Biyolojinin kelime anlamı “Bio” canlı ya da yaşam, “logos” bilim kelimelerinin birleşimiyle canlı bilimi ya da yaşam bilimi olarak adlandırılır. Biyoloji yeryüzünde yaşayan her türlü canlıları ele alan bir daldır. İnsanlardan hayvanlara kadar tüm canlıların fonksiyonlarını, kimyasal özelliklerini, dış yapılarını inceleyen yaşam bilimidir.
Biyoloji ele aldığı canlı türüne göre, başlıca botanik, zooloji, paleontoloji, moleküler biyoloji, genetik, ekoloji, deniz biyolojisi adlarını alır. Ayrıca fizik, kimya, antropoloji ve coğrafya ile aynı alanlarda çalışır, onların ilkelerinden de yararlanır. Biyoloji canlıların yapısını, hücrelerdeki sistemi, çeşitliliklerini, büyümelerini, gelişmelerini, çevreleri ile ilişkilerini inceleyen çok geniş kapsamlı bir bilimdir.
Artık biyologlar, canlının genetik yapısını istedikleri gibi değiştirecek teknolojiye ulaşmışlardır. Bütün bunlar bize biyolojinin insanlık âlemi için önemini ve hızla geliştiğini göstermektedir. Biyolojinin ilgilendiği konular son otuz yıl içinde umulmadık derecede genişlemiştir.
Biyoloji, teknolojiden en fazla yararlanan bir bilimdir. Bilimsel çalışmalar ile teknolojik gelişmeler arasında bütünleyici bir ilişki vardır. Teknolojinin kullanılmasıyla bilimsel çalışmalar, daha kısa zamanda sonuç vermeye Örneğin elektron mikroskobunun keşfedilmesiyle hücre yapısının ayrıntılı bir biçimde incelenerek, yeni araştırmalara yol açmıştır.
Biyolojinin Tarihi Gelişimi
Biyoloji, insanın canlıları tanıma ve araştırmak istemesiyle doğmuş bir bilimdir. Biyoloji dünyasına adını altın harflerle yazdıran buluşlar vardır. İşte bunlardan bazıları…
Aristo (M.Ö. 383-322), bir biyoloji uzmanı gibi gözlemlerini kitaplar aracılığı ile insanlara aktarmıştır.
Aristo, canlıların oluşumlarını ve hayvanların davranışlarını inceleyerek sınıflandırarak ilk biyolojik çalışmayı yapmıştır.
Galen (M.S.131-200), canlılarda yer alan organlar, ve organların görevini inceleyen fizyoloji biliminin atasıdır.
El Biruni (973 – 1052), tıp, biyoloji alanında önemli çalışmaları ile bilime katkı sağlayan eserler bırakmış bir Türk bilgindir.
Ibni Sina, tıp alanında buluşları olan Türk bilgindir.
İlk mikroskobun yapımını 1610 yılında Galileo başarmıştır. Robert Hooke (Rabırt Huk) 1665 yılında bir mantar kesitinin mikroskopta nasıl göründüğünü açıklamış ve gördüğü yapılara “Cellula” (hücre) adını vermiştir.
Leeuwenhoek (Lövenhuk), 1675 yılında mikroskop ile tek hücrelileri incelemeyi başarmıştır.
Carolus Linnaeus (Karl Llnne, 1707-1778), ilk bilimsel sınıflandırmayı yapmıştır.
Erzurumlu İbrahim Hakkı (1703-1780), anatomi alanında çalışmalar yapan alimdir.
Charles Darwin (Carls Darvin), 1859 yılında “Türlerin Kökeni” adlı kitabını yayınlayarak evrimle ilgili görüşlerini ortaya koymuştur.
Pasteur (Pastor, 1822-1895), kimyacı ve mikrobiyolog olarak ünlenen Pasteur’ün çok sayıda buluşu vardır. Bunların içinde en önemlileri; mikroskobik canlıların fermantasyona (mayalanma) neden olduğunun tespiti, tavuk kolerasına neden olan mikrobun bulunması, kuduz aşısının bulunması olarak sıralanabilir.
Gregor Mendel (1822-1884), Avusturyalı bir rahiptir.ancak biyolojiye bir icadı ile adını yazdırmıştır. Bezelyelerle yaptığı deneyler sonucunda, kalıtsal özelliklerin dölden döle geçişi ile ilgili başarılı çalışmaları vardır.
Beljerlnck (Bayerlnk) 1899’da tütün bitkilerinin yapraklarında görülen tütün mozaik hastalığını incelemiştir.
Alman Wllhelm Röntgen (Vllhelm Röntgen) 1895 yılında, tıpta tanı koymada çığır açan röntgen ışınlarını (X ışınları) bulmuştur.
Otto Mayerhof (Otto Mayerhof) 1922’de kastaki enerji dönüşümleri ve ısı akışını incelemiş, bu çalışma ile Nobel Tıp ûdülü’nü almıştır.
Sir Alexender Fleming (Sor Aleksendır Fleming) 1927’de penisilini, E.A.F Ruska 1931 yılında elektron mikroskobunu bulmuştur.
Amerikalı biyolog olan James Watson (Ceyms Vatsın) ile ingiliz biyofizikçi Francis Crick (Frans Krik) 1953’te, günümüzde kabul edilen DNA’nın yapısına ait bir model ortaya koymuşlardır.
1997’de iskoç bilim insanı Dr. Wilmut (Vilmut), Dolly adlı kopya koyunu üretmiştir. Yetişkin bir koyundan alınan vücut hücresinin çekirdeğini, başka bir koyuna ait çekirdeği alınmış bir yumurta hücresine yerleştirerek genetik ikiz elde etmiştir.