Çok yemek yemek şişmanlamaya yol açarken, günlük enerjinin altında kalori alıp, az yemek de şişmanlatıyor.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Zerrin Aydın, vücudun enerjiye ihtiyacı olduğunu belirterek, “Günde 2 bin kalori alması gereken bir kişi, bin 400 kalori alıyorsa, vücut az enerji almaya alışıyor. Sadece 1-2 gün 2 bin kalori bile alsa zamanla kilo artışı oluyor. O zaman da su içsem yarıyor diyorlar. Aslında sebebi az kaloriyle yaşamaya alışmak” dedi.
Az kalori almanın metabolizma hızının da düşmesine neden olduğunu hatırlatan Aydın, bir enerji dengesizliği ortaya çıktığını, pazartesi diyete başlayanların kilo dengesi en çok bozulan kişiler arasında yer aldığını ifade etti.
Kiloyu korumanın bir matematik hesabı olduğuna temas eden Zerrin Aydın, kısır döngünün aynı kaloride kalmayı başarmakla ve egzersizle kırılacağını anlatarak şunları söyledi:
“Pazartesi diyeti sakıncalı. Pazartesi diyete başlayan bir kişi, ilk gün bin 100 kalori alıyor. Ancak salı ve çarşamba günleri arkadaşlarıyla dışarı çıkıyor. Kek ya da pastaya dayanamayıp yiyor, aldığı kalori 2 bini buluyor. Ertesi gün yine bin 100 kalori alıyor, bir sonraki gün dışarı çıkıyor, bin 500 kalori alıyor. Bu dengesiz kalori alımı da vücudun şaşırmasına neden oluyor. Amaç zayıflamak oluyor ama aslında kilo alınıyor.”
KİLOYA HEP DİKKAT ETMEK DE ŞİŞMANLATIYOR
Sadece diyet yapanların değil, hep kilosuna dikkat etmek için düşük kalori alanların da kilo aldığını vurgulayan Aydın, “Bir gün az 2 gün çok yiyorlar. Oysa her gün 2 bin kalori alsalar ve düzenli egzersiz yapmaya özen gösterseler, kilo da almayacaklar. Zayıflamak uğruna yarı aç yaşayanlara, sağlıklı beslenme programı hazırlanması gerekir. Kilo vermek isteyenlere sevmedikleri yiyeceklerden oluşan bir beslenme programının sunulmaması gerekiyor. Kişilerin yeme alışkanlıklarının, dışarıda yemek yiyip yemediklerinin, tatlı alışkanlıklarının ve egzersiz durumlarının da araştırılması önemli. Kas ve su kaybına neden olmayan, yağdan kilo vermeyi hedefleyen bir program hazırlıyoruz” diye konuştu.
ZAYIFLAMAK DEĞİL KORUMAK ZOR
Artık kilo vermek kadar kiloyu korumanın da önemli olduğuna işaret eden Aydın, “Hiç zayıflama diyeti uygulamamış kişilerin kilo vermesi daha kolay. Ama hayatını sürekli zayıflama diyeti uygulayarak geçiren kişilerin, metabolizmaları yavaşladığı için kilo vermeleri sırasında vücut büyük bir direnç gösteriyor. Bu direnci kırmak da çok zor oluyor. Bu nedenle verilen kiloları korumak da, en az vermek kadar emek istiyor. Zayıflama programı bitip de koruma programına geçildiğinde, her 15 günde bir yağ, kas ve su ölçümü yapılıyor. Programı uygulayan kişilerden yediklerini ve yaptıkları kaçamakları yazmaları isteniyor. Kilo belli bir dengeye oturunca da belli bir kaloriyle devam etmeleri sağlanıyor” diye konuştu.