Bel Ağrısı Tanısı ve Teşhisi
öncelikle tanı, hekim tarafından konulur. Hekimlik dışında hiçbir meslek grubunun tanı koyma yetki ve becerisi yoktur. Hastanın yakınmaları, ağrının özelliği ve klinik muayene bulguları tanı için önemli bilgiler verir. İlk aşamada ağrının mekanik nedenlerle mi, yoksa çok daha ciddi olabilen diğer nedenlerden mi kaynaklandığını ayırt etmek önemlidir. Muayenede sadece beli değil, tüm omurgayı, hatta vücudu birlikte değerlendirmek gerekir. Fizik muayeneden sonra gerekliyse röntgen, kan tetkikleri ve daha ileri tetkikler istenir.
“Ağrının özelliği” kavramı, Bel Ağrı
Ağrının özelliği mekanik ve mekanik olmayan bel ağrısını ayırt etmede önemlidir. Mekanik bel ağrısında ağrı hareket etmekle, kullanımla artar, istirahatla azalır. Mekanik olmayan bel ağrısında ise istirahatla artan, gece uykudan uyandıran ağrı ve sabah tutukluğu ön plandadır. Eğer mekanik kaynaklı bir ağrı düşünülüyorsa, nedenler çok çeşitli olsa da tedavi yaklaşımları birbirine çok benzerdir.
Bel hastalıkları muayenesinde hangi aşamalar izlenir?
Muayenede belde ağrılı bölgeler araştırılır. Bel hareketliliği değerlendirilir. Sinir sistemi muayenesinde kas gücü, duyu ve reflekslere bakılır. Böylece sorunun nedeni anlaşılmaya çalışılır. Belin muayenesi yanında sırt, boyun, kollar ve bacaklar da muayene edilmelidir.
Muayene sırasında röntgen filmi ne zaman istenir?
İlk ağrılı atakta hemen röntgen çekilmesi gerekli değildir. Mekanik özellikli ağrıda tedaviye rağmen iyileşme yoksa ya da tekrarlama varsa veya ciddi hastalıklardan şüpheleniliyorsa röntgen ve gerektiğinde diğer tetkikler istenir. Gereksiz film çekimlerinden, az da olsa radyasyon riski nedeniyle kaçınılmalıdır.
Röntgen filmi hekime hangi bilgileri verir?
Röntgen filmi nedenleri belirleme yönünden çok fazla bilgi vermez. Sadece kemiğin yapısıyla ilgili olan kireçlenme, çökme gibi durumlar varsa veya doğuştan gelen anormal yapısal bir durum bulunuyorsa önem taşır.
Peki, bilgisayarlı tomografi ve MR hangi durumlarda istenir?, Bel Bacak Ağrısı
İleri tetkik olarak kabul edilen bilgisayarlı tomografi veya MR görüntüleme yöntemlerine, uygun tedaviye cevap vermeyen, tekrarlayan, sinire bası yapan durumlarda veya mekanik nedenler dışında ciddi bir hastalık düşünüldüğünde ve cerrahi tedavi planlandığında başvurulmalıdır. Pahalı olan bu tetkikler, maalesef gereğinden çok daha sık istenilmektedir.
Hatta bazen hasta muayene bile olmadan kendiliğinden MR çektirerek hekime geliyor. Bazen de sadece MR’a bakılarak ameliyat önerilebiliyor. Oysa gereksiz MR istenmesi hastaya yarar yerine zarar veren bazı sonuçlara yol açabilir.
Ne gibi zararlar doğurabilir?
Belin yapısındaki kas, disk, eklem gibi farklı elemanların bir bütün olarak çalışması nedeniyle ağrının nereden, hangi yapıdan kaynaklandığını söylemek çoğu zaman mümkün değildir. Yapılan çalışmalarda bel ağrısı ile röntgen ve MR bulguları arasında doğrudan bir ilişki olmadığı kanıtlanmıştır.
Bir başka deyişle kişinin ağrısı ile fıtığı arasında ya da ağrı ile kireçlenme arasında doğrudan ilişki yoktur. 40 yaş sonrası hiç bel ağrısı olmayan kişilerin yarısına yakınında, röntgen ve MR’larda kireçlenme ve fıtık gibi anormal bulgular saptanmıştır. Ciddi bel ağrısı çekenlerde röntgen ve MR’da bir bozukluk bulunamayabilir. Bunun için hastaya gerekli açıklama yapmadan sadece tanı söylemek hastalığı etiketlemektir. Bu da hastaya zarar verebilir.
Hastaya, “Ağrınızın nedeni bel fıtığı” denmemeli
Etiketlemek tam olarak ne demektir ve hastaya nasıl bir zarar verir?
Ağrıyı etiketlemek hastaya ağrının nereden, hangi yapılardan kaynaklanabileceğini, omurgada bir yapıdaki sorunun diğer yapıları da etkileyebileceğini açıklamadan tanıyı söylemektir. “Sizin bel fıtığınız var”, “Ağrınızın nedeni fıtıktır” gibi. Oysa kas zorlanmasında, kasılmasında, komşu eklemler, hatta siyatik siniri etkilenerek bel fıtığına benzer yakınmalar görülebilir veya bel fıtığı kasları ve eklemleri de etkileyebilir. Hastaya doğrudan, “Ağrınızın nedeni, fıtığınız” derseniz, hasta hiç iyileşmeyecekmiş hissine kapılabilir. Veya iyileştikten sonra herhangi bir dönemde oluşacak bel ağrısının kaynağını bel fıtığı olarak değerlendirilebilir.
Peki, teşhis netleştiğinde nasıl bir tedavi uygulanıyor?Tedavinin amacı ağrıyı ve tekrarlamayı azaltmak, aktif yaşama ve işe dönüşü sağlamaktır. Ağrıyı azaltmak için istirahat, ilaçlar, fizik tedavi, korseler gibi çok sayıda yöntem vardır. Bu yöntemlerin arasında etkinlik yönünden belirgin bir farklılık yoktur. Tedavide kalıcı etkinliği olan yöntemler, beli ve vücudu doğru kullanma ve egzersizlerdir.