Boyun fıtığının çaresi de yine teknolojide.En yeni yöntemler ile hem erken teşhis, hem de tedavi eskiye göre çok daha kolay.
Nöroşirurji Uzmanı Prof.Dr. Tuncer Süzer on soruda boyun fıtığı hakkında bilgi veriyor.
1 -Boyun ağrıları neden oluşuyor?
Özellikle çalışan kesiminde ortaya çıkan boyun ağrıları her yaş grubunda karşılaşılan önemli bir problem. Her üç kişiden biri, yaşamında en az bir kere boyun ağrısından şikayet ediyor.
Boyun ağrıları; boyun omurgasını oluşturan omur ismi verilen kemiklerin, eklemlerin, omurların arasında yer alan disklerin ve omurga çevresindeki kas ile bağların bozulması neticesinde gelişiyor.
Modern yaşam tarzının getirdiği olumsuzluklardan birisi olan boyun ağrılarına boyun fıtığı, disk dejenerasyonu, boyun omurgasında kireçlenme, miyofasyal ağrı sendromları, romatizma, osteoporoz, kötü duruş ve boynu kötü kullanma ile tekrar eden strese bağlı zedelenme gibi pek çok neden sebep oluyor. Boyun ağrılarının en önemli nedeni ise boyun fıtıkları.
2 -Boyun fıtığı nedir?
Boynumuz yedi adet boyun omurundan oluşmaktadır. Omurlarımızın arasında da hareket edebilmemizi sağlayan diskler bulunuyor. Disk adı verilen bu yapı içerdiği su ve kollajen yapı sayesinde omurga üstüne binen yükü absorbe ediyor.
Aynı zamanda iki kemik dokunun birbirine temas etmesini önlüyor. Yaş ilerledikçe ya da travmalar neticesinde disk dokusu suyunu kaybederek daha sert ve hareketi kısıtlı hale geliyor.
Vücudumuzun yükünü taşıyan bu disk dokusu dejenere olduğu zaman hastalık ortaya çıkıyor. Diskin dış kısmındaki daha sert olan yapıdaki küçük yırtıklardan içteki yumuşak olan kısım dışarı çıkıyor.
Bazen omur yapısı bozulduğundan omurlar üstünde küçük kemik çıkıntıları meydana geliyor. İçerdeki yumuşak yapının ya da kemiklerin çevre dokulara baskı yapması sonucunda ortaya çıkan tabloya “boyun fıtığı” adı veriliyor..
3 -Boyun fıtığının belirtileri neler?
Boyun fıtığının en önemli belirtisi, ağrı. Hastalığın başlangıç döneminde boyun ve sırt ağrısı ön plandadır. Olay ilerledikçe dejenere olan diskin sinirlere baskı yapması neticesinde kollarda, parmaklara kadar inen ağrı ve uyuşmalar ortaya çıkar.
Bir süre sonra sinirin baskı altında kalmasına bağlı olarak kuvvet azalması başlar. Tedavi edilmeyen ileri olgularda omurilik baskı altında kaldığında bacaklarda güçsüzlük ve idrar kaçırma gibi oldukça tehlikeli bir dönem başlar.
4 – Teşhis nasıl konulur?
Hastaların anlattıkları şikayetler tanı için yardımcı olur. Kesin teşhis muayene ve MR incelemesiye konulur. Benzer şekilde boyun ve kol ağrısı yapabilen diğer hastalıklardan ayırıcı teşhisinin yapılması tedavi planlaması için oldukça önemlidir.
Benzer şekilde ağrılara neden olan boyun omurlarını tutan tümör ya da enfeksiyonların gözden kaçmaması için muayene ve radyolojik incelemeler büyük önem taşımaktadır.
5 – Hangi tedavi yöntemlerinden yararlanılır?
Zannedilenin aksine, boyun fıtığında cerrahi tedavi son çare olarak görülmektedir. Hastaların büyük kısmı için yatak istirahatı, ilaç tedavisi ya dafizik tedavi yeterli gelmektedir.
Başlangıç döneminde şiddetli ağrı varsa istirahat ve ilaçlar verilir. Ağrının azaldığı dönemde ise fizik tedavi programı önerilir. İlaç olarak ağrı kesici, ödem azaltıcı ve kas spazmını çözücü ilaçlar verilir.
Özellikle akut dönemdeki boyun zedelenmelerinde de kısa süreli kullanım için boyunluk verilebilir. Fakat uzun süreli boyunluk takılması boyun kaslarını zayıflatacağından önerilmez. Bunların haricinde bazı seçilmiş olgularda enjeksiyonlar yapılarak ağrı azaltılabilir.
6 -Fizik tedavide neler yapılı?
Boyun fıtıklarının çoğunda fizik tedavi ile düzelme sağlanabilmektedir. Yumuşak doku ve sinir kökü baskısına bağlı ağrıları gidermek ve spazm oluşan kasları gevşetmek için kızıl ötesi ışınlar, sıcak uygulamaları, ultrason ve elektriksel uyarı uygulanıyor.
7 – Ne zaman cerrahi tedaviye başvurulur?
Boyun fıtığının tedavisinde cerrahi yönteme ortalama 10 hastadan birinde başvurulmaktadır. Cerrahi tedavi ancak ilerleyici kas gücü kaybı, duyu kusuru ve refleks kaybı olacak şekilde kol sinirlerine ve omuriliğe baskı yapan boyun fıtıklarında, tedaviye rağmen şikayetleri devam eden hastalara, omurga kırığı ile omurga kayması olanlara, ciddi omurilik ve sinir baskısı olanlara yapılmaktadır.
Ayrıca omurgada tümörü ya da enfeksiyonu olan hastalara da yine cerrahi tedavi uygulanmaktadır.
8 -Cerrahi tedavi kesin çözüm sağlıyor mu?
Boyun fıtığında cerrahi tedavinin amacı, omurilik ve sinir dokusuna olan basıyı gidermektir. Bir başka deyimle fıtığı yok etmektir. Bunun neticesinde de hasta ağrı, kolda uyuşma ve güç kaybı gibi şikatetlerinden kurtulmaktadır.
Günümüzde uygulanan cerrahi operasyonlar boyun fıtığında kesin çözüm sağlayabilmektedir. Üstelik, yeni yöntemler, gelişebilecek olan komplikasyonların da ortadan kalkmasını sağlayabilmektedir.
9 – Boyun fıtığı operasyonu nasıl uygulanır?
Boyun fıtığında; servikal laminektomi, önden ya da arkadan diskektomi ile korpektomi gibi çeşitli tedavi seçenekleri bulunmaktadır. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de klasik ameliyatlar ön taraftan, boynun ön yüzünde, genellikle sağ taraftan 4-5 santimlik bir kesiden girilerek uygulanmaktadır.
Ameliyat Mikroskobu kullanılarak fıtıklaşmış olan disk materyali çıkartılır ve kollara giden sinirlerin etrafındaki kemikler açılarak sinir rahatlatılır.
Disk boşaltıldıktan sonra omurların çökmemesi, ilerde gelişebilecek deformitenin engellenmesi ve sinirin geçtiği alanın genişletilmesi için o bölgeye kemik ya da titanyumdan yapılı greft veya kafes konulur.
10 -Boyun ağrılarını önlemek için nelere dikkat edilmelidir?
Masa başında çalışıyorsanız, kol destekli bir sandalyede, omuzlarınız geride ve ayaklarınız yere değecek şekilde oturun.
Sırtınıza ve belinize arkadan destek koyun. Ensenize de bir yastık ile destek sağlayın. Sandalyenizden öne doğru kayarak kalkın. Uzun süre bilgisayar kullanmak, kitap ve gazete okumak, televizyon seyretmekten sakının.
Yüksekten bir şey alacağınız zaman, merdiven kullanarak o yüksekliğe yakın olmaya çalışın. Ani ve sert hareketlerden kaçının. Özellikle iş yaparken rahat ve sıkmayan kıyafetler giyin.
Masada otururken kısa aralar verip, ayağa kalkın. Kısa yürüme ve gerinme egzersizleri yapın. Çok sayıda veya kalın yastıkla yatmayın, televizyon izlerken kanepenin koluna başınızı dayayıp, uyuyakalmayın.
Ayrıca telefonun ahizesini omuz ile boynuzun arasına sıkıştırarak konuşmayın. Omurga sağlığınız için yüzmeyi de ihmal etmeyin.