye’de en çok hangi fobilere rastlıyorsunuz?

Türkiye’de kadınlarda en sık olarak agorafobi ve basit fobiye rastlanırken, erkeklerde sosyal fobi ve hastalık kor­kuları ile sıkça karşılaşılmaktadır.

Agorafobinin en önemli nedenlerinden biri panik nö­beti geçirmedir. Panik nöbeti geçiren birçok kişi bu nöbeti uygunsuz bir yerde, yalnız başına geçirmekten ve yardım alamamaktan korktuğu için yalnız başına sokağa çıkma­maya, evde yalnız kalmamaya çalışır. Yanında çocuk yaşta bir kişi bulunsa bile bu onu teselli eder. İlginç bir şekilde, araba kullanan kişiler agorafobik bile olsalar araba içer­sinde bu korkuyu yenmektedirler. Ama aynı kişi yalnız ba­şına bir asansöre binmesi gerektiğinde ya da kalabalık bir konser salonunun kolay kolay çıkamayacağı orta yerine oturmaya kalktığında aynı korku yine karşısına çıkar. Ya­ni burada esas, yalnız başına kalamamaktan çok, sıkıştı­ğında yardım alamama korkusudur.

Stresle karşılaşan insan buna çeşitli şekillerde adapte olmaktadır. Bu yollardan biri de psikiyatrik bir hastalık geliştirmektir. Bazı psikiyatrik hastalıklar kişiyi daha ağır bir stresten koruyabilir, onu daha kısıtlı bir yaşama mah­kum etse de bu sayede bir tür korunma tepkisine dönüşür. Agorafobi de böyledir. Stres karşısında birçok kadının agorafobi geliştirdiği bilinmektedir. Yani agorafobi geliş­mesinin tek nedeni panik nöbeti değildir. Oysa birçok er­kek stres karşısında agorafobi değil de, örneğin alkolizm geliştirmektedir. Yanı kendini içkiye vermektedir. Bu nok­tada kadınların tepkisinin daha koruyucu olduğunu kabul etmek gerekir. Alkol gibi toksik bir maddeye yönelerek kendi bedenine zarar vermektense agorafobi ile yaşamını sınırlandırmak ehveni şer olmaktadır. Tabii bu tepki ve adaptasyon farkının sosyal nedenleri de olabilir. Kadınlar­da bağımlı davranışlar toplumca daha kolay kabul gör­mektedir. Örneğin agorafobik olan bir kadının her yere kocası ile gitmek istemesi o kadar fazla yadırganmamak-tadır. Hatta biraz şüpheci kıskanç bir koca, karısının bu tu­tumundan yerine göre memnun bile olabilir. Oysa erkek­lerde tek başına davranamama gibi bir özellik genellikle iyi karşılanmaz, kadınsı bir tutum olarak hor görülür ve zayıflık olarak addedilir. Dolayısı ile stres karşısında hangi psikiyatrik bozukluklara yöneleceğinin sosyal nedenleri de vardır ve kadınlarda agorafobinin erkeklere göre daha sık görülmesinin nedenlerinden biri de budur.

Fobilerin tarihçesi

Tarihçesine bakacak olursak fobiler ilk olarak ne za­man tanımlanmıştır?

Anksiyete, HintGermen kökünden gelen “angh” sözcü­ğünden türemiştir. Boğazını sıkmak, sıkıntı ve tasalanma gibi anlamlara gelmektedir. Sümerlerin Gılgamış Destanı bu konu ile ilgili ilk yazılı kanıtın bulunduğu yerdir. Bu destan milattan önce üçüncü bin yıldan günümüze gel­mektedir. Bu destanda Gılgamış kendi ölümlülüğü ile ilgili kaygılarını dile getirmektedir. Seyahat edenleri korkuttu­ğuna inanılan Yunan tanrısı Pan, panik kelimesini akla ge­tirmektedir.

Anksiyetenin kişinin kendi içinde bir yerde aramaya başlanması Rönesans ile birliktedir. 18. yüzyılda Long, be­lirsizliğin anksıyeteye yol açabileceğini savunmuştur. 19. yüzyılda Kierkegaard iki değişik anksiyete tipinin olabile­ceğini söylemiştir: Bunlar endişeli bekleyiş (geleceğe ilişkin) ve seçim yapma ile ilgili anksiyeteler. Çünkü insan yaptığı seçimlerin sonuçlarıyla karşılaşmaktadır.

Günümüzde de bu görüşler bir ölçüde geçerliliklerini korumaktadır.

Pek çok kişi bu konulardaki problemleri nedeniyle hayatlarının bir döneminde anksiyete yaşamakta ve bun­ları giderdikten sonra yeniden eski durumlarına geri dönmektedir.
Yaklaşık 2000 yıl önce yaşamış olan Hipokrat yük­seklik korkusu olan bir kişiden söz etmektedir. Bu kişi köprülerden geçemiyor ve çukurların dahi yanına yaklaşamıyordu.

Robert Burton 1621 tarihli Melankolinin Anatomisi adlı kitabında bazı insanların korku içersinde yaşadıkları­nı yazmıştır. Bu kitapta depresyon ile anksiyete arasındaki farklara değinilmiş ve bunlardan şikayet eden çeşitli tarih­sel kişilikler hakkında bilgi verilmiştir. Örneğin Demosthe-nes’in sahne korkusu olduğu anlatılmıştır.

Burton ayrıca evini sıkıntı, bayılma korkusu ya da dü­şüp ölme gibi korkular nedeniyle terk edemeyen bir hasta­dan söz etmektedir. Bir başka hastanın ise yolda karşılaştı­ğı her kişi tarafından saldırı ve soyguna uğrayabileceğin­den korktuğunu dile getirmektedir. Bir başkası ise yolda şeytanla karşılaşacağından korkmaktadır. Aynalardan, ke­dilerden korkan tanınmış kişiliklerden de söz edilmektedir 18. yüzyılda sifilisin (Frengi) yaygın olduğu zamanlarda bu hastalıktan da korku yaygın bir hale gelmişti. Bütün bu anekdotlar, anksiyetenin ve bunun bir türü olan fobilerin çağlar boyunca var olduğunu, içinde bulunduğumuz mo­dern çağın bir ürünü olmadığını göstermektedir.

Cinsiyete Gore Fobi Cesitleri adlı konuya yorum yapmak ister misin? Etiketler

*

*

Yorum yapmak ister misin?

Acilservis.pro - Hakaret, imla kurallarına uymayan ve konu ile alakasız yorumlar kesinlikle onaylanmayacaktır.