Üzüntü ve stres astımı tetikliyor
Astım hastalığı, alerjik bünyeli kişilerde daha çok görülüyor, yaşam boyu sürüyor, öksürük ve nefes darlığı şikayetleriyle hayatı zorlaştırıyor. Alerjik astım mevsimsel özellik de taşıyor. Sonbahar ve ilkbaharda alerji artıyor, kişinin alerjik bünyesine bağlı olarak bronşlar kendisini korumak için kasarak ve daralarak cevap veriyor. Bu da nefes alma zorluğunu ortaya çıkarıyor. Astım hastalığı toplumda yüzde 7-20 oranında görülüyor.
Astımın belirtileri hakkında bilgi veren Doç. Dr. Reha Baran, bunları şöyle sıralıyor;
Nefes alıp verirken müzikal tarzda nefes sesi duymak.
Basit bir öksürükten, ciddi nefes darlığı ataklarına kadar değişen durumların olması.
Alerjik rinit dediğimiz burun enfeksiyonları, saman nezlesi, gözlerde yaşarma gibi alerjik şikayetlerle beraber göğüste sıkışıklık hissi veya öksürük.
Gece uykudan uyandıran öksürüklerin görülmesi.
Ortam değişiklikleri, egzersiz gibi durumlarda öksürük, göğüs sıkışıklığı yakınmalarının ortaya çıkması.
Astım hastaları kortizyon kullanmaktan korkuyor.
Astım hastalarının hastalıkları konusunda çok iyi eğitilmeleri gerektiğini belirten Doç. Dr. Reha Baran, “Hastalığını iyi bilen bir astım hastası, hastalığını kontrol altına tutmada doktoru kadar kendisine faydalı olabilir” diyor.
Hastalığın tedavisinde nefes yoluyla çekilen ilaçlar, akciğere lokal etki yaptığı için daha çok tercih ediliyor. Astım bronşların hastalığı olduğundan bronşlara da en kolay nefes yolunu açan ilaçlar yardımıyla ulaşılabiliyor.
Astım hastalarının kortizonlu ilaç kullanmaktan korktuğuna dikkati çeken Doç. Dr. Reha Baran, hastalığın tedavisi hakkında şu bilgileri veriyor;
“İlacın içindeki kortizonun dozu düşük olduğundan yan etkileri az oluyor. İlacın etkisi yüksek olduğundan bu yan etkiler önemsenmeyebilir. Esas etkisi bronşlarda oluşan ödemi çözmesiyle ortaya çıkıyor. Astım hastalarında bronşlarda çok fazla şişme olduğundan bunu yok etmek için kortizon veriliyor. Tedavide altın standart budur. Eğer oluşan ödemi çözmezseniz bronşlar yine daralacaktır. Hastalara özellikle kortizonları verirken bunun yan etkisinin çok az olduğunu da söylüyoruz. Spreyden ziyade kuru toz veriyoruz. Hasta kendisinin yarattığı bir basınçla kuru tozu içine çekiyor. Bazı hastaların kuru tozu içlerine çekmekte zorlandıklarını görüyoruz bu durumda ilaçlar buharla da verilebilir.”